Şu anda bunu yapamam, ben bir iş görüşmesi için geç kaldım , tamam mı? | Open Subtitles | لا يمكنني أن أفعل هذا الآن ، لقد تأخرت على مقابلة العمل ، حسناً ؟ |
Şu anda bunu duymak istemediğini biliyorum ama bana güvenmelisin. | Open Subtitles | أعرف أنكَ لا تريد أن تسمع هذا الآن لكن يجب أن تثق بي |
Hayır. Şu anda bunu kontrol edebiliyor olmalı. | Open Subtitles | لا , سيكون بإستطاعتها السيطرة على ذلك الآن |
Çünkü şu anda bunu yapmıyorsunuz. Sana yardım edecek. | Open Subtitles | لأنك لا تفعل ذلك الآن يجب عليه أن يساعدك |
Herşey çok kötüye gidiyor ve biliyor musun dürüstçe, şu anda bunu hiç dert etmiyorum. | Open Subtitles | فُتِحت كل أبواب الجحيم، لكن بصدق، أتعرفين, حقيقةً لا أهتم بذلك الآن |
Sadece şu anda bunu konuşmak istemiyorum | Open Subtitles | هل أنت بخير ؟ أجل لا أريد التحدث بهذا الآن |
Hayır, bence uygun değil. Şu anda bunu tartışmamamız lazım. | Open Subtitles | كلّا, أنا لا أوافق على هذا يجب عدم مناقشة الأمر الآن. |
Şu anda bunu yüzüme söylüyorsun bana ihanet ettiğini söyledikten sonra? | Open Subtitles | أتذكر هذا الآن بعدما أخبرتني أنّك خُنتني؟ |
Kusura bakma, Mike. Şu anda bunu yapamam. | Open Subtitles | أنا أسف جداً مايك لا يمكنني فعل هذا الآن |
Sadece şu anda bunu konuşmak istemiyorum. | Open Subtitles | فقط لا أريد الحديث عن هذا الآن |
Şu anda bunu anlatamam, Kirsty. | Open Subtitles | لا يمكنني الحديث عن هذا الآن يا كريستي |
Şu anda bunu yapamayacağım. | Open Subtitles | حسناً، لا أستطيع الخوض في هذا الآن |
Şu anda bunu tartışamayız. | Open Subtitles | لن نتناقش في هذا الآن اعترفي بذلك فحسب |
Bak, şu anda bunu göremediğini anlıyorum ama Highland Mills'te olan şeyler, hâlâ büyük bir başarıdır. | Open Subtitles | انظر ، اعلم انك غير قادر على تصور ذلك الآن لكن الغاره التي حدثت على مرتفعات مايلز كانت ناجحه |
Gidecek. Sana söyleyeyim. Şu anda bunu karşılayamayız. | Open Subtitles | سوف تتركني، أؤكد لك ذلك لا يمكننا تحمل ذلك الآن |
- Şu anda bunu yapabilecek durumda değilim. | Open Subtitles | لكنني لستُ بوضعٍ يجعلُ بوسعي فعلُ ذلك الآن. |
Francis, şu anda bunu hayatta yapamam. | Open Subtitles | فرانسيس" أنا حقاً لا يمكنني أن أقوم بذلك الآن" |
Biliyorum ama şu anda bunu düşünmek istemiyorum. | Open Subtitles | أعلم ولكن لا أستطيع التفكير بذلك الآن |
Şu anda bunu yapmamamız gerekir. | Open Subtitles | متأكدٌ من ذلك لا يفترض عليّنا القيام بهذا الآن. |
Ve şu anda bunu yapmanın en iyi yolu bize onun Ghost olduğunu göstermede yardım etmen. | Open Subtitles | والطريقة المناسبة هى فعل ذلك الأمر الآن هى مساعدتى . لتوريطه فى الأمر |
Bir kişi için kaynak harcamamı istiyorsun ve şu anda bunu yapamam. | Open Subtitles | تطلب مني استخدام الكثير من الموارد على شخص واحد وحالياً لا يُمكنني فعل ذلك د. |