- Evet, sanırım ama... - Artık çok geç, değil mi? | Open Subtitles | آجل , أعتقد ذلك لقد فات الأوان , أليس كذلك ؟ |
Artık çok geç, Bark. Annem çoktan... - 401k'sını çekti bile. | Open Subtitles | لقد فات الأوان , لقد نقلت أمي ثروتها الـ 401 ألفاً |
- Çıkma teklif etmek istemiştim. Ama Artık çok geç. | Open Subtitles | أردت أن أدعوك للخروج و لكن لقد فات الأوان الآن |
Artık çok geç. Nakil imkanı kalmadı. | Open Subtitles | لقد فات الآوان لا توجد وسيلة متاحة لنقله |
Bu konuda bir şeyler yapmak için Artık çok geç. | Open Subtitles | حسناً ، لقد تأخر الوقت قليلاً لفعل شيئ حيال هذا |
Bunun için Artık çok geç. Kendine yeni bir gösteri atı buldu. | Open Subtitles | لقد فات الأوان على هذا الآن فقد حصل لنفسه على جواد جديد |
Bu haksızlık. Artık çok geç. Bu şekilde olmamalıydı. | Open Subtitles | إسمع , ليس عدلاً , لقد فات الأوان ما كان يجب أن يحدث بهذة الطريقة |
- Bence vazgeçmeliyiz. - Artık çok geç. | Open Subtitles | لا أعتقد أننا يجب أن نستمر فى هذا لقد فات الأوان |
Yani, benim için Artık çok geç ama artık daha fazla ihanet ve yalan olmayacak. | Open Subtitles | إعتنِ بعائلتك، أعني لقد فات الأوان بالنسبة لي لكن لن تكون هناك المزيد من الخيانات، أو المزيد من الأكاذيب |
Zaten bildiğin bir şeyi unutmak için Artık çok geç. | Open Subtitles | حسناً,لقد فات الأوان لنسيان ما كنتِ تعرفينه الأن |
Demek ki geçen hafta bırakmalıymışsın. Artık çok geç. | Open Subtitles | كان عليكَ تقديم إستقالتكَ الأسبوع الماضي لقد فات الأوان الآن |
Bu çılgınlıktan vazgeçin ve tamamen unutalım. Size söz veriyorum. Artık çok geç. | Open Subtitles | ـ تنحى عن هذا العمل الجنوني جانياً و سأنسى كُل شيء، و سأعطيك كلمتني ـ لقد فات الآوان. |
Artık çok geç. Kaç saattir dışarıdayız. | Open Subtitles | حسنا، لقد فات الآوان الآن لقد خرجنا منذ وقت طويل |
Özür dilemek için çok geç adamım. Artık çok geç, şimdi çıkabilirsin! | Open Subtitles | لا تحاول الإعتذار مني , يا رجل لقد فات الآوان , فقط غادر |
Onu durdurmak için Artık çok geç. Gelen bir direktif üzerine çıktı. | Open Subtitles | لقد تأخر الوقت الآن لإيقافه لقد خرج بالأوامر |
Sana söz vermiştim. Yardımın yolda olduğunu onlara neden söylemedin? Artık çok geç, Bay Patterson. | Open Subtitles | لم تخبرهم بان المساعدة فى طريقها الينا لقد فات الاوان |
Onun için Artık çok geç. | Open Subtitles | هو متأخر جداً لها. |
Dün gece benimle konuşabiliyordu bile. Artık çok geç. | Open Subtitles | كانت تستطيع الكلام البارحة لقد تأخرنا كثيراً |
Artık çok geç ağabey, ben çoktan ömür boyu bağlılık yemini ettim. | Open Subtitles | تأخرت كثيراً يا أخي، لقد عقدت شراكة مدى الحياة |
Beni ilkokul müdürü yaptılar ve Artık çok geç, elimden bir şey gelmez. | Open Subtitles | لكن هذا ليس ما يهمني ، المدرسة الإبتدائية هي ما يهمني ، وقد فات الأوان على ذلك |
David, Artık çok geç. | Open Subtitles | حسنا ، ديفيد... .. فوات الاوان. |
Bana dokunma. Artık çok geç. | Open Subtitles | لاتلمسني الآن عندما هو متأخر جدا |
Artık çok geç. Bunu sonuna kadar götürmemiz lazım. | Open Subtitles | لقد فات الوقت, يجب ان نُكمل ما بدأناه |
Muhtemelen Mesken'deki kızını oradan çıkarmak için Artık çok geç. | Open Subtitles | من الأرجح أن الأوان قد فات لتُخرج فتاتك في السفارة |
Artık çok geç. o şimdi eve varmış olmalı. | Open Subtitles | الوقت متأخر جدا الآن. يجب أن تكون قد وصلت البيت الآن. |