ويكيبيديا

    "arkadaki" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • الخلف
        
    • بالخلف
        
    • الخلفي
        
    • الخلفيّة
        
    • الخلفى
        
    • الخلفيه
        
    • في الخلفية
        
    • في الوراء
        
    Millet geldik! Biri Arkadaki uyuyan güzeli uyandırsın artık. Gelmedik mi daha? Open Subtitles يا رفاق لقد وصلنا يوقظ أحدكم الأمير النائمة في الخلف هل وصلنا؟
    Malcolm'un izini Arkadaki açıklığa kadar takip ettim ama çok silikti. Open Subtitles لقد تتبعت اثر ,مالكوم في الاحراش في الخلف كان قد اختفى
    Şimdi Arkadaki bu küçük parça ile eğitilebiliyor. TED أما الآن فيمكن تدريبها بوجود ذلك الجهاز الصغير في الخلف.
    Buffy ve ben bu günlerce sıkı çalışıyoruz. Arkada Arkadaki oda da... Open Subtitles أنا وبافي نتدرب هنا كثيراً هذه الأيام هناك غرفة بالخلف والتي نحن..
    Benden ya da Arkadaki adamlardan çok farkın olduğunu mu sanıyorsun? Open Subtitles أتظن بأنك مختلف عنى .. او هؤلاء الناس الذين بالخلف ؟
    Kızkardeşim Arkadaki yatak odasında öldü ve o öyleydi, pis bir sır. Open Subtitles اختى ماتت فى غرفة النوم الخلفي و هذا ما كانت عليه سر
    Masanın üstüne, domatese ve Arkadaki duvara yayılan dalgaları görebilirsiniz. TED يمكنكم مجددا مشاهدة التموجات تعبر مرور الكرام على الطاولة الطماطم والجدار في الخلف.
    Arkadaki araba, öndeki arabaya göre çok daha büyük görünüyor. TED السيارة التي في الخلف تبدوا أكبر من السيارة التي في المقدمة.
    Arkadaki bir helyum kamyonudur. TED تلك شاحنة غاز الهِليوم موجودة في الخلف.
    Arkadaki merdivenin üzerine hızlıca çıktım, ayağa kalktığımda, elektrik akımı kolumdan girdi, beni devirdi ve ayaklarımdan çıktı, bu sondu. TED هرولت صاعداً على السلم في الخلف وعندما وقفت دخل التيار الكهربائي إلى ذراعي أسفل وخارج قدمي , هذا كل مافي الأمر
    Bu durum kör nokta ile sonuçlanır. Optik sinir, Arkadaki ışığa duyarlı tabakaya ulaşmak için ağ tabakayı delmek zorundadır. TED هذه أدى إلى نشوء بقعة عمياء حيث يجب على العصب البشري أن يخترق الشبكية للوصول للطبقة الحساسة في الخلف
    Bütün paketleri Arkadaki esnaf girişinden dağıt. Open Subtitles سلم كل الطرود فى الخلف. هذا مدخل التجار.
    Her birinin Arkadaki kilitli yerde saçları bulunmakta ve fildişinde de isimleri yazılı. Open Subtitles كل واحدة منها تحوي خصلة من شعر الشخص من الخلف واسمه مكتوب على العاج
    Arkadaki oydu... o belli belirsiz şekil... o hiç kıpırdamayan gölge. Open Subtitles ‫كان ذلك هو في الخلف ‫هذا الشكل المرئي نادرا ‫الذي لم يصدر حركة، سُحق
    Tamam, tamam. Arkadaki çocuk için çan ve süt alacağız. Open Subtitles جيد جيد , وبعدها سوف نحضر بعض حلقات الدينجز و اللبن للطفل الذي في الخلف
    Baktığınızda, çarpışma esnasında Arkadaki çocuğun çok iyi bir durumda olacağına inanmak oldukça zor. TED انه من الصعب التصديق عندما تنظر الى ذلك ذلك الطفل الذي بالخلف سوف يصمد أكثر عند حدوث الحادث
    Arkadaki adam ayakta mıydı? Ona vurdu mu? Open Subtitles الرجل الذى بالخلف كان واقفا هل قام بضربه ؟
    Arkadaki tökezlemeye başlar. O henüz mevcut hızını aşacak güçte değildir. Open Subtitles السيارة بالخلف لا تستطيع فعل ذلك لكنه يمكنه الأنطلاق بسرعة من خلال العزم الأحتياطي
    Biraz daha bağır! Sanırım, Arkadaki adam seni duyamadı! Open Subtitles إرفعي صوتك , لا أظن الرجل الذي بالخلف سمعك
    Onlara, ölü adam sırtına çıkarken her zaman Arkadaki yolu kullandığımızı söyle. Open Subtitles أخبريه بأننا نسلك الطريق الخلفي دائماً عندما يسقط رجل من أعلى حافة
    "Arkadaki küçük kapıdan çıkıp, hep birlikte bahçeden geçtiler," Open Subtitles كانوا يسيرون بهدوء في الحديقة خارج الباب الخلفي الصغير
    Tekrar izlemeye hiç gerek yok. Adamın konuşmasından sonra Arkadaki sesleri dinleyin. Open Subtitles لسنا بحاجةٍ لرؤية ذلك مجدّداً - اسمعوا، صوت الخلفيّة بعدَ كلامه -
    En Arkadaki oyuncu topla zikzak çizerek diğer oyuncuların... arasından geçer ve en öndeki oyuncunun 1 metre önünde durur. Open Subtitles الاعب الخلفى يوجه الكره بحركه تموجيه حول الاعب الأخر و يتوقف على بعد 3 أقدام من الاعب الأول
    Düz olmayan turuncu tonlara ve Arkadaki kabartmaya bir bakın. Open Subtitles لاحظو درجة اللون البرتقالي الغير متساويه و النقش على الجهة الخلفيه
    Çünkü asıl yapmaya çalıştığım Arkadaki o kauçuk bitkisini onun başına bir at kuyruğu olarak oturtmak. TED وما أكون أفعله هو أني أحاول أن أجعل شجرة التين التي في الخلفية تبرز من رأسها كربطة ذيل الحصان.
    2005'te Arkadaki kanyonu görmene imkan yoktu. Open Subtitles في 2005، لم يكن من الممكن أن تنظر حتّى الى الوادي في الوراء هناك

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد