| atalarınız belki de bu güzel yaratıkları son gören insanlardır. | Open Subtitles | أسلافك.. قد يكونوا اخر الاشخاص الذين رأوا تلك المخلوقات الجميلة |
| atalarınız hakkında hiçbir şey bilmediğiniz bir noktaya geliyor ve tarih dediğimiz bu karanlık ve gizemli alana giriyor ve yolumuzu hisserederek bulmamız gerektiğini anlıyoruz. | TED | نقطة لا تعلم ما بعدها أي شيء عن أسلافك وتكون قد دخلتَ كهف التاريخ المظلم الذي نحتاج لتحسس طريقنا بالهمسات الخافتة |
| Temiz hava almalıyım. atalarınız oldukça yorucu. | Open Subtitles | يجب أن اتنفس بعض الهواء النقي أسلافك عملوا عمل شاق جدا |
| Sizin atalarınız onu zapteden tek şeydi. Ve o bağı kopardığında onu serbest bıraktın. | Open Subtitles | ما كان يكبحها إلّا سالفوك وحين حللت الصلة، حررتها. |
| Sonra atalarınız bizi denize sürükledi yıllarca acı çektiğimiz yere. | Open Subtitles | ثم أجدادكم أوصلونا إلى البحر حيث عانينا لملايين السنوات |
| atalarınız gibi. | Open Subtitles | تحاول العيش في الحلم الأمريكي مثل اسلافك |
| Bunlar sizin 400 yıl öncesine dayanan atalarınız. | Open Subtitles | هؤلاء أسلافك يعودون إلى 400 سنة |
| atalarınız güçlüydü. | Open Subtitles | أسلافك كانوا أقوياء. |
| atalarınız neden Dar Deniz'i geçip Yedi Krallık'ı fethetti? | Open Subtitles | (لماذا عبر أسلافك (البحر الضيق وغزوا الممالك السبع؟ |
| atalarınız neden Dar Deniz'i geçip Yedi Krallık'ı fethetti? | Open Subtitles | (لماذا عبر أسلافك (البحر الضيق وغزوا الممالك السبع؟ |
| Sizin atalarınız zenci yani. | Open Subtitles | أسلافك زنوج |
| atalarınız gurur duyacak. | Open Subtitles | -سيفخر أسلافك . |
| Onları atalarınız çaldı! | Open Subtitles | أسلافك سرقوهم |
| Sizin atalarınız onu zapteden tek şeydi. | Open Subtitles | سالفوك هم الشيء الوحيد الذي كان يمنعه. |
| Bu kağıdın sayesinde, atalarınız özgürce etrafta dolaşabildiler. | Open Subtitles | بفضل هذه أجدادكم تمكنوا من الترحال بكل حرية |
| atalarınız dünyayı fethetti. | Open Subtitles | أجدادكم غزوا العالم. |
| atalarınız sizinle gurur duyacaktır. | Open Subtitles | -كان أجدادكم ليصبحوا فخورين بكم جداً . |
| atalarınız gerekli olanı yaptıkları için bugün varsınız. | Open Subtitles | انت موجود لأن اسلافك فعلوا ما كنت بحاجة اليه لتنجو |
| atalarınız göçmenlerdi. Bizimkiler ithalattı. | Open Subtitles | كان اسلافك من المهاجرين واسلافنا كانوا يستوردوهم |