Adama bir şey söylemiş olmalı çünkü vurulmadan önce arkasını döndü. | Open Subtitles | قال للضحية شيئاً ما حتماً لأنّ الرجل استدار قبل أن يُقتل |
Sendeliyordu. arkasını döndü ve yalpaladı. | Open Subtitles | لكن الأجهاد كان بادياً عليه وعندما استدار ليبتعد كان يمشى مترنحاً |
Bir dakika önce Emma onun yanında duruyordu sonra Frank arkasını döndü ve onu kaçırdılar. | Open Subtitles | دقيقة ايما كانت واقفه بجانبه ثم فرانك استدار وهي ذهبت |
Birkaç acenta onu duyuyor ve California'a getirmek istiyor, ...bilirsin, California'a geldiği zaman gergindi ve... seyirciye arkasını döndü, ...herkesin söylediği, "İyi de, bu da nesi ulan?" | Open Subtitles | عدة وكلاء استمعوا له وأرادوا إحضاره لكاليفورنيا و عندما جاء لكاليفورنيا كان متوترا و أدار ظهره للجمهور |
Ghost bana arkasını döndü ama sen de bana sırt çevirdin. | Open Subtitles | جوست قد أدار ظهره لى . وأنت فعلت ذلك أيضاً |
Yeni Zellandalılar, arkasını döndü. Ama işe bak, Kanadalılar sahip çıktı. | Open Subtitles | رفض النيوزلندييون استقبالهم, قَبٍل الكندييون ان يستقبلوهم |
Biri de odanın arkasında. O da mı düşerken arkasını döndü? | Open Subtitles | طلقة أخرى من خلف الغرفة هل استدار أيضاً؟ |
Ona seslendim ama tek kelime etmedi. arkasını döndü ve çıkıp gitti. | Open Subtitles | ناديته لكنه لم يتفوه بأي كلمة استدار وغادر |
Ve bu da çok fazla. O da arkasını döndü ve "Enstitü olarak 10 ödül başlatırsanız, bir dolara 500 kazanırsınız" dedi. | TED | وهذا رقم كبير .. ومن ثم استدار وقال لي واذا انشأت منظمة للجوائز ..استطاعت ان تجمع عشر جوائز فسوف تحصل على 500 دولار لكل دولار |
arkasını döndü ve bizi öylece bıraktı. - Ya sonra? | Open Subtitles | وبعد ذلك استدار وتركنا هناك |
Bir saniye bana baktı, sonra arkasını döndü. | Open Subtitles | نظر الي لثواني ثم استدار |
Sonra arkasını döndü ve yürüyüp gitti. | Open Subtitles | ثم استدار وذهب بعيداً |
Adam yavaşça arkasını döndü. | Open Subtitles | هذا الرجل استدار ببطء شديد |
arkasını döndü, onu vurdum. | Open Subtitles | استدار إليّ، وأرديته قتيلاً... |
arkasını döndü. | Open Subtitles | عندما استدار |
Bana arkasını döndü ve yürüdü gitti. İyi yapmış. Ne? | Open Subtitles | لقد أدار ظهره لى - أذا فقد رحل ، وهذا جيد له - |
Birkaç kişi hariç herkes onlara arkasını döndü. | Open Subtitles | الجميع أدار ظهره لهم ما عدا قلة قليلة |
Ama o bana arkasını döndü. | Open Subtitles | لكنه أدار ظهره إلي |
İngilizler, arkasını döndü. | Open Subtitles | رفض البريطانيون استقبالهم |