Yetimler hâlâ bekliyorlar. Bu düğün asla gerçekleşmeyecek. | Open Subtitles | لا يزال الأيتام بإنتظاره، هذا الزفاف لن يحدث أبداً |
Tanrı'ya şükürler olsun. Bu asla gerçekleşmeyecek sanmıştım. | Open Subtitles | أحمد الله على هذا فقد ظننته لن يحدث أبداً |
Tanrı'ya şükürler olsun. Bu asla gerçekleşmeyecek sanmıştım. | Open Subtitles | أحمد الله على هذا فقد ظننته لن يحدث أبداً |
Bu bir şaka. Bazen asla gerçekleşmeyecek bir şeyi söylemek komiktir. | Open Subtitles | أحياناً من المضحك أن تقول الأمور التي لن تحدث أبداً |
İçinde sadece bana asla gerçekleşmeyecek... bir sonu gösteren kaderin acımasız cilvesi vardı. | Open Subtitles | نهاية سعيدة، عوض ذلك كانت مجرّد تحوير قاسٍ للقدر الذي أراني نهاية لا يمكن أنْ تحدث أبداً |
Ama bu asla gerçekleşmeyecek. | Open Subtitles | ولكنها لن تحدث أبداً |
Bu asla gerçekleşmeyecek. | Open Subtitles | هذا لن يحدث أبداً |
Bu asla gerçekleşmeyecek. | Open Subtitles | هذا لن يحدث أبداً. |
Öyle bir şey asla gerçekleşmeyecek. | Open Subtitles | ذلك لن يحدث أبداً. |
Bu asla gerçekleşmeyecek. | Open Subtitles | هذا لن يحدث أبداً. |
Dediğiniz asla gerçekleşmeyecek! | Open Subtitles | حسناً, هذا لن يحدث أبداً |
Böyle bir şey asla gerçekleşmeyecek. | Open Subtitles | هذا لن يحدث أبداً. |
Bu asla gerçekleşmeyecek. | Open Subtitles | هذا لن يحدث أبداً |
- Çünkü bu asla gerçekleşmeyecek. | Open Subtitles | -لأن ذلك لن يحدث أبداً |
asla gerçekleşmeyecek. | Open Subtitles | لن يحدث أبداً |