Evet, bunlar güzel şeyler ama sizden bunu Amerika için yapmanızı istiyorum. | Open Subtitles | ونعم, هناك العديد من المزايا الجيده ولكني سوف أسألكم ان تفعلوها لأمريكا |
Bu fedakarlığı, Amerika için olan bu özveriyi kamunun hizmetine biz sunuyoruz. | TED | هذا التفاني، الملتزمون به لأمريكا سنجلبه أيضا للخدمات العامة. |
bu durum Amerika için temel sorunları ve kimlik bunalımını ortaya çıkaracaktır. | TED | وهذا سيُنتج مشاكل جوهرية وأزمة هوية للولايات المتحدة. |
Savaşma şekline bakılırsa eski güzel Amerika için çalışan gizli bir ajandın. | Open Subtitles | انظري، على أساس الطريقة التي تقتالين بها ، انا اعتقد انكم , عملية سرية بالنسبة للولايات المتحدة القديمة الجيدة. |
Yalnızca bizim için değil, tüm Latin Amerika için anlıyor musunuz? | Open Subtitles | نحن لسنا وحدنا في أمريكا اللاتينية أتفهمني؟ |
Başkomiser Holt için, Kevin için ve Amerika için! | Open Subtitles | من أجل الكابتن هولت, من اجل كيفن, من اجل امريكا |
Amerika için zor günler. | Open Subtitles | كانت أمريكا تراقب انهيار خطة الحرب |
Geçtiğimiz yıl Boston'da Amerika için Programla girişimi kapsamında çalışan bir takımımız vardı. | TED | كان لدينا فريق من الزملاء في بوسطن السنة الماضية عن طريق برنامج: البرمجة لأجل أمريكا. |
Ayrıca kütüphanelerin, Amerika için büyük bir kaynak haline geldiğini görüyoruz. | TED | كذلك نشهد حقيقة أن المكتبات قد أصبحت مورداً كبيراً لأمريكا |
Bayanlar ve baylar, bu Amerika için harika bir an ve çok özel bir bayan için... | Open Subtitles | أيها السيدات والسادة، هذة لحظة عظيمة لأمريكا وللسيدة الخاصة جداً أم ويستلر |
Aslında Orta Amerika için hazırlanmamıştım ama artık hiçbir şey beni durduramazdı. | Open Subtitles | حقيقة أنا لم أرتحل لأمريكا الوسطى من قبل لكن لا شيئ سيوقفنى الآن |
Amerika için yaptığınız harika şeylerden dolayı size teşekkür ederim. | Open Subtitles | أنا أشكركم على الأشياء الرائعة الذي قمتم به لأمريكا |
Kendi başına Amerika için en iyi olarak gördüğü kararlar vermesini istemiyorum. | Open Subtitles | لا أريده أن يتخذ قرارات لوحده عن ماهو الأنسب لأمريكا. |
1858 Japonya'da Harris Anlaşmasının Japonya tarafından imzalandığı ve Amerika için uygun olan koşullarda ticareti kabul ettiği yıldı. | TED | عام 1858 في اليابان ، كان العام الذي أُرغم فيه اليابانيون بالتوقيع علي إتفاقية هاريس و قبلوا بشروط تمنح الأفضلية التجارية للولايات المتحدة. |
Amerika için tek seçenek... | Open Subtitles | الخيار الوحيد للولايات المتحدة |
Tüm Amerika için bir delil. | Open Subtitles | هذا دليل كبير للولايات المتحدة. |
Tehlikenin artık geçtiği belirtiliyor ancak bu gece Amerika için pek iyi geçmedi. | Open Subtitles | تم إطلاق صافرة زوال الخطر، ولكن ليس كل شيء على ما يرام في أمريكا الليلة. |
CA: Yani Amerika için Matematik, temelde ülke çapında matematik öğretmenlerine yatırım yapmak, onlara ekstra gelir sağlamak, onlara destek vermek ve rehberlik etmek. | TED | كريس: تعتبر الرياضيات في أمريكا أساس الاستثمار في معلمي الرياضيات في مختلف أنحاء البلاد، بمنحهم بعض الدخل الإضافي، ومنحهم الدعم والتدريب. |
Bu Amerika için büyük bir şey. | Open Subtitles | وهذه من المميزات العظيمة في أمريكا |
Milletvekilinin 1990'da Amerika için Öğrenciler ilanı için yazdığı şey hakkında sana bir şeyler sormam lazım. | Open Subtitles | اريد ان اسألك عن شيء كتبه رجل الكونجرس . في منشور طلاب من اجل امريكا , عام 1990 . |
Amerika için zor günler. | Open Subtitles | كانت أمريكا تراقب انهيار خطة الحرب |
Amerika için çalışan bir Amerikalı'idim. | Open Subtitles | لقد كنت أمريكي أعمل لأجل أمريكا |