Komşu ülkelerin üzerimizde büyük bir baskı kurmaya çalışacaklarını düşünüyorum. | Open Subtitles | أنا اتوقع ان الدول المجاورة سوف تفرض علينا ضغط كبير |
büyük bir baskı altındaydım. Bana bağırıyordu. | Open Subtitles | كنت تحت تأثير ضغط كبير لقد كان يصرخ فى وجهى |
Postacı olarak insanlara evrak teslim etmek üzerimde büyük bir baskı yaratıyor. | Open Subtitles | حتى مستوى البريد كساعي بريد, إنه ضغط كبير عليّ أن أقوم بإيصال رسائل للناس |
Bizim gibi Bay Bob Eubanks'ın tabiriyle alem yapacak genç bir çiftin üzerinde de epey büyük bir baskı var. | Open Subtitles | و هناك الكثير من الضغط على الثنائيات الشابة مثلنا للإنخراط في ما يحب السيد بوب يوبانكس أن يدعوه صناعة الفوضى. |
Beyaz bahçe çitinin ardında o mükemmel aile olmaya çalışmak, büyük bir baskı. | TED | يكمنُ هناك الكثير من الضغط في محاولة أن تكونوا تلك العائلة المثالية وراء ذلك السور الخشبي الأبيض. |
Postaları ulaştırmak adına, bir postacı olarak insanlara mektuplarını ulaştırmak üzerimde büyük bir baskı yaratıyor. | Open Subtitles | حتى مستوى البريد كساعي بريد, إنه ضغط كبير عليّ أن أقوم بإيصال رسائل للناس |
büyük bir baskı altında olduğunuzun farkındayım ama mesnedsiz ithamlarda bulunmanız için ortada bir sebep yok. | Open Subtitles | أتفهم أنكِ ترزحين تحت وطأة ضغط كبير لكن لا يوجد سبب لهذه الإتّهامات العارية عن الصحة |
Sınıf atlamak üzerinde büyük bir baskı yaratabilir. | Open Subtitles | ربما هو ضغط كبير عليها أن تتخطى صفًا دراسيا. |
Biliyor musunuz, bu çok büyük bir baskı. | Open Subtitles | أتعلمين ،هذا ضغط كبير كنت لأنفصل عنه إن كت مكانك |
Janice, kesinlikle en çok istediği şey bu. Sadece şirketinin işi çok yoğun ve çok büyük bir baskı altında. | Open Subtitles | "جانيس" ،هو بالتأكيد يريد لكنه فقط مشغول في العمل وتحت ضغط كبير |
Üzerimde büyük bir baskı hissediyorum .ve sen bunu anlamıyorsun. | Open Subtitles | ...أنا بس ...أنا عليا ضغط كبير و أنت... أنت مش هتفهم |
Bu yeni bir ilişki için çok büyük bir baskı olur. | Open Subtitles | انه فقط ضغط كبير في بداية العلاقة |
Bu yeni bir ilişki için çok büyük bir baskı olur. | Open Subtitles | انه فقط ضغط كبير في بداية العلاقة |
Bak, üzerinde büyük bir baskı olduğunu biliyorum ve elinden geleni de yapıyorsun. | Open Subtitles | أعلم بأنك ترزح تحت ضغط كبير وكنت تعمل جاهداً... |
Onu yeniden atatmak için büyük bir baskı altındaydım. | Open Subtitles | كنتُ تحت ضغط كبير لتغير مكان عمله. |
Bir pislik gibi davranmam için üzerimde büyük bir baskı var. | Open Subtitles | أنا تحت ضغط كبير للتصرف كأحمق .. |
- Zaman faktörüyle birlikte, büyük bir baskı... - Boşver, İngiliz. | Open Subtitles | ...أنا تحت ضغط كبير - أصمت أيها الإنجليزى - |
- Tabii ki bu. Bak görünüşe göre üzerinde çok büyük bir baskı vardı. | Open Subtitles | بالطبع إنه هو، إسمعي يبدو أنك كنت تحت الكثير من الضغط |
Babası öldüğünden beri büyük bir baskı altında. | Open Subtitles | لقد كان تحت صفقة كبيرة . من الضغط منذ أن مات والده |
Üzerimde çok büyük bir baskı var. Herkes benden, bu işi hemen öğrenmemi bekliyor. | Open Subtitles | هنالك الكثير من الضغط ، و الجميع يتوقع أنني سأتقنها بسرعة |