Ama biliyoruz ki insandır insanın asıl bileceği, Alexander Pope’tan ödünç alalım. | TED | لكن أكثر الدراسات ملائمة هي دراسة الإنسان نفسه. كما قال ألكسندر بوب. |
Alexander Graham Bell'in ilk zil sesini duyması kadar devrimci... | Open Subtitles | هذا ثوري كثورية الرنة الأولى التي سمعها ألكسندر جراهام بيل |
Sanırım, yetkiliniz General Keith Alexander, böyle bir affın diğerleri için kötü bir örnek olacağını söyledi: dolayısıyla, yasaları çiğneyen biriyle bir uzlaşma yapamayabilirsiniz. | TED | اعتقد ان مديرك, جنرال كيث الكساندر, قال ان ذلك سيكون مثالا سيئا للاخرين, لا يمكنك التفاوض مع شخص كسر القوانين. |
Makedonyalılar yine yürüyüşe geçtiler kurt Philip ve eniği Alexander. | Open Subtitles | ثانية يتحرك المقدونيون والذئب فيليب وولده الكساندر |
Tam da o zamanlarda, Birleşik Krallık'tan gelen genç bir ünivesite mezunu olan Alexander McLean ile tanıştım. | TED | وفي خلال ذلك الوقت تقريباً، قابلت خريجاً شاباً من المملكة المتحدة، يُدعى أليكساندر ماكلين. |
Bu saray da yanmalı, tüm dünya için kutsal savaşın bitişinin bir simgesi olmalı artık Pers İmparatorluğu'nun kalmadığının, Alexander'ın, Yunanistan'ın öcünü alışının simgesi. | Open Subtitles | كما ان هذا القصر يعتبر رمزا للعالم كله على ان الحرب المقدسة قد انتهت لم يعد هناك وجود للامبراطورية الفارسية لقد انتقم الاسكندر لليونان |
Aslında penisilini keşfeden Alexander Fleming tarafından bu durum tahmin edilmişti. | TED | في الحقيقة، توقع هذا الأمر الكسندر فيلمينج، الرجل الذي اكتشف البنسيلن |
Bu laboratuvar, bulaşıcı bakteri özelliklerini inceleyen İskoç bilim insanı Alexander Fleming'e ait. | TED | ينتمي هذا المختبر إلى أليكسندر فلمنغ، وهو عالم إسكتلندي يدرس خصائص البكتيريا المعدية. |
Alexander, onbinlerce insanın anlattığı bir ölüme-yakınlık tecrübesi ile ...yüzleşmişti. | Open Subtitles | فريمان: واجه ألكسندر شيئاً أخبرنا عنه عشرات الآلاف من الناس |
Bizim kızın kaybolduğu gece Alexander Lavich arabasıyla bir ağaca çarpmış. | Open Subtitles | في الليلة التي اختفت فيها فتاتنا، اصطدمت سيارة ألكسندر لافيتش بشجرة. |
Bunun bağışımı iptal etmem gerektiği anlamına geldiğini biliyorsundur, Alexander. | Open Subtitles | أنت تدرك بأن هذا يعني علي أن أسحب تبرعي ألكسندر |
Belki General Alexander da benim gibi o gün Las Vegas'ta 12 bin sabıkalı görmüyordu. | TED | وربما كان الجنرال ألكسندر مثلي يومها، لا يرى أمامه 12000 مجرما في لاس فيجاس. |
Alexander Pope'nin Trevor Rosenthal biygrafisi.İkinci baskısı. | Open Subtitles | تريفور روسنثل سيرة حياة الكساندر بوب المجلد الثاني |
Diğer iki kurşun ise Alexander ateş etmeden New York polis memuru Ty Lopez'in silahından çıktı. | Open Subtitles | الرصاصتين التاليتين طاشتا بعيدا بسلام قبل أن يسقط الكساندر برصاص ضابط حقيقي من شرطة نيويورك.. تاي لوبيز |
Alexander Mahone hayatımda çalıştığım en zeki, en cesur ve en saygıdeğer ajandı. | Open Subtitles | ـ"الكساندر ماهون"ـ الأذكى, الأشجع الأشرف بينهم الذي كان لي الشرف أن أعمل معه |
Ayrıca halletmem gereken daha acil işler var Lady Alexander'ı bulmak gibi. | Open Subtitles | الى جانب ذلك، لدي الكثير من العمل للقيام به مثل العثور على ليدي الكساندر |
Kane, New Jersey, Trenton'da şarkıcı olan Susan Alexander ile evlendi. | Open Subtitles | تزوج كين سوسان أليكساندر مغنية في تاون هول في ترينتون في نيوجيرسي |
Hayatında bir kere operada şarkı söylemiş ikinci karısı Susan Alexander için, | Open Subtitles | للزوجة رقم اثنين ذات يوم في اوبرا كانت سوسان أليكساندر تغني لقد بنا كين دار الاوبرا في تشيكاغو |
Yazan Alexander MISHARIN ve Andrei TARKOVSKY | Open Subtitles | كُتِبَ بواسطة: أليكساندر ميشارين و آندريا تاركوفسكى |
Alexander çok şey ifade ediyor. O, hem gerçektir, hem de düş. | Open Subtitles | -ان الاسكندر به العديد من الاشياء فهو منطقى وهو حالم |
- Alexander'ın yağcılığa mı ihtiyacı var? | Open Subtitles | -ان التملق يجد طريقة اليك بسرعة -وهل يحتاج الاسكندر الى التملق؟ |
Ayrıca bana Alexander tekniği sertifikası aldığını söyledi ki hayatımda bu kadar geyce bir şey daha duymadım ben. | Open Subtitles | لقد أخبرني للتو أنه سيحصل على شهادة الكسندر التقنية وهو فعلاً الشيء الأكثر شذوذا قد سمعته في حياتي كلها |
Üç ay sonra, Alexander McQueen'in defilesine çıktım ilk kez, dişbudak ağacından elle yontulmuş bir çift bacakla. | TED | بعد ذلك بثلاثة أشهر, قمت بأول عرض أزياء لي للمصممة أليكسندر مكوين مرتدية أرجل خشبية منحوتة باليد مصنوعة من رماد صلب |