ويكيبيديا

    "arabalarında" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • سياراتهم
        
    • سيارتهم
        
    • عربات
        
    • سيارتهما
        
    Binlerce insan tam veya yarı zamanlı çalışıyor, ve arabalarında yaşıyorlar. TED آلاف الناس يعملون بدوام كامل و جزئي، ويعيشون في سياراتهم.
    En az 41 kisş i yaralandı, diğerleri arabalarında mahsur kaldı. Open Subtitles على الأقل هناك 41 مصاباً، وهناك الكثير من الأشخاص عالقون في سياراتهم.
    Parkta vurulan bir adam, boğazı kesilen bir fahişe, arabalarında ölü bulunan bir çift, soygun sırasında ölen bir kadın. Open Subtitles أطلق النار على رجل في حديقة وجدت عاهرة بحلق مشقوق ثنائي وجدوا و قد أطلق النار عليهم في سيارتهم
    Ford Galaxy marka arabalarında yoldan inerlerdi. Open Subtitles يأتون للبلدة ويقودون سيارتهم الفورد جالاكسي
    At arabalarında altın arayanlardı. Open Subtitles كانت حفله لبعض المستوطنين أيام عربات الكفرد واجون
    Bu dişliler golf arabalarında kullanılıyor. Open Subtitles أسنان العجلة هذه جميعها تُستخدم في عربات الغولف.
    2 yıl önce, cinayetler durduktan bir gün sonra bekar bir baba ve 15 yaşındaki esmer kızı arabalarında ölü bulundu. Open Subtitles قبل عامين، بعد يوم من توقف تلك الجرائم وجد أب عازب وابنته سمراء الشعر وعمرها 15 عاماً مقتولين في سيارتهما
    Olabildiğince arabalarında kalsınlar. Open Subtitles أجعلهم يمكثون بداخل سياراتهم أطول مدة ممكنـه
    Dünyanın her yerinden adamlar gelir, arabalarında uyurlar, öteberi-- Open Subtitles الرجال يأتون من شتى بقاع الأرض ينامون في سياراتهم ..هنا و هناك
    Yüce efendimiz, pahalı arabalarında oturup lüks kıyafetlerini giyip sahip oldukları her şey için kendilerini sorumlu sanıyorlar. Open Subtitles ،الهي ،انهم يجلسون في سياراتهم الفارهه ويلبسون ملابسهم الغالية وهم يعتقدون بأنهم الوحيدين المسؤلين
    Yalnız oldukları bir anda, hatta arabalarında bile saldırabilir, ama onlara evlerinde saldırmayı seçiyor. Open Subtitles كان يستطيع مهاجمتهم فى اى وقت يكونون وحدهم، حتى فى سياراتهم لكنه اختار ان يهاجمهم فى منازلهم
    Demek istediğim, Bütün polis arabalarında GPS yok? Open Subtitles أنا أعني , أليس كل الشرطيون سياراتهم بها جهاز ملاحة
    İkisi geçen hafta arabalarında öldürüldü. Open Subtitles اثنين تم قتلهم فى سيارتهم الاسبوع الماضى
    Avukatlarınızın arabalarında bir set bulundurmasını sağlayın. TED دع المدافعين يحتفظون بنسخة في سيارتهم.
    Kolombiya uyuşturucu kartelinin üyeleri olduğuna inanılan iki kişi arabalarında otururken otomatik tüfeklerle tarandı. Open Subtitles رجلين, يعتقد انهم اعضاء من العصابة "الكولمبيه" للمُخَدرات, قتلا بأسلحه أوتوماتيكيه بينما كانو يجلسون في سيارتهم.
    arabalarında bir çeşit radar anteni olsa gerek. Open Subtitles ربما كان لديهم كاشف في سيارتهم
    - Hayatım, evin yolunun sonunda bir Kentucky eyalet polisi ve bir de federal şerif arabalarında bekliyor. Open Subtitles " عزيزتي هناك شرطة " كنتاكي والمارشال يجلس في سيارتهم لإنهاء هذه الرحلة
    Tahminime göre golf arabalarında kullanılan parçalardan bazıları. Open Subtitles لأنه على ما أعتقد، بأنهم أجزاء أُستعملت في عربات الغولف.
    Bir tür somut buluşma ve el arabalarında sosisli sandviç taşıma gibi bir şey. Open Subtitles مع أحداثيات الشرق والغرب "لشوارع"مانهاتن كنوع من النصب الحجرية مصنوع "من الخرسانة وأخشاب عربات "الهوت دوج
    Ücra bir yerde arabalarında bulundular. Open Subtitles وجدى على متن سيارتهما في منطقة معزولة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد