Ancak sonra, insanlarla konuştukça, belki de tamamen geriye doğru yaptığımı düşünmeye başlıyorum. | TED | ولكن بعد ذلك، كلما تحدثت أكثر إلى الناس بدأت أعتقد أنني ربما أتراجع إلى الوراء |
Ancak sonra fark ettik ki, bu soru biraz da konunun içerik mi yoksa bilgi problemi mi olduğuna değiniyor. | TED | ولكن بعد ذلك أدركنا أن هذا النوع يشير إلى أن هذه مشكلة معلومات أو مشكلة محتوى. |
Ancak sonra, ben uyku sürecimdeyken | Open Subtitles | ولكن بعد ذلك، بينما كنت في دورة السبات، و |
Ancak sonra, Doğu Avrupa'da çalışırken oyununu yükselttin. | Open Subtitles | ولكن بعدها عندما كنت تعمل في شرق أوروبا قمت برفع لعبتك |
Ancak sonra düşündüm: | Open Subtitles | ولكن بعدها فكرت, لا. |
Bu resmi ilk gördüğümde şöyle düşündüm: "Ah hayır, yuvayı dikey inşa etmişler." Ancak sonra fark ettim ki, bu elbette önemli değildi. | TED | عندما رأيت تلك الصورة للوهلة الأولى، قلت، أوه لا، لقد قاموا بوضع مسكن النمل بشكل عمودي، لكن بعدها أدركت، وبالطبع، أن ذلك لا يهم. |
Ancak sonra babanı ve ağabeyini alıp buraya geri döneceğiz. | Open Subtitles | ولكن بعد استعادة والدك وأخيك وعودتنا إلى هنا |
Ancak sonra, bunu takiben onun, kırmızı koridora indiğini görüyorsunuz. | Open Subtitles | ولكن بعد ذلك مباشرة تراها تسير عبر الرواق الأحمر |
Ancak sonra dizüstünü aldılar ve takip etmeye başladılar. | Open Subtitles | ولكن بعد ذلك يأخذون الحاسوب ويُصاب بالهلع. |
Ancak sonra yakalandı ve hapishanelerinden birine gönderildi. | Open Subtitles | ولكن بعد ذلك تم القبض عليه وشحنها قبالة لأحد سجونهم. |
Aşk, güçlü ve bazen acı vericidir, bunu kelimelerimiz ve hikayelerimizle ifade ederiz, Ancak sonra kelimeler ve hikayeler bizi aşkın güçlü ve acı verici olduğunu beklemeye hazırlar. | TED | الحب قوي ومؤلم أحيانًا، ونعبّر عن هذا في كلماتنا وقصصنا، ولكن بعد ذلك كلماتنا وقصصنا تقودنا لتوقّع أن يكون الحب قويًا ومؤلمًا. |
Ancak sonra, aşağıya bakmaya cesaret etmem gerekti. | Open Subtitles | ولكن بعد ذلك، كان علي أن أجرؤعلىالنظر.. إلى الأسفل! |
- Ancak sonra... - Bu normal ama. | Open Subtitles | ولكن بعد فترة - هذا هو الطبيعي - |
Ancak sonra her sey degisti. | Open Subtitles | ولكن بعد ذلك تغير كل شيء |
Ancak sonra her şey değişti. | Open Subtitles | ولكن بعد ذلك تغير كل شيء |
Ancak sonra en üretken tavuklardan oluşan ikinci bir grup yarattı -- onlara süper tavuklar diyebilirsiniz -- onları birlikte süper sürünün içerisine koydu ve her jenerasyonda, üreme için sadece en üretken olanları seçti. | TED | و لكن بعدها انشأ مجموعة ثانية مكونة من الدجاج الفردي الأكثر إنتاجية يمكنك تسميتهم الدجاج السوبر و وضعهم معاً في قطيعة سوبر و مع كل جيل، إختار فقط الأكثر إنتاجية للتناسل. |
Ancak sonra seninle tanıştım ve her şey değişti. | Open Subtitles | .لكن بعدها قابلتك وتغير كل شيئ" |