Ayrıca konuştuğumuz gibi, arada sırada iç çamaşırı giymek çok rahatmış. | Open Subtitles | عدى إرتدائي لملابسك الداخلية أحياناً والذي كما تناقشنا ، يريحني جداً |
Annem derdi ki: "Bir tren bile arada sırada durmalıdır." | Open Subtitles | أتعلم، والدتي تعودت القول حتى القطار يتوجبُ عليه التوقفُ أحياناً. |
Şimdilik arada sırada evi yakan sinirli bir oğlan olduğumu kabul etmeliyim veya arada bir annesine zehirli dart atan biri. | Open Subtitles | و لكن الآن، يجب أن أتقبل حقيقة أنني طفل غاضب سيحاول من وقت لآخر حرق المنزل أو يرمي أمه بسهم مسموم |
Her neyse, benim için evi arada sırada kontrol etmeni isteyecektim. | Open Subtitles | على أية حال، كنت أتمنّى أن تتفقدي البيت من حين لآخر |
arada sırada gösterilere katılırım ve mahkumlara okuma yazma öğretirim. | Open Subtitles | أنني أكون نشطة في بعض الأحيان.. وأعلم السجناء طريقة الكتابة.. |
Bence, eğer hayal dünyasında yaşasaydınız, arada sırada, ayaklarınızı yere tutmaya yardımcı olur. | TED | أعتقد أن تأمل السحب بين الحين والآخر، يساعد على المحافظة على الهدوء والاستقرار. |
Evet, arada sırada dört duvar arasından firar etmek iyidir. | Open Subtitles | أجل, من الجيد الأبتعاد عن الحوائط البيضاء لمرة كل فترة |
arada sırada koltuk altlarımıza kadar içeri girdik, ama şükür ki ondan daha derine değil. | TED | يصل أحيانا إلى أبطينا، ولكن لحسن الحظ لم يكن أعمق من ذلك. |
Birçoğumuz asla taze sebze yemeden büyüdük, arada sırada çiğ havuç ve yeşillik salatası hariç. | TED | ترعرع الكثيرون منا بدون أن يأكلوا أطعمة طازجة بإستثناء أكل الجزر أحياناً أو ربما سلطة الخس. |
Soylu olmanın dezavantajlarından biri de... arada sırada soylu gibi davranma zorunluluğudur. | Open Subtitles | أحد عيوب أن تكون من النبلاء أنك أحياناً تكون مُكرهاً على التصرف كواحد منهم |
Bize arada sırada balık temin eden bir dostumuz. | Open Subtitles | صديق قديم اعتاد أن يعطينا السمك أحياناً. |
Onu arada sırada güneşte yürüyüşe çıkarmama izin vermelisiniz. | Open Subtitles | يجب أن تسمح لي بأن أصطحبها لتمشي تحت الشمس أحياناً |
Çünkü arada sırada, bizler de kiliseye gitmek zorundayız. İşte bu yüzden | Open Subtitles | لأننا ينبغي أن نذهب إلى الكنيسة من وقت لآخر |
Yollarımız ayrıIıyor ama arada sırada beni hatırlamanızı dilerim. | Open Subtitles | سنفترق جميعا لكن أريدكم أن تتذكروني من وقت لآخر |
Beni evimden atmaya çalışan serseriler arada sırada buraya gelir. | Open Subtitles | أواجه متجولون هنا, من حين لآخر يحاولون طردي من منزلي |
Ancak arada sırada başka insanların da görmesi için bavulunuzu açmanızı umuyorum, çünkü dünyanın size ve taşıdıklarınıza ihtiyacı var. | TED | ولكن من حين لآخر، من حين لآخر فقط، أرجوا أن تفتحوا تلك الحقائب للناس لكي يروا، لأن العالم يحتاجكم ويحتاج ما تحملونه. |
Kendisi en çok natürmortlarıyla bilinen 18. Yüzyıl Fransız ressamı, ama arada sırada insan portreleri de çizerdi. | TED | وهو رسام فرنسي في القرن الثامن عشر ومعروف برسمه للأشياء الجامدة ولكنه قام في بعض الأحيان برسم الأشخاص |
Senin, arada sırada bir kaç bira içme lüksün olamaz. | Open Subtitles | ليس لديك الحرية بشرب كأسين من البيرة بين الحين والآخر |
Bankalarda iyi iş yaptık. arada sırada küçük mağazaları da yapalım, ilginç olur. | Open Subtitles | نحن نعمل جيداْ مع البنوك أو محل وجبات سريعة كل فترة |
Dergilerden golf oynadığınızı okudum. arada sırada. | Open Subtitles | ـ قرأت مجلات ذكرت أنّك تلعبين الجولف ـ أحيانا |
Ama arada sırada kendimize gülemeyecek kadar da kibirli değiliz. | Open Subtitles | لكن لسنا متجهمين في هذا البرنامج حتى لانضحك على أنفسنا من وقتٍ لآخر |
Bir de hepsinin üstüne arada sırada sevişip onu tatmin ediyorum. | Open Subtitles | وفوق كل ذلك أضاجعه والعق له بين حين وآخر |
arada sırada çocuklarımı, karımı düşünmez miyim zannediyorsunuz? Peki öyleyse... | Open Subtitles | أليس لى الحق أن أفكر احيانا فى زوجتى و اطفالى ؟ |
arada sırada da annemle babamı arıyorum. | Open Subtitles | احياناً , اهاتف أمي وأبي |
arada sırada bir şişe falan alırsan patronla aran daima iyi olur. | Open Subtitles | إهدائك له زُجاجة منه من حينٍ لآخر ستساعدك في الوصول لمكانة مرموقه بجانبه |
Yani evet, şekerin fazla tüketilmesi beyinde bağımlılık etkisi yaratabiliyor, ama arada sırada bir dilim pasta yemek kimseyi incitmez. | TED | إذاً، فالاستهلاك الزائد للسكر يمكن أن تكون له تأثيرات الإدمان على الدماغ لكن قطعة من الكعك مرة كل حين لن تضرك. |
Otopark enkazında kırıldığından beri arada sırada karıncalanıyor. | Open Subtitles | كنت أخضع الى علاج الوخز بالأبر على فترات متقطعة منذ أن كسرت يدي في حادثة إنهيار موقف السيارات |