Bir Fransız adamla bir Rus kızının... vizelerini sormak için Brezilya konsolosluğunu aradım. | Open Subtitles | لاحقاً , إتصلت .. علىالقنصليةالبرازيلية. لكّي أسأل عن تأشيرة لرجلٌ فرنسي وفتاةٌ روسية |
- Beni aradığında, ben de Elkins'i ve patronlarını aradım. | Open Subtitles | عندما إتصلت بي ، إتصلت أتا بـ إلكينز و رؤسائها |
Üç yıl boyunca aradım ama bir tane bile bulamadım. | Open Subtitles | لقد بحثت ثلاث سنوات ولكني لم أجد أبدا أي واحدة |
Her sıhhi tesisatçıyı aradım. Yarın sabahtan önce gelebilen yok. | Open Subtitles | أتصلت بكل سباك بالبلدة لا أحد سيحضر قبل صباح الغد |
O akşam onun ofisini aradım ve bana işten çıkalı çok olduğunu söylediler. | Open Subtitles | حاولت أن أتصل بمكتبها في تلك الليلة وقالوا أنها غادرت العمل منذ فترة |
Daha sonra Deah'ın odasına gittim daha önce çoğu kez yaptığım gibi, onu aradım, hiç doldurulmayacak bir boşluk bulmak için. | TED | بعدها ذهبت إلى غرفة ضياء كما فعلت كثيرًا من قبل، أبحث عنه، فقط لأرى فراغه الذي لا يمكن أن يمتلئ مجددًا. |
Onu aradım ve dedim ki, “Dinle, bir yarış koştum ve kazandım ve | TED | لقد اتصلت به وقلت له: اسمعني، لقد ركضت في اول سباقاتي وفزت و.. |
Bütün gün seni aradım, seni arayanlara geri dönmez misin sen? | Open Subtitles | لقد كنت اتصل بكِ طوال اليوم لماذا لم تعاودي الأتصال ؟ |
Benimki hâlâ kesik. Ama kasabadakiler gayet iyi çalışıyor. Ajansını da aradım. | Open Subtitles | حسناً، هاتفي مازال معطلاً، لكن الهاتف الذي بالبلدة كان يعمل، إتصلت بوكيلتك |
Ne yemek istediğini sormak için aradım, ama cevap veren olmadı. | Open Subtitles | إتصلت بك كي أسألك ماذا تريد أن تأكل لكنك لم تجب |
Dinle. Biraz önce başka bir firmadaki broker arkadaşımı aradım. | Open Subtitles | إستمع إلى لقد إتصلت للتو بسمسار صديق من شركة آخرى |
Haklarımızı İngiliz Hükümeti'nin yapısı içerisinde aradım ve onları orada buldum! | Open Subtitles | و بحثت عن حقوقنا في دستور الحكومة الأنجليزي، و وجدتها فيه |
Geçen gün aradım aradım ama bulamadım. Yine 404 Hatası. | Open Subtitles | بحثت عنه مؤخرا و لم أستطع إيجاده دائما يقول : |
Artık harika bir cerrahınız var. Babamı aradım. Yarın burada olacak. | Open Subtitles | والان لدينا جراح عظيم,لقد أتصلت بوالدي سيصل إلي هنا يوم غد |
- Polisi aradım. Şimdi terkedin burayı. - Polisi aradın öyle mi? | Open Subtitles | ـ لقد أتصلتُ بالشرطة، الآن أخرج من هُنا ـ هل أتصلت بالشرطة؟ |
Bak, seninle ayrıIdığımı söylemek için aradım çünkü bir başkasını buldum. | Open Subtitles | انظري, أنا أتصل لأخبرك بأني قابلت شخصاً آخر لذا أنا سأهجرك |
Her yerde seni aradım. Birleşik Devletler'e gönderilmen için emir var. | Open Subtitles | أبحث عنك في كل مكانك وصلت أوامر تنقل واجبك إلى الوطن |
Bir şey yok, merak etme. Okulu aradım. Hasta olduğunu söylediler. | Open Subtitles | لا شىء، لا تقلقى لقد اتصلت بالمدرسة وأخبرونى أنك كنت مريضة |
Çalıştığı yerde aradım onu ama bir şey bulmadım. | Open Subtitles | لقد بحثت عنها فى مكان عملها ولكنى لم اتصل بها مطلقا |
Seni geçen Cuma 3.30'da aradım ama orada olmadığını söylediler. | Open Subtitles | اتصلتُ بكَ الاثنين الماضي الساعة 3.30، وقالوا أنك لست موجود |
Hikayesini öğrenmek için Dışişleri'nden birkaç kişiyi aradım ama zaman geçiyordu. | Open Subtitles | لقد إتصلتُ بوزارة الخارجية للتحقق من روايته، ولكن الوقت كان يمضي |
Bebeğim, Conrad amcanı aradım ve beni üst düzey bir avukatla görüştürdü. | Open Subtitles | عزيزي ,لقد دعوت عمك كونراد ولقد أبقاني على اتصال مع أكبر المحامين |
Çok aradım, ama telefon meşgûldü. Sen de, ablan da çok gevezesiniz. | Open Subtitles | حاولت الاتصال بكم لكن التليفون كان مشغول انت و اختك بالتاكيد ثرثارين |
Evet, onu üç kez aradım ama geri dönüş yapmadı. | Open Subtitles | أجل، لقد أتصلتُ به 3 مرات لكنه لم يعاود الإتصال. |
Bir gece Londra'da kitap tanıtımındayken onu aradım,... ve beni tanımadığını iddia etti. | Open Subtitles | وبعد ذلك إتّصلتُ بالبيت ليلَ واحد الذي أنا على تَجوّلتُ كتابُ فيه في لندن، وهو إدّعى أَنْ لا يَعْرفَ مَنْ أنا كُنْتُ. |
Senin için endişelendim. Polisi bile aradım. - Polis mi? | Open Subtitles | كنت قلقا أن تكونى الضحيه التاليه حتى أننى هاتفت البوليس |
Bir yıl kadar önce aradım onu ama kimse açmadı. | Open Subtitles | لقد حاولت الإتصال بها مُنذ عام، لكني لم يُجيبني أحد. |