| İki hafta önce terhis olmuş. annesinin yanında kalıyormuş. | Open Subtitles | لقد تم تسريحها من العمل قبل اسبوعين وذهبت للعيش مع أمها |
| Priscilla 2 aydır Utah'ta annesinin yanında. | Open Subtitles | هل تعرفون أن زوجتى مسافره إلى يوتاه مع أمها من شهرين |
| Yılın geri kalanını ise annesinin yanında geçirebilecektir. | Open Subtitles | باقي العام يمكنها أن تقضيه مع أمها |
| Nathan ve ben annesinin yanında kalacağız, hiç değilse okul sezonu bitene kadar. | Open Subtitles | أنا ونايثن سنبقى مع أمه على الأقل حتى انتهاء العام الدراسي |
| Şerif arabada, Abraham'ın annesinin yanında birinin olduğunu söylemişti. | Open Subtitles | حسنا، شريف لم يقول كان شخص آخر في سيارة مع أمه إبراهيم. |
| - Artık değil. - O orada ölen annesinin yanında. | Open Subtitles | لم يعد هناك - إنه هناك مع أمه المحتضرة في سيسيلي - |
| Okuldakiler Monica'nın annesinin yanında yaşadığını söylediler. | Open Subtitles | المدرسة تقول أن مونيكا تعيش مع أمها |
| - annesinin yanında olduğu için sakinleşti. | Open Subtitles | لقد هدأت الأن هي الأن مع أمها نعم |
| Son dakikalarında annesinin yanında olmak istiyorum. | Open Subtitles | وأُريد أن أبقي مع أمها. |
| - annesinin yanında gayet iyi. | Open Subtitles | إنها بخير مع أمها |
| Frisco'da, annesinin yanında. | Open Subtitles | في " سان فراسيسكو " مع أمها |
| - Onun annesinin yanında kalıyorum. | Open Subtitles | أعيش مع أمه الآن انه عبر الشارع هنا |
| annesinin yanında kalmalı. | Open Subtitles | وجب عليه البقاء مع أمه |
| annesinin yanında kalmalı. | Open Subtitles | عليه أن يبقى مع أمه |
| Bu kadar yeter. Do-joon annesinin yanında uyuyormuş diye duydum. | Open Subtitles | ذلك يكفي - سمعت أن (دو جون) ينام مع أمه ؟ |
| Buffalo civarında, annesinin yanında. | Open Subtitles | فوق في بافلو , مع أمه |
| - Hayır... Evladının, annesinin yanında olmasını isterdi. | Open Subtitles | كان سيريدُ له البقاء مع أمه |
| - Onun yanında, annesinin yanında. | Open Subtitles | -إنه معها، مع أمه |