ويكيبيديا

    "an için" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • للحظة
        
    • في الوقت
        
    • لوهلة
        
    • فى الوقت
        
    • لثانية
        
    • للوقت
        
    • للحظات
        
    • اللحظة
        
    • وللحظة
        
    • لبرهة
        
    • لثانيه
        
    • حاليًا
        
    • للحظه
        
    • للآن
        
    • عليه الآن الأمكانيات
        
    İkisi bir an için karşılaştılar... ama bu an... bir Hollywood efsanesi yaratacaktı. Open Subtitles يتقابل الأثنان للحظة واحدة لكنها كانت اللحظة لكنها اللحظة التى صنعت أسطورة هوليودية
    Bir an için dikkatini toplayıp ona dair küçük bir şey düşünmeni istiyorum. Open Subtitles أريدك ان تركز للحظة و تفكر في شيء واحد صغير فيها, أي شيء
    Zamanla hepsini unutacağım ama şu an için, bu hiç adil görünmüyor. Open Subtitles سأفقد كل ذاكرتي في النهاية ..لكن في الوقت الحاضر هذا ليس بعدل
    Şu an için yaşayıp yaşamadıkları konusunda bir şey diyemiyoruz. Open Subtitles في الوقت الرهن ،لا أستطيع أن أرى أي اشارات حيوية
    Bir an için iki kampa bölünmüş bir dünya düşünün. TED حسنا , فقط تخيل العالم لوهلة , ينقسم إلى معسكرين
    Eğer ufacık bir an için bile başkentin insaflı olduğunu düşünüyorsanız kendinizi kandırıyorsunuz. Open Subtitles لو فكرتم ولو للحظة أن الكابيتول ستعاملنا بعدل اذاً أنتم تكذبون على أنفسكم
    Bir an için soruların cevaba ihtiyacı yok gibi davranacağım. Open Subtitles لن أتظاهر للحظة بعدم وجود اسئلة بحاجة ليتم الإجابة عليها,
    Şimdi siz nasıl...? şimdi bir an için düşünün TED الآن كيف يمكننا تطبيق هذا .. فكروا بهذا للحظة ..
    Bir an için o hücrelerde kendinizi düşünün ve kurtulmak için 500 dolarınız olmadığını. TED الآن تخيلوا للحظة واحدة فقط أنكم عالقون في تلك الزنزانة، ولا تملكون الخمسمائة دولار لتنالوا حريتكم.
    Onlar, Muhammed'in, umutsuzluğa kapılmayı bırakın, asla, tek bir an için bile şüphe duymadığında ısrar ediyorlar. TED يصرون على أنه لم يشك قط ولو للحظة واحدة، فما بالك باليأس.
    Bir an için ciddi olmak istiyorum ve çok özel bir yöne neden gittiğini size söyleyeceğim. TED وأنا أريد أن آخذ الأمر بجدية للحظة وأخبركم لماذا تسير نحو اتجاه معين.
    Belki. Ama şu an için, bundan başka iş yok. Open Subtitles ربما ، ولكن في الوقت الحالي هذه كل ماحصلت عليه
    Bununla beraber, şu an için bu Ouranosaurus katilin menüsünde yok. Open Subtitles ومع ذلك، في الوقت الحالي، هذه الأورانوصورات خارج قائمة هذا القاتل
    Ancak malesef şu an için Dünya Mirası kongresi ulusal yargı alanının dışında kalan yerleri koruma ihtiyacı duymuyor. TED ولكن لسوء الحظ لم تدرك هيئة التراث العالمي الحاجة لحماية مناطق وراء السيطرة القومية في الوقت الحاضر
    Varşova'da hayat, şu an için her zamanki gibi normal. Open Subtitles في الوقت الراهن , فان الحياة تستمر في وارسو بشكل طبيعي و كما كانت دائماً
    Bir an için park yerine ineceğini ve onlara yemek servisi yapacağımı sandım. Open Subtitles اعتقدتُ لوهلة أنّها ستهبط في موقف السيّارات و سيطلبون أنْ أقدّم لهم الطعام
    Maalesef, patronumun kimliği şu an için gizli kalmak zorunda. Open Subtitles هوية رب عملى يجب أن تظل سرية فى الوقت الحالى.
    Ben... ben sadece bir an için gözümü yoldan ayırmıştım. Open Subtitles أنا .. أنا فقط ازحت نظري عن الطريق لثانية فقط
    Şu an için, o, ama herhangi bir garanti veremiyoruz onun gelecekteki getirmedi. Open Subtitles للوقت الحاضر , هو كذلك , لكن أنا لايمكنني أعطاء أي ضمانات فيما يتعلق بمستقبله
    Aslında etkilendim. Beni kandırma yönteminizi... Bir an için doğru sandım. Open Subtitles أنا منذهل في الواقع، طريقة جذبكِ لي، جعلتِني أخمّن هناك للحظات
    Çoğu insanın aklında bön bir düşünceydi, ve doğruydu, sadece bir tişört amblemiydi o an için geçerli olan. TED كانت فكرة بسيطة في عقول الكثير من الناس، و بالفعل، كان شعار قميص، والذي كان فعالًا في تلك اللحظة.
    Ve kısacık bir an için her şey bana kusursuz göründü, kendimi mutlu hissettim. Open Subtitles وللحظة قصيرة، كل شيء بدا بغاية الكمال وشعرت بالسعادة غير مدمرة
    Pekâlâ, çünkü bir an için atıldığımı sandım ve çok mutlu hissettim. Open Subtitles حسناً لإنه لبرهة ظننتُ انه قد تم فصلي كنت في غاية السعادة
    - Bir an için bu olasılığı var saysak. Kim olabilir? Open Subtitles لكن لو أخذنا فى الأعتبار ...هذا الأحتمال لثانيه واحده، فمن
    Bu önemli biyomarkerları sayan otonom sistem şu an için mevcut değil. TED نظام آلي من أجل الفرز السريع لهذه المؤشرات الحيوية المهمة غير متوفر حاليًا.
    Uyandım ve bir an için hâlâ uzakta olduğunu zannettim ve dönmüş olmanı hayal ettim. Open Subtitles استيقظت للحظه و ظننت انك لازلت بعيدا وكنت قد حلمت قبلها بانك عدت
    Şu an için sorun olmayabilir ama bunlara tekrar ihtiyaç duyduğunda ne olacak? Open Subtitles وربما يكون لا بأس للآن.. ولكن مذا سيحدث عندما تبدأ فى احتياجها مجدداً
    Şu an için hepsi de olasılıklar. Open Subtitles هذا ما هم عليه الآن الأمكانيات اقصد اننا بعد سنوات من الاستعمال الطبي

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد