Bilirsiniz işte, aşağı otururlar ve uzaylıların gemilerini bütün gün boyunca başarana kadar vururlar. | TED | تعرفون، انهم سيجلسون ويطلقون النار على مركبة فضائية طوال النهار حتى يدمرونها. |
Mecburen çünkü her Pazar kahvaltımı annemlerde ederim ve o bütün gün boyunca eski şarkıları dinler. | Open Subtitles | لأنه في كل يوم أحد أتناول الفطور في منزل أمي وتستمع للأغاني القديمة طوال النهار |
Burada düğmeyi çevirdin mi, elektrik bütün gün boyunca açık kalır. | Open Subtitles | يمكنك قفل القاطعة و سيظل التيار يسري طيلة اليوم |
Ama bana bütün gün boyunca iletişimin olmadığını söylediler. | Open Subtitles | ولكن قيل لي أنه لم تتح لنا أي وسيلة إتصال طيلة اليوم. |
bütün gün boyunca okuyabilirsin ama öğrenmen için bütün şehri dolaşman gerek. | Open Subtitles | تستطيعين القراءة عنه طول اليوم لكن يجب أن تنظري إلى المدينة لتعرفيه |
bütün gün boyunca Çinli adamların gelip, bana selam verdiğini fark ettiniz mi? | Open Subtitles | هل لاحظت أن طوال اليوم اليوم رجال صينيين يأتون و يلقون علىّ التحية؟ |
Gece ve sabah boyunca kar yağışının devam edeceği tahmin ediliyor ve yarın bütün gün boyunca kar yağışı devam edecek. | Open Subtitles | ونتوقع سقوط 8 بوصات من الجليد خلال الليل والي الصباح وستستمر العاصفة طوال يوم غد وفي انبائنا المحلية العمدة بريجهام |
bütün gün boyunca kötü tavır sergileyen yolcuların bagajlarını kontrol edip alacak. | Open Subtitles | سوف تقوم بفحص الأمتعة وسوف تتحدث إلى اركاب بنمط مُستفز طوال اليوم. |
bütün gün boyunca duyduğum en güzel haber buydu işte. | Open Subtitles | حان وقت الحمام يا عزيزي حسنا، هذا افضل خبر سمعته طوال النهار |
Delilik bu. bütün gün boyunca hiçbir şey yapmadım. | Open Subtitles | هذا جنون أنا لم أستطع عمل أي شيئ طوال النهار |
Gece yarısı yapmur başlayacak, ve bütün gün boyunca yağmaya devam edecek. | Open Subtitles | سيهطل المطر بدءاً من منتصف الليل و سيستمر طوال النهار |
30 Mayıs'ta bütün gün boyunca ılık, bereketli bir yağmur yağdı. | Open Subtitles | في الثلاثين من مايو كانت تمطر طوال النهار مطرا دافئا و غزيرا |
Tembel olduğunu söyleyemem, çünkü bütün gün boyunca çalışıyor. | Open Subtitles | لا أقصد أنه كسول فهو يعمل طوال النهار |
Şimdi, bu bütün gün boyunca duyduğum ilk anlamlı fikir oldu. | Open Subtitles | هذه أول فكرة منطقية أسمعها طيلة اليوم. |
bütün gün boyunca bu nasıl olabilir diye düşündüm. | Open Subtitles | ...تساءلت طيلة اليوم كيف. كيف يهذا امكانية الحدوث؟ |
bütün gün boyunca başroldeki erkek onunla flört etmiştir. | Open Subtitles | مرافقها كان يغتزل بها طيلة اليوم |
Ne de küçük bir sulu göz! bütün gün boyunca ağlayacak mısın, sulu göz? | Open Subtitles | يا الهي ماهذا الطفل البكاء هل ستبكي طول اليوم ايها الطفل البكاء |
Ama itici, tiksindirici ve yanlış çiğnemek, çiğnemek, bütün gün boyunca ineklerin yaptığı gibi. | Open Subtitles | ~ لكنه يصبح بغيضا كريها ~ ~ أذا ظللت تمضغه ~ ~ طول اليوم ~ |
Aman Tanrım, bütün gün boyunca, onu salladım. | Open Subtitles | اوه , يالهي , لقد تجاهلتها طول اليوم |
bütün gün boyunca Çinli adamların gelip, bana selam verdiğini fark ettiniz mi? | Open Subtitles | كيف؟ هل لاحظت أن طوال اليوم اليوم رجال صينيين يأتون و يلقون علىّ التحية؟ |
- Hayır, bütün gün boyunca ilk kez mutlu olduğum zaman bu. | Open Subtitles | إنها المرة الأولى التي أكون بها سعيدة طوال يوم كامل |
bütün gün boyunca kötü tavır sergileyen yolcuların bagajlarını kontrol edip alacak. | Open Subtitles | سوف تقوم بفحص الأمتعة وسوف تتحدث إلى اركاب بنمط مُستفز طوال اليوم. |