Çok az arkadaşı vardı. Genellikle kendi dünyasında olan bir çocuktu. | Open Subtitles | لديه أصدقاء قليلين أغلب أوقاته يقضيها وحيداً في عالمه الخاص به |
Şehirde bir sürü arkadaşı vardı. | Open Subtitles | كان لديه أصدقاء كثر في المدينة |
Evimde, amcamın bir arkadaşı vardı Sultan'ın güvercinlerinin bakımıyla ilgilenirdi. | Open Subtitles | في الموطن الأصلي، عمّي كان عنده صديق عامل حمامة السلطان الرسمي |
"Joey'in çocukken hayali bir arkadaşı vardı." | Open Subtitles | "جوي كان عنده صديق طفولة خيالي." |
11 Eylül'de kocalarını kaybeden üç yakın arkadaşı vardı. | Open Subtitles | ثمة 3 من صديقاتها المقربات فقدن أزواجهن في أحداث 11 من سبتمبر |
Kocam daha çocukken kazada ölen bir arkadaşı vardı. | Open Subtitles | عندماكان زوجي صبي كان لديه صديق قتل في حادث |
Birçok arkadaşı vardı. | Open Subtitles | كان لديها أصدقاء كثر |
Kocaman bir arkadaşı vardı. Dev gibiydi. | Open Subtitles | صديقه كان ضخماً ضخماً جداً |
Çok arkadaşı vardı. | Open Subtitles | كان لديه أصدقاء كثر. |
Arkadaşlık ilişlileri ne durumda? Hiç arkadaşı var mıydı? Çok arkadaşı vardı. | Open Subtitles | هل لديه أصدقاء ؟ |
Her zaman arkadaşı vardı. | Open Subtitles | دوما كان لديه أصدقاء |
"Joey'in çocukken hayali bir arkadaşı vardı." | Open Subtitles | "جوي كان عنده صديق طفولة خيالي." |
Orada onun bir sürü kız arkadaşı vardı. | Open Subtitles | كانت هناك كَثرة من صديقاتها الفاتنات. |
Dedenin, evcil hayvan dükkanında onun için yıllarca çalışan bir arkadaşı vardı. | Open Subtitles | جدك كان لديه صديق والذي كان يعمل لديه في محل الحيوانات الاليفة لعدة سنوات العم "ليون" صاحب الشعر المنكوش ؟ |
Şey, oğlumun hayali bir arkadaşı vardı. | Open Subtitles | حسناً، ابني كان لديه صديق خيالي |
Bir sürü arkadaşı vardı. | Open Subtitles | كان لديها أصدقاء كثر جداً |
Kocaman bir arkadaşı vardı. Dev gibiydi. | Open Subtitles | صديقه كان ضخماً ضخماً جداً |