ويكيبيديا

    "anlamda" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • بطريقة
        
    • بمعنى
        
    • بالمعنى
        
    • المعنى
        
    • حرفياً
        
    • بطريقه
        
    • ناحية
        
    • بالطريقة
        
    • الناحية
        
    • حرفيا
        
    • التعبير
        
    • المعاني
        
    • للكلمة
        
    • حد
        
    • الصعيد
        
    Şunu bilelim ki hayatımızın gerçek anlamda sürekliliğini sağlayan bizim hücrelerimizdir. TED دعونا نتذكر أن خلايانا تمكننا من الحياة بطريقة في غاية الواقعية.
    Gerçek anlamda karşılıklı bağımlılık da söz konusu. Bireysel kuşlar, topluluğun çıkarlarının kendi çıkarlarına olduğunu bir şekilde biliyorlar. TED و هناك معنى حقيقي للإعتماد المتبادل, حيث تفهم بعض الطيور بطريقة ما أن مصلحتها في مصلحة الجماعة.
    Yapmak istediğim bir anlamda, oyuncuların hayallerinde kurdukları bu dünyayı onlara asgari zahmet vererek hayata geçirmek. TED بمعنى أني أريد اللاعبين أن يبنوا هذا العالم في مخيلتهم ثم يستخرجونه منها، مع قليل من الألم.
    Bu kadersiz ruhlar ne yazık ki, gerçek anlamda sevemezler... Open Subtitles هذه الأرواح البائسة لا يمكنها أن تحبّ بالمعنى الحقيقي للكلمة
    Tüketim, bu anlamda üretici potansiyellerinin ifadesidir. TED بهذا المعنى الإستهلاك هو مصطلح لمنتوجاتهم المرتقبة
    Tabi ki, oğlaklardan bahsetmek, bana kuzuları hatırlatıyor, iyi anlamda değil! TED بالطبع، الحديث عن الماعز يجعلني أتذكر الخرفان، وليس بطريقة لطيفة.
    Ve tabii ki bir anlamda romantizm dediğim zaman yani kısmen bütün durumun estetiğinden bahsediyorum. TED وبالطبع .بطريقة ما, عندما اقول شاعرية, اعني ضمنا حميع الجماليات في ذلك الشيئ
    Ve doğrusu engellemeye çalıştıkları, belli anlamda, daha büyük bir yakınlaşma, samimiyet eylemi olasılığıdır. TED وهم يحاولون في الواقع العرقلة ، بطريقة ما، هذه الحركة لإمكانية أعظم للإلفة.
    Felsefi anlamda bize ne olursa olsun, biz İtalyanların nasıl katlandığımızı anlayabilirsiniz. Hayır anlamam. Open Subtitles إذاً فأنت تفهم كيف أن الإيطاليين يأخذون كل ما يحدث لهم بطريقة فلسفية.
    Alfred Maudslay, Maya şehirlerine bilimsel anlamda yaklaşan ilk araştırmacılardandı. Open Subtitles الفريد مودسلاي كان من الاوائل الذين درسوا قبيلة المايا بطريقة علمية
    Sıradan, son derece orantılı anlamda. Open Subtitles .. حسناً ، في الواقع بطريقة متناسبة جداً
    JS: Yaptığımız şey, bir anlamda makine öğrenimi idi. TED جيم: بمعنى ما، ما فعلناه هو تعليم الآلة.
    Kendinizi bulabileceğiniz en karanlık yer çünkü bir anlamda kayboluyorsunuz. TED أنه مكان مظلم أن تجد نفسك فيه لأنه بمعنى ما ، لقد تلاشيت.
    Sonra, Babbage'ın analitik motoru, modern anlamda ilk mekanik bilgisayardı. TED فيما بعد، كان محرك باباج التحليلي أول حاسب ميكانيكي بالمعنى المعاصر.
    Hakiki anlamda cehenneme doğru emilmiş olacağız yani? Open Subtitles ذلك سيكون المعنى الحرفي للأمتصاص إلى الجحيم
    Herkesin gerçek anlamda ünlü olabildiği bir dünyada, insanlara ünlü olmak yerine yetenekli olmaları adına ilham vermeyi umuyorum. TED في عالم، حرفياً يمكن فيه لأي شخص أن يصبح مشهوراً، عوضاً عن ذلك آمل أن ألهم الناس ليكونوا موهوبين.
    - klişe olduğunu düşünüyordun. - iyi anlamda söylemiştim. Open Subtitles أنت تعتقد أنها باليه عنيت باليه و لكن بطريقه إيجابيه
    Ama yaşarken beyinlerimiz fiziksel anlamda erişilebilir değil. TED ولكن أدمغتنا ليست متاحة من ناحية جسمانية بينما نحن أحياء.
    Bu tabiatın henüz gerçek anlamda gözlemleyemediğimiz bir parçası, kütleçekimi dalgalarını, nesneleri gerçekten bizim düşündüğümüz gibi mi etkilediklerini görmek... Open Subtitles هذه حقيقة طبيعيّة لم نلحظها لحدّ الآن, لرؤية موجات الجاذبيّة, سواء كان تأثيرها على الأشياء بالطريقة التي نعتقدها أم لا.
    Sorun sadece malzemedeydi, o zamanlar mekanik anlamda bu daha zordu, bunun basit nedeni de malzemelerin elverişli olmamasıydı. TED المشكلة أنه من الناحية العملية الميكانيكية كان ذلك صعباً في الماضي للسبب البسيط أنه لم تتواجد الوسائل لفعل ذلك
    Ben gerçek anlamda treni kaçırdığımı söylemiştim. Bakın, aşağıda ilerliyor. Open Subtitles أنا أعنى حرفيا إننى أفقد قطار الأفكار انه أسفل هناك
    Her neyse, bir anlamda şeytan uzun zamandır iş başında. Sadece 1 milyon yıl önce. Open Subtitles الشيطان كان هنا منذ الابد, على اي حال . إن جاز التعبير
    Ama gerçekten dikkat çekmek istediğim her anlamda, başarı, evet. TED ولكن أريد أن اشدد بكل المعاني على النجاح
    Bazıları orduda kaldı ve psikolojik anlamda az çok iyi durumdalardı. TED والبعض الآخر بقي في الجيش وكانوا إلى حد ما بخير، نفسيًا.
    Bilemiyorum, bundan çıkarılacak dersler var - kişisel ve siyasi - ve bir anlamda, bunlar aynı şey. TED وهناك عدة دروس .. يمكن استخلاصها من كل هذا سواء على الصعيد الشخصي او السياسي فهي بصورة ما متشابهة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد