ويكيبيديا

    "asılı" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • معلق
        
    • معلقاً
        
    • المعلقة
        
    • معلّقة
        
    • مشنوقاً
        
    • تتدلى
        
    • معلّق
        
    • يتدلى
        
    • مُعلقة
        
    • مُعلق
        
    • يعلق
        
    • معلقا
        
    • معلقه
        
    • مشنوق
        
    • المشنوق
        
    Yatak odası duvarımda asılı dev bir timsah posteri var. TED كان لدي ملصق ضخم معلق لتمساح على جدار غرفة نومي.
    Ve onu sıradan bir mıknatısın üzerine koyduğum zaman, sadece havada asılı kalır. TED و عندما أضعه فوق مغناطيسٍ عاديٍّ، يبقى معلقاً في الهواء.
    Peki ya benim duvarda asılı olan yarı çıplak fotoğraflarım? Open Subtitles وماذا عن الصور لي ةأنا شيه عارية المعلقة على الحائط؟
    Hayal edin: yemekhanede asılı duran bir Yakartop Şampiyonu sancağı! Hayal edin! Open Subtitles تخيلوا فحسب لافته أبطال لعبة تفادي الكرة الصفراء معلّقة في المقهى، تخيّلوها
    İnsanlar kardeşimi işlemediği bir suçtan dolayı asılı görmek istiyorlar. Open Subtitles الناس تريد أن ترى أخي مشنوقاً لجريمه لم يرتكبها
    Soyle, odaya insanları getiriyor, burada bir sicim asılı duruyor, ve burada da diğer bir sicim asılı duruyor, TED قالت أنها ستجلب أناسا إلى الغرفة ستكون هناك سلسلة تتدلى في هذا المكان، وأخرى هنا
    Boşlukta asılı duran yürüyebileceğini cam bir köprü var. TED هناك جسر زجاجي يمكنك المشي عبره ذلك معلّق في الفراغ.
    Ay, müthiş, gizemli ve romantik bir şeydi, orada gökyüzünde ne kadar istersen iste, asla ulaşamayacağın bir yerde asılı dururdu. Open Subtitles كان القمر بمثابة شيء شاعري جميل غامض يتدلى في السماء لا يمكن بلوغه مهما اشتهى المرء ذلك.
    Bertram's'da asılı olan buydu. Open Subtitles انها نفس النسخة التى كانت مُعلقة فى الفندق.
    Lavabo kapısının arkasında asılı duran monttan başka odada hiçbir şey yok. Open Subtitles لا يوجد شي بالغرفة سوى معطفه ساتولى امره معلق خلف باب الحمام
    Evlat, bu turnuvada ki tek satranç ustası, aile ağacında hemen yanında asılı. Open Subtitles سيد الشطرنج الوحيد في هذه البطولة هو معلق الحق بجانبك على شجرة العائلة
    Gördüğü ilk şey, havada asılı duran bir mendildi. TED و أول شئ قال انه رآه.. منديل ورقي معلق في الهواء.
    Gezegenimizi bir sistem olarak, tek bir nesne olarak uzayda asılı görmenin nasıl bir şey olduğunu hissetmek istedim. TED حاولت تجربة شعور ماذا يبدو أن ترى كوكبنا كنظام واحد، جسم واحد، معلقاً في الفضاء.
    Direğe asılı olarak bütün gün burada öylece durmak çok sıkıcı. Open Subtitles إنه شئ ممل جداً أن أظل معلقاً هنا طوالالنهاربعمودعلى ظهري.
    Peki ya benim duvarda asılı olan yarı çıplak fotoğraflarım? Open Subtitles وماذا عن الصور لي ةأنا شيه عارية المعلقة على الحائط؟
    Peki bu Bayan Hartford'u tiyatro duvarında asılı halde bulduktan önce miydi? Open Subtitles و حدث قبل عثوري على السيدة هارتفورد معلّقة من العوارض الخشبية للمسرح
    Tavanında asılı bulunmasından iki gün sonra geldi. Open Subtitles لقد وصلت بعد يومين من العثور عليه مشنوقاً في مروحة سقفه.
    Orada öyle hareketsizce oturup, o kocaman yumuşak elinin havada asılı kalması nasıl hissettiriyor? Open Subtitles ما شعورك يا مارشال وأنت تجلس هناك بعجز يداك الكبيرة المترهلة تتدلى في الهواء
    Hepimizden 30 metre yukarda, sarhoş, ve cennetten bir adım uzakta... herzamanki gibi sarhoş halde asılı duruyor. Open Subtitles إنه فوقنا بـ100 قدم سكران، سكران كالمعتاد معلّق بقدم واحدة من الجنّة لقد إنتهى أمره
    Suyun ortasında hareketsiz bir şekilde asılı kalır, kocaman ağzı yanından geçmekte olan küçük ya da büyük avlarla baş etmesini sağlar. Open Subtitles ..وهو يتدلى بدون حركه وسط المياه يمكنه اتساع فمه الهائل من التعامل مع أي فريسة ماره ..سواء أكانت صغيره
    Ne fotoğraf, ne mektup, ne de dolabın arka taraflarında asılı şık iç çamaşırları. Open Subtitles لا توجد هناك صور ولا رسائل أو ملابس داخلية مُعلقة بالجزء الخلفي من الخزانة.
    Bu embesilin yanında asılı olmaktan bıktım usandım. Open Subtitles لقد سأمت من كونى مُعلق بجانب هذا المعتوه
    Bu fotoğraf hücresinin duvarında hep asılı kaldı. Open Subtitles كـان يعلق هذه الصـورة علـى جـدار زنـزانتـه طـوال الـوقـت
    Servoz benim altımda ipe asılı ileri geri sallanıp yukarıya bana bakıyordu. Open Subtitles سيرفيوس كان اسفل منى معلقا فى الهواء وكان ينظر الى اعلى علينا
    Park yeri için dikiz aynamda asılı bir kartım daha var. Open Subtitles ولدى بطاقه معلقه على مراّتى الخلفيه فى السياره لأجل موقف السيارات
    ...sonra üzerinde "BEN HAİNİM" yazan asılı bir adam aniden çekerken kendimi bir erik ağacından. Open Subtitles ورجل مشنوق كتب عليه "أنا خائن" انتزعت نفسي مثلما اُنتزع من شجرة خوخ.
    asılı adam kartını sana ben çektirmedim. Sen çektin. Open Subtitles لم اكن اتعامل بك ايها الرجل المشنوق انه كان انت

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد