ويكيبيديا

    "avlanmak için" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • للصيد
        
    • ليصطاد
        
    • أجل الصيد
        
    • على الصيد
        
    • الصيد عند
        
    Ekip, bu yunusların yalnız olmadığını, takım halinde Avlanmak için toplandığını görünce şaşırdı. Open Subtitles الطاقم مندهشون لبجدوا ان هذه الدلافين ليست منعزلة لكنهم يأتون معاً للصيد كفريق
    ve bütün erkekler Avlanmak için zehirli oklardan kullanıyorlardı tamamen ölümcül TED وكل الرجال يمتلكون اسهم مسممة تستخدم للصيد وهي مميتةٌ تماماً
    Bütün kış beslenebileceği kalın yağ tabakası yüzünden Avlanmak için yumurtayı bırakmaz. Open Subtitles فهو يمتك طبقة سميكه من الدهن تغذيه في الشتاء فهو لا يترك البيض أبداً للصيد
    Ve Avlanmak için şehir dışına çıktı. Open Subtitles لقد ذهب ليصطاد في نهاية هذا الأسبوع
    Aslanlar devasa pençelerini Avlanmak için ani bir şekilde hareket ettirmeden önce kolay hareket etmek için onları geri çekebilir. TED وتستطيع الأسود إخفاء مخالبها الضخمة لتسهيل حركتها، قبل إظهارها من أجل الصيد.
    Gidip Avlanmak için iki gönüllüye ihtiyacım var ve aklıma siz geldiniz. Open Subtitles أحتـاج متطوعين إثنين للصيد و قد فكرت بكمـا.
    Gidip Avlanmak için iki gönüllüye ihtiyacım var ve aklıma siz geldiniz. Open Subtitles أحتـاج متطوعين إثنين للصيد و قد فكرت بكمـا.
    Şuanda aylardan kurtların tilkilerin ve tavşanların kalın kürklere sahip olduğu Kasım ayı ve hava oldukça soguk yani Avlanmak için uygun bir zaman. Open Subtitles نحن الآن في تشرين الثاني وباردة جدا ً ووقت ٌ مِثالي للصيد حيث يكون للذئاب , الثعالب والارانب .لديها جميعا ً أغطية سميكة
    Gelinciğin uzun ve ince vücudu tünellerde Avlanmak için mükemmel. Open Subtitles هيئة ابن عرس الممشوقة والنحيفة مثاليةٌ للصيد في الأنفاق،
    Beyaz yüzgeçliler bu dar boşluklarda Avlanmak için kusursuz bir boyut ve şekildeler. Open Subtitles الأطراف البيضاء هي الحجم المثالي والشكل للصيد في هذه المساحات الضيقة.
    Ama Avlanmak için mi yoksa suç işlemek için mi doğduğunuzu söylüyorsunuz? Open Subtitles لكن هل تقول إنّك ولدت للصيد أم تقول ولدت لإختراق القانون؟
    Ve Avlanmak için onu kaldıkları yerden 10 milden daha uzağa bırakmayacaklarını düşünürsek... ve yaya olarak gidebileceği mesafeyi hesaplarsak Open Subtitles وبالإفتراض أنهم أقلوه للصيد لا أكثر من 10 أميال عن المكان الذي ابقوهُ فيه وبتقدير أن المسافة ساروها عالأقدام
    Senin kaçtığını anladığımda diğerleri Avlanmak için çıkmışlardı. Open Subtitles الجميع كان ذاهب للصيد وأنا لاحظت أنكِ ستهربين.
    Avlanmak için bir grup Teksas korucu dostuna katılmıştı. Open Subtitles إنه أخذ بعض من رفاقه التكساسيين وذهبوا للصيد.
    Bu, atmacanın çok keskin mevsim geçişleri olan bir ormanda Avlanmak için ödemesi gereken bir bedel. Open Subtitles إنه الثمن الذي يدفعه الباشق للصيد في غابة تتغيّر جذريًا بمرور المواسم
    Bak, Avlanmak için üç gündür buradayız, tamam mı? Open Subtitles انصت، نحن بالخارج هنا للصيد منذ ثلاثة أيام، حسنًا؟
    Kaktüslerin arasında Avlanmak için özel teknikler geliştirmiştir. Open Subtitles لقد طوَّرَ تقنيات خاصة .للصيد بين نباتات الصبَّار
    Ön pençelerini Avlanmak için arka pençelerini savunma için kullanır. Open Subtitles ‫تستخدم مخالب قوائمها الأمامية للصيد ‫ومخالب قوائمها الخلفية للدفاع
    Oh, Reginald Charles'la beraber Avlanmak için Churchill'de kalmaya karar vermiş. Open Subtitles قرر (ريجينالد) أن يبقى في (تشرشيل) ليصطاد مع (تشارلز)
    Her ne iseler, Avlanmak için ortaya çıkıyorlar. Open Subtitles أينآ كانوا أنهم يصعدون للسطح من أجل الصيد
    Sack, tatlım, um, Avlanmak için biraz hastasın. Open Subtitles ـ ساك ـ حبيبي. أنت مريض قليلاً على الصيد
    Eylül'den Kasım'a doğru... 300 kadar aç kutup ayısı, Avlanmak için deniz buzullarına geri döndüğü yoldan, Churchill'e iniyor. Open Subtitles مِن أيلول الى تشرين الاول بعدد300دب قطبيشره ، يهبطون نحو تشيرشل في طريقهم للعودة الى الصيد عند جليد البحر.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد