-Evde kedimle oturuyorum ve hemen her akşam aynı şeyleri yiyorum. | Open Subtitles | انا ابقى بالمنزل مع قطتي واطلب نفس الشيء كل ليله تقريباً |
Dikkatlice dinleyin, çünkü iki hafta sonra, aynı şeyleri tekrarlamak istemiyorum. | Open Subtitles | كوني منتبهة لأني لا أريد أن أقول نفس الشيء خلال اسبوعين |
Ben de aynı şeyi takip eder gibi oldum ve aynı şeyleri tüm askerlerime söylemeye başladım | TED | وأنني كنوع من المسايرة أقول نفس الأشياء للجنود. |
Binbaşı Kuzmin, 10 dakikadır burada durup size tamamen aynı şeyleri söylüyorum. | Open Subtitles | القائد كوزمو كنت واقف هنا في الدقائق العشر يخبروك بالضبط بنفس الشيء |
Ve böylece hep aynı şeyleri tekrar tekrar yapmaya devam ediyorlar. | TED | وبالتالي هم يفعلون الشيء نفسه مراراً ومراراً. |
Her gün aynı şeyleri tekrar tekrar anlatan birini dinlemenin ilgileniyormuş gibi rol yapmanın insanı nasıl boğduğunu bilemezsiniz. | Open Subtitles | لن تتخيلوا كم كان هذا مملاً حقاً لتسمع شخصاً يتحدث عن نفس الشئ يوم تلو الأخر والتظاهر لكونك مهتماً |
Ayrıca normal duyuşa sahip insanlarla aynı şeyleri duymazsınız. | TED | ولست تستمع إلى نفس الشيء الذي يسمعه معظم ذوي السمع العادي. |
Tepki vermek istiyorlar .aynı şeyleri söylemek istiyorlar. | TED | إنهم يريدون ان يتجاوبوا. يريدون ان يقولوا نفس الشيء. |
Eğer birinin vücuduna elektrot bağlamadan aynı şeyleri yapabileceğimi söyleseydim ne olurdu? | TED | لذا ماذا إن أخبرتكم أني أستطيع أن أفعل نفس الشيء لكن من دون كل هذه الأقطاب الكهربائية على جسم الشخص؟ |
Şehrin her yanında insanlar bana aynı şeyleri söyledi. | TED | وجميع الناس بالمدينة أخبروني نفس الشيء. |
Tüm insanlar aynı şeyleri istiyor, bu şeyleri elde etmek için ise birbirimize başvuracağız. | TED | كل البشر يريدون نفس الأشياء وعلينا أن نمر بعضنا البعض للحصول على هذه الأشياء. |
Farklı kültürlerden insanlar aynı şeyleri aynı şekilde görüyor. | Open Subtitles | أناس من ثقافات مختلفة ترى نفس الأشياء في نفس الطلب |
Dönüyor ve sıradaki insana aynı şeyleri söylüyor. | Open Subtitles | يستديرون و يخبروا الشخص القادم نفس الأشياء. |
Biraz çılgınca davrandığımı biliyorum ama ben de aynı şeyleri hissediyorum. | Open Subtitles | اعلم انني كنت اتصرف بجنون لكني اشعر بنفس الشيء |
Ve sonra ertesi gün, gelip aynı şeyleri yapardım. | TED | وفي اليوم التالي أعود وأفعل الشيء نفسه مرة أخرى. |
Deliliğin işareti, aynı şeyleri tekrarlayıp durmak ve onlardan farklı sonuçlar beklemek. | Open Subtitles | من الجنون تكرار فعل نفس الشئ مراراً وتكراراً أملاً بإيجاد نتيجة مختلفة |
Ama durum şu ki Gumford'da geldiğimde aynı şeyleri ben de yaşadım. | Open Subtitles | المقصود هو أن نفس الشيئ حصل لي أول ما وصلت إلى جامفور |
Öyle bakma bana. Sen de aynı şeyleri düşündün! | Open Subtitles | لا تنظر إلي هكذا، أنت نفسك فكرت في نفس الأمر |
Ama maalesef örgütünüzün geri kalanı için aynı şeyleri hissetmiyorum. | Open Subtitles | ولسوء الحظ ، لا أشعر بنفس الشعور تجاه بقية منظمتك |
Eski karın ona da tam olarak aynı şeyleri yaptığını söyledi.. | Open Subtitles | زوجتك السابقه أخبرتني بأنك فعلت الشيء ذاته لها |
Şu an başka bir restoranda başka bir kadınla oturmuş aynı şeyleri benim için söylüyor olabilirdin. | Open Subtitles | ستجلس في مطعم آخر مع فتاة أخرى وتعيد نفس الكلام عني |
Fakat buradaki nokta, filtreler her zaman aynı şeyleri içeride tutarlar. | TED | لكن الأمر حول هذه المصفاة هو أنها دومًا تحتفظُ بنفس الأشياء. |
Geçen altı yıldır kendime aynı şeyleri söylüyorum. | Open Subtitles | ... فى السنوات الست الماضية ... كنت اقول لنفسى الأمر نفسه |
Fırsatın olsaydı aynı şeyleri onun için de yapardın, biliyorum. | Open Subtitles | وكنت لتفعل ذات الشيء له |
Daha iyi hissetmeni sağlayacaksa şunu söyleyeyim eminim o da aynı şeyleri hissediyordur. | Open Subtitles | إذا كان هذا سيشعرك بأى تحسن أنا متأكدة أنها تشعر بالضبط بنفس الشئ |
Tanny Brown da aynı şeyleri hissediyordu, beni... | Open Subtitles | بنفس الطريقة التى برر تانى براون بحثه عنى انتظر. |