Sadece hizmet verdikleri toplumları anlamalarını değil aynı zamanda, görünmeyen engelleri yıkmalarını ve Aralarında güçlü bağlar yaratmalarını sağladı. | TED | لم يجعلهم فقط مرتبطين بالمجتمعات التي يخدمونها بل و قد كسر الحواجز الغير مرئية و خلق رابطة دائمة بينهم |
"Ancak diğer taraftan bakıldığında, Aralarında masum olanlar da vardı." | Open Subtitles | لكن من الناحية الأخرى كان هناك اشخاص أبرياء بينهم أيضاً |
Aralarında canavar ruhlular vardı, tam bir sıçan avı ve Gertie koşamaz. | Open Subtitles | هناك يبدو مثل بعض الوحوش بينهم صيد جرذ عادي وجيرتي لايمكنها الركض |
Kendimiz için o kadar mutluyduk ki Aralarında neler olduğunu hiç sormadık. | Open Subtitles | كنا سعيدين جداً من أجل نفسينا لم نسأل أبداً عمّا حدث بينهما |
Aralarında bir şey olduğundan emin gibiyim ve bunu kanıtlayacağım. | Open Subtitles | انا تقريباً متأكد ان شيئاً ما يحدث بينهما,وسوف اثبت هذا |
Kılıçlarını benim için ortaya koyarlarsa Borgia arazilerini Aralarında paylaştırırım. | Open Subtitles | إذا عهدوا سيوفهم لي, وعقارات بورجيا سوف اقسمها فيما بينهم. |
Aralarında bir bağ bulunmayan iki müşteri ve bir fahişe. | Open Subtitles | إذن رجلان و مومس و لا توجد صلة واضحة بينهم |
Ama bizi oraya götüren kadın, Billie Trump Aralarında yok. | Open Subtitles | ولكن المراه التي قادتنا لهناك بيلي ترومب ليست من بينهم |
Kraliyet ve Şirket küçük anlaşmazlıklarını çözerse seni Aralarında ezerler. | Open Subtitles | إذا قام ولي العهد بحل نزاعه مع الشركة سيسحقونك بينهم |
Aralarında ilişki bulamayacağınız insanların arasında ilişki buluyorsunuz ve seyircilerin suratına bakarak konser yaratabiliyorsunuz. | TED | لذا فإنه يمكنك أن تربط بين أناسٍ ليس بينهم أي صلة، ويمكنك أيضا إنشاء حفلات موسيقية بالنظر إلى وجوه الجمهور. |
Hâlâ kurallara uyuyorlar çünkü Aralarında sırasıyla bir, iki ve üç bağ var. | TED | إنها لا تزال تتبع القواعد، لأن لديهم ثلاثة روابط بينهم. |
Bir film, Aralarında akıcı, sürekli değişim olan bir dizi durağan görüntünün değişimini kullanarak zaman içinde değişim oluşturabilir. | TED | الأفلام تصنع تغير في الزمن باستخدام سلسلة من الصور التي تظهر بتدفق التغير المستمر بينهم. |
Muhtemelen Aralarında bir şeyler kötüye gitti mermi manyağı oldu ve takdir-i ilahi, adam da öteki tarafı boyladı. | Open Subtitles | شئ ما رُبما حدث بينهما لقد تعرضت للتمزيق بواسطة طلقات النيران ، وبتدخل صغير من الرب أدى بحياته أيضاً |
Burada kırmızı ve gri çatıyı görüyorsunuz, ve Aralarında yaklaşık çeyrek saniye boyunca maske denilen sadece boş ekran görünecek. | TED | و بينهما سوف يكون هناك قناع و هو تماما شاشة فارغة , لحوالي ربع ثانية إذا سوف ترى الصورة الأولى , ثم القناع |
Meslektaşım Erez ve ben aşağıdaki gerçekleri düşünüyorduk: Aralarında yüzyıllar olan iki kral farklı bir diller kullanacaklardır. | TED | قمت أنا و شريكي إيريز بالنظر في القضية التالية: إنّ ملِكين تفرق بينهما قرون من الزمن سيتحدّثان بلغتين مختلفتين جداً. |
Aralarında, bu ikisi, burada oturan çoğunuzun fark edebildiği üzere, insan yaşamının tüm boyutlarına yayıldı bile. | TED | وما بينهما قد انتشر كما يدرك معظم الحاضرين هنا كل بعد من أبعاد حياة الإنسان. |
Özellikle de Aralarında sıkı bir güven ilişkisi var. | TED | وعلى وجه التحديد، توجَد بينهما ثقةٌ كبيرة. |
Seni sersem! Aralarında bir şeyler döndüğünü fark etmedin mi? Adamın adını bilmiyordu! | Open Subtitles | أيها الأحمق ، ألا تدرك بأن ثمة شيء مريب بينهما ؟ |
Ve Aralarında basit bir meydan okumanın parlaklığı var | TED | وهناك صدا النحاس الذي يعتبر تحدي بسيطة فيما بينها. |
Sırf Kim Hye Jin'e takıntılı diye Aralarında bir şey olduğunu gösteren hiçbir kanıt yok. | Open Subtitles | لا يوجد دليل على حدوث شيء بينه وكيم هي جين لمجرد أنّه مهووس بها |
Aralarında bulunan üzüm bağcıları ve tohum yetiştiricileri, kendi asmaları ve incir ağaçları altında oturmayı umuyordu. | Open Subtitles | كانت تسرى فيهم جرعه من النشاط مزارعى الكروم و زارعى البذور كلُُُ كان يأمل أن يجلس تحت كرمة العنب أو شجرة تين الخاصه به |
Ama Aralarında kendilerini ifşa etmeyen birçok dövüş sanatı ustası vardı. | Open Subtitles | ولكن ضمنهم يوجد العديد من محترفي فنون القتال والذين يبقون متخفيّن |
Stratejisi, onu artık bir tehlike olarak görmeyene kadar yavaşça Aralarında yüzmektir. | Open Subtitles | تتمثل خطتها في السباحة ببطء وسطهم حتى لا يعودوا يعتبرونها تهديدا لهم |
Aralarında en sevdiğim müzik grubu. İnsanlar her hafta telefonlarında birbirlerine enstrümanlarını çalıyor. | TED | مجموعتي المفضلة هي مجموعة الموسيقى حيث يعزف الناس على الآلات الموسيقية أسبوعياً يضعون الهاتف مع بعضهم البعض |