ويكيبيديا

    "atalarınızın" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • أسلافك
        
    • أسلافكم
        
    • أجدادكم
        
    • أجدادك
        
    • أسلافنا
        
    İnsan olmayan atalarınızın yapamadığı bir şeyi yapabilirsiniz. TED أنت قادر على شيء لم يقدر عليه أسلافك غير البشريين.
    Bütün şehre yarın atalarınızın tapınağında... dövüşecekleri ilan edildi. Open Subtitles المدينة بأكملها تم إبلاغها أنهما سيتقاتلان غدا في معبد أسلافك
    Bacaklarınızın arasındaki pislik katlarından, atalarınızın çürüyen leş tadını alabiliyorum. Open Subtitles يمكنني تذوق رائحة كريهة من أسلافكم المتعفنة في طياتْ القذارة بين أرجلكم!
    atalarınızın toprağı. Open Subtitles أسلافكم.
    Size yapmak üzere olduğumuz şey babalarınıza, onların babalarına ve atalarınızın hepsine yapıldı. Open Subtitles ما نحن على وشك فعله بكم، حدث لآبائكم، وأبائهم من قبلهم وكل أجدادكم
    O sizin köle atalarınızın özgürlük belgesi. Open Subtitles إنها تذكرة حرية أجدادكم من العبودية
    Sorun şu ki, atalarınızın öfkeyle başa çıkma yolları, fiziksel olarak dövüşmeleri artık makul ya da uygun değil. TED والمشكلة أن الشيء الذي فعله أجدادك للتعامل مع غضبهم للقتال الجسدي، لم يعد هنالك شيء منطقي أو مناسب.
    Yine de şu çok açık ki atalarınızın kitlesel yok oluş boyunca hayatta kalması ve sonraki süreçteki tepkileri sizi bugün olduğunuz kişi yaptı. TED ومع ذلك، فهذا واضح حقاً أن أسلافنا عاشوا خلال الانقراض الجماعي، ولتصديهم بعد وقوع الكارثة جعلنا ما نحن عليه اليوم.
    Yeni sallar inşa edip, atalarınızın izinde yola koyulabilirsiniz. Open Subtitles يمكنكَ أن تبني طوّافـات جديدة والترحّم على روح أسلافك
    Birleşik Devletler'de posta ile ölüm tehdidi yollamak ağır bir suçtur. Cinayet de öyle. Ya da atalarınızın dediği gibi... Open Subtitles وكذلك القتل، أو كما يُحبّ أسلافك أن يدعوها، التضحيّة البشريّة.
    atalarınızın bir cadı olduğuna inanmıyorsunuz, değil mi? Open Subtitles أنت لا تعتقد بأن أسلافك كانوا سحَرة، أليس كذلك؟
    Hepsi, bugün varolan bu karmaşık fizyolojik deneyimler modelinin bir parçası çünkü atalarınızın acımasız ve affedilmeyen doğa güçleriyle başa çıkmasına yardımcı oldular. TED هذا كله من هذا النموذج المعقد للتجربة الفيسيولوجية الموجودة اليوم لأنها ساعدت أسلافك للتعامل مع قوى الطبيعة المتوحشة التي لا ترحم.
    atalarınızın bize verdiği isimlerle onurlandırıldık. Open Subtitles نحن مشرفون بأسماء أعطوها لنا أسلافك
    atalarınızın topraklarının. Open Subtitles أرض أسلافكم
    Bu şey atalarınızın buraya neden bir ev inşa ettiğini açıklayabilir. Open Subtitles -أتبحثون عن مكان آمن؟ هذا الشيئ قد يفسر لماذا بنى أجدادكم هذا المنزل هنا
    Öyleyse burası, uzak atalarınızın geldiği yer olabilir. Open Subtitles اذا قد يكون هذا المكان الذي جاء منه أجدادك البعيدون.
    Köklerimize geri dönüp... atalarınızın öğretisini dinleyin... ve tekrar uyum içinde yaşayın. Open Subtitles "عودوا إلى بداياتنا" "إستمعوا إلى حكم أسلافنا" "و عيشوا مجددًا في وئامٍ"

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد