ويكيبيديا

    "annemle birlikte" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • مع أمي
        
    • مع والدتي
        
    • مع أمى
        
    • مع أمّي
        
    • و أمي
        
    • أنا وأمي
        
    • مع امي
        
    • مع أمّنا
        
    • علاقة بأمي
        
    • أنت وأمي
        
    bir evde tüm kış boyunca annemle birlikte kalsaydım, muhtemelen çıldırırdım. Open Subtitles لو كنت مع أمي طوال الشتاء في منزل ,سأصاب بالهلع
    Evden ayrılırken değil de, annemle birlikte dışarıdayken. Open Subtitles يخرج مع أمي في موعد لا أن أتذكره وهو يرحل
    Hayır, gittim. Yazın annemle birlikte öğlen yemeğe gittik. Open Subtitles لا ، كنت هناك مع أمي نتناول الغداء طوال الصيف
    Karım annemle birlikte kalırken, sırf İngilizler gözü dönmüş bir meczup olduğumu düşündüğü için seninle burada kalmam yazılmış kaderimde. Open Subtitles وقدَري هو أن يكون لدي زوجةً تعيش مع والدتي بينما أنام هنا معكم بسبب أن الإنجليز يظنون أنني مجنون يهذي
    Gidiyordum ama yolda babamı annemle birlikte gördüm. Open Subtitles لقد كنت فى طريقى عندما رأيت أبى مع .. أمى
    annemle birlikte huzur içinde. İstediği şey de buydu. Open Subtitles إنه يعيش بسلام مع أمي, لطالما كان هذا ما يريده
    annemle birlikte karar verdiklerini söylediler bana da ne yapmak istediğimi sordular ama muhtemelen yine de yatıracaklardı beni. Open Subtitles قالوا أنني عنيدة الأتفاق مع أمي ثم سألوني ما أريد أن أفعله لكن أعتقد أنهم سيجعلوني أبقاء على أي حال
    Ben on yaşındayken annemle birlikte bir araba kazası geçirdik. Open Subtitles حسنًا, عندما كنت في العاشرة حصل لي حادث سيارة وأنا مع أمي
    Hayatımda ilk kez iyi para kazandım ve Noel'i annemle birlikte kutlamak için evime geldim. Open Subtitles و لأول مرة في حياتي حصلت على ربح جيد و أنا عائد إلى البيت لأمضي العيد مع أمي
    Bazen keşke annemle birlikte ben de ölseydim diyorum. Open Subtitles أحيانا أتمنى لو اني مت مع أمي عندما ماتت
    annemle birlikte hapiste olmamam seni hayal kırıklığına uğratacaktır. Open Subtitles حسناً ، سيخيب أملك عندما تعلم أنا لست في زنزانة بالسجن مع أمي
    27 yaşımdaydım ve Barselona'dan gelmiştim. Noel ziyareti için evdeydim. annemle birlikte yemek pişiriyordum. Mutfakta başbaşaydık. TED كنت في 27، وكنت عائدا إلى الوطن من برشلونة، وقمت بزيارة والدي بمناسبة عيد الميلاد، و كنت أطبخ العشاء مع أمي وكنا لوحدنا بالمطبخ.
    Sadece annemle birlikte takılacağız. Open Subtitles من المحتمل أنني فقط سأتسكع مع أمي
    Herif, boktan annemle birlikte yaşıyor. Open Subtitles ذلك الرجل يعيش مع أمي يا صديقي
    annemle birlikte yaşadığım evin arkasında bir dere akıyor. Open Subtitles أعيش مع والدتي هي قد قابلتك قبل بضع سنين
    Bebek nerede? annemle birlikte. Bunu sormaktan nefret ediyorum ama size zor bir soru sormalıyım. Open Subtitles أين هي الطفلة؟ إنها مع والدتي أكره إضطراري لسؤالك بهذا
    İlk gökkuşağı balığımı dört yaşındayken annemle birlikte solucanla tutmuştum. Open Subtitles لقد إصطدت أول سمكه ...مع أمى بواسطة دوده عندما كُنت فى الرابعه
    Yaşamımda sadece ilacım... annemle birlikte... tenha bir sahilde yaptığımız yürüyüşler... ve annemin evindeki bu oda vardı. Open Subtitles لم يكن هناك سوى العلاج والمشي مع أمّي على طول إمتداد الشاطئ المهجور
    annemle birlikte babama ne olduğunu bilmeden on yıl birlikte yaşadık. Open Subtitles عشت أنا و أمي عشرة سنوات بدون أن نعرف ماذا حصل لوالدي
    Çocukken annemle birlikte babamı ziyaret etmeye gitmiştik. Open Subtitles عندما كنت طفلا، حيث ذهبنا أنا وأمي لرؤية أبي
    Bakın, bu herif annemle birlikte yaşıyor. Open Subtitles - هذا الرجل يعيش مع امي يجب ان نفعل شيئاً
    Babam, annemle birlikte olmuş. Open Subtitles أبي ، كان على علاقة بأمي فى يوم من الايام
    Baba, asla annemle birlikte yaşamayacaksınız, değil mi? Open Subtitles أنت وأمي لن تعيشوا ثانية برفقة بعض أليس كذلك؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد