ويكيبيديا

    "anne babası" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • والدا
        
    • والديها
        
    • والديه
        
    • والداه
        
    • والداها
        
    • الوالدان
        
    • آباء
        
    • والدان
        
    • والدالي
        
    • ابوين
        
    • أبواه
        
    Efendim, Phelps'in anne babası boşanmış yani fazladan bir bayrak götüreceksiniz. Open Subtitles سيدي، والدا فلبس منفصلين لذا سيكون لديك علم إضافي لتقدمه لهم
    Arkadaşımın anne babası onun öleceğini öğrendiğinde onu odaya kilitlediler. Open Subtitles والدا صديقي.. عندما اكتشفا أنه سيموت أبقوه حبيساً في المنزل
    Çünkü birçok Amerikalı ve genel olarak pek çok insan gibi anne babası bir araya gelmediği için var olamayabilirdi. TED لأنه مثل الكثير من الأمريكيين والكثير من البشر عمومًا، ربما لم تكن لتوجد لولا التقاء والديها
    Öz anne babası kefaletini ödedi, onları da kandırdı. Open Subtitles والديها البيولوجيين دفعوا كفالتها ثم تركتهم و غادرت
    Bu Billy'nin son doğum günü, anne babası bir uçak kazasında ölmeden önce. Open Subtitles هذا كان عيد ميلاد بيلى الاخير قبل ان يقتل والديه فى تحطم طائره
    anne babası onu hastaneye götürüyorlar, erkek kardeşlerine kıyasla pek konuşmadığı için endişe içindeler. TED أحضره والداه إلى العيادة، وهم قلقين من قلة كلامه عكس إخوته.
    Uysal, itaatkâr bir genç kız olarak, anne babası ne istediyse yaptı. TED كانت مطيعة، فعلت كل ما أراده منها والداها.
    anne babası ölen çocukların sonu budur. Open Subtitles هذا ما يحدث للعائلات التي يتوفى فيها الوالدان
    Paul'un anne babası Miami'den geldiler. Zar zor bugün geldiler... Open Subtitles والدا بول جاءوا اليوم من ميامي وصلوا اليوم فقط لذا...
    Eğer Bhagyashree'nin anne babası bunu duyarsa, başka biriyle evlenir. Open Subtitles إذا علم والدا باغاشي بالأمر ستتزوج من شخص اخر
    Jack Ma'nın anne babası gurur duyuyor olmalılar. TED لابد من ان والدا "جاك ما" كانو فخورين جدا.
    ...Ethan'ın da anne babası olmadığını söylediğinde gerçekten üzüldüm. Open Subtitles ان والدا يثان قد متوفيان كنت حقا حزينة
    Ama anne babası artık ikimizden de bıkmış olmalı ki, Open Subtitles و لكن فى النهاية ، اكتفى والديها منا و من خلافاتنا لذا
    Gençliğe adım attığında anne babası tarafından verilmiş bir hediyeydi, ve bu yüzük,.. Open Subtitles كان هدية والديها لها. لتقدير بلوغها السن.
    Dansçı olmak istiyor, anne babası izin vermiyor. Open Subtitles وقالت انها تريد ان تكون راقصة والديها لا يوافقون
    Ayrıca anne babası muhtemelen bağımlıdır. Rehabilitasyona girerler. Sonra tekrar sokağa dönünce bir poşet kokain için onu satarlar. Open Subtitles الى جانب هذا لعل والديه جنو بوضعة إمامنا و إذا عاد الى الشارع لن يكون في مصلحته
    Bir bebek sahibi olacaklar ve anne babası hazır olmadığı için bebek dünyaya geldiğinde mahvolacak. Open Subtitles سيرزقانبطفل, و هذا الطفل سيكون حاله سيئاً لأنه جاء إلى العالم و والديه غير مستعدين
    Ama izin verdim, çünkü anne babası gelecek ay çimlerimi biçip evimi temizleme sözü verdi. Open Subtitles لكنني سمحت بذلك لأن .. والديه .. وعدوا .. بقص مروجي
    anne babası arşa çıkınca o bizimle büyüdü. Open Subtitles كلايد ابن عمنا أتى للعيش عندنا حين ذهب والداه للمجد
    anne babası eve döndüğünde onu gülümser ve şarkı söyler halde buldu şimdi gördüğün gibi. Open Subtitles لكن عندما عاد والداها الى البيت وجدوها كما هي الان وكما انت رأيتها تبتسم وتغني
    anne babası olağanüstü aktörler değilse eğer oğullarının ölümünü öğrendikleri vakit-- Open Subtitles حتى ولو كان الوالدان ممثلان جيدان حالما يعرفان بموت أبنهما
    Herkesin anne babası ya orada çalışırdı ya da hayatını motellerden, benzin istasyonlarından veya babam gibi caddenin karşısındaki restorandan kazanırdı. Open Subtitles آباء الجميع إما يعملون في السجن وإما يعتاشون من, تعرف، الاستراحات, محطات الوقود،
    Bulaşmak için bilerek anne babası olmayan çocukları seçmişler. Open Subtitles إنهم ينتقون الأطفال الذين ليس لديهم والدان
    Durum bu ve anne babası yanında olmadığı ve biz burada olduğumuz için, ona göz kulak olmak görevim. Open Subtitles اعني ان لا يوجد مشكلة لأن والدالي ليسا هناك وانا موجودة هنا
    Benimle olduğunu düşünüyorlarsa şu anda Kellerman Dağ Evi'nin en mutlu anne babası onlardır. Open Subtitles لو علموا أنك معى سيكونوا اسعد ابوين فى كيلرمان
    Hayır, sanırım anne babası ona daha söylememişler. Open Subtitles أجل، أعتقد أن أبواه لم يريدا اخباره.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد