| Çok üzgün. Sen onunla kal, ben de veterineri arayayım. | Open Subtitles | إنها متضايقة جداً لما لاتبقى معها سأتصل أنا بالطبيب البيطري |
| - Onu hemen arayayım mı? | Open Subtitles | حسنا، في هذة الحالة، إذا سمحت لي سأتصل به على الفور |
| Beni izleyin, ben de telsizle acil servisi arayayım. | Open Subtitles | تتبعونى وأنا سأتصل لا سلكيا بعيادة الطوارئ لنفتح أبوابها |
| Eşimi telefonla arayayım dedim, saat gecenin 3'ü falandı. Evde yokmuş. | Open Subtitles | ثم أتصل بها في الـ 3 صباحاً, لكنها ليست في المنزل |
| - En azından işin köküne inene kadar. - Oteli arayayım mı madam? | Open Subtitles | حتى نستطيع أن نحصل على الحقيقة الكاملة هل أتصل بالفندق يا سيدتى ؟ |
| Şili Konsolosluğu'nu mu arayayım? | Open Subtitles | سأتصل بالقنصلية الشيلية؟ ماذا عساهم يفعلون؟ |
| Menajerimi arayayım. O bir tane bize bulur. | Open Subtitles | سأتصل بوكيل أعمالي ليجد طفلاً مستعد لهذا |
| Seni sonra arayayım. Miles ile biraz isimiz var da. | Open Subtitles | سأتصل بك بعد قليل ، أنا ومايلز في وسط شيء ما |
| Peki, onu arayayım geri durmasını söyleyeceğim. | Open Subtitles | حسناً إسمعي سأتصل بها وأطلب منها الإبتعاد |
| Çantaların için aşağıyı arayayım. | Open Subtitles | سأتصل فقط بالأسفل وأحصل على أحد لإحضار حقائبك |
| Ben mi arayayım, bu zevki sen mi tatmak istersin? | Open Subtitles | هل تريدني أن أتصل به أم تريد أن هذا الشرف؟ |
| Senin de yapabileceğin bir şey için onu neden arayayım ki? | Open Subtitles | لماذا أتصل به إذا كان بإمكانك أنت أن تفعل هذا ؟ |
| Dedi ki, "Sizi ne zaman arayayım, bayan Preston? | Open Subtitles | لقد قال , ما هو الوقت الذى يجب أن أتصل بكى فيه . يا سيدة بريستون ؟ |
| Benimle yalnız konuşur musunuz, yoksa polisi mi arayayım? | Open Subtitles | مالذي تريد أخباري به أو أنني سوف أتصل بالشرطة |
| Evine git. Şu senin kızı arayayım mı, adı neydi, Sandy mi? | Open Subtitles | إذهب إلى البيت،لم لا أتصل بخطيبتك،ساندي؟ |
| Şimdi, izin ver de AG ofisini arayayım ve bütün sorunlar ortadan kalksın. Hayır, hayır, hayır. | Open Subtitles | الآن دعنى أتصل بمكتب المدعى العام وستختفى هذه المشكلة |
| Peki. Taksi şirketini arayayım. Nerelerde bulunduğunu takip edebiliriz belki. | Open Subtitles | حسناً ، سأتّصل بشركة سيّارات الأجرة ونرى إذا كنا نستطيع تعقّب مكان وجودها |
| Yeni zenginleri arayayım mı? | Open Subtitles | هل تريدني أن أتّصل لأبحث عن الغني حديثا؟ |
| Alıcıyı arayayım da bu işin olmayacağını söyleyeyim. | Open Subtitles | إسمح لي, الأتصال بالمشتري وأخبره أنني لا يمكنني القيام بالصفقة |
| Sorun olmasaydı neden seni arayayım ki? | Open Subtitles | لماذا ساتصل إذا لم يكن هناك شيء؟ |
| Sanırım askeri bir dövme. Bir kaç yeri arayayım. | Open Subtitles | أعتقد بأنه خاص بالعسكريين، سأقوم بإجراء بعض الإتصالات |
| Direkt editörlerini mi arayayım, yoksa internet sayfalarına mı göndereyim? | Open Subtitles | إذن، هل أستدعي المحررين مباشرة، أم أضع مشاركات على مواقعهم الإلكترونية؟ |
| Doktorları arayayım. | Open Subtitles | أنا سأدعو موظّفي الإسعاف. |
| Neden otoyol devriyesini arayayım ki? | Open Subtitles | لمَ أحتاج للإتصال بدوريّات الطرق السريعة؟ |
| Nerede çalışmak istediğini söyle, hemen arayayım. | Open Subtitles | أخبرني اين تود العمل وسأقوم بالاتصال لتزكيتك. |
| Aramak ister misin yoksa ben mi arayayım? | Open Subtitles | هل تريد أن ندعو له؟ أو ينبغي أن؟ |
| O zaman başkanı arayayım ve tarihi değiştireyim! | Open Subtitles | سأهاتف المدير ليحدد مواعيد أخرى |
| Ben seni geri arayayım, tamam mı? | Open Subtitles | لديَّ رقمكِ سأتصلُ بكِ، حسناً؟ |
| Hayır, o pek "aman hemen arayayım" diyeceğin türden bir arkadaş sayılmaz. | Open Subtitles | لا، أنه ليس صديق مقرب لأتصل به على الفور |