ويكيبيديا

    "büyük bir fark" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • فرق كبير
        
    • إختلاف كبير
        
    • فارق كبير
        
    • اختلاف كبير
        
    • فرقاً كبيراً
        
    • إحداث فرق
        
    • فرقًا كبيرًا
        
    Ödemeni aldığında bu sefer çok büyük bir fark olacak. Open Subtitles عندما تذهب لتقبض راتبك المرة القادمة سيكون هناك فرق كبير
    Ve sadece iyi bir liderin Afrika'da büyük bir fark yaratabileceğini hissettiğimi hatırlıyorum. TED وأتذكر أني شعرت كيف أن قائد واحد جيد قادر على خلق فرق كبير كهذا بأفريقيا.
    belirsizliğinin yanında çok daha büyük bir fark. TED وهذا يعني أن هناك فرق كبير لا يدع مجالاً للشك في البيانات
    Ormanda hoşça vakit geçirmekle evlenmek arasında büyük bir fark vardır. Open Subtitles هناك إختلاف كبير بين الشخص الصالح للزواجِ والعلاقة المؤقّتة في الأدغال
    Murray Hare binaların arasından geçerek Walter Tortoise büyük bir fark atmıştı. Open Subtitles موري الأرنب خرج عن قالبه و بنى فارق كبير على السلحفاة ولتر
    büyük bir fark var. Farketmez. Başa çıkabiliriz. Open Subtitles هناك اختلاف كبير لا يهم, نستطيع التعامل مع الأمر
    Afganistan ile Sri Lanka arasında çok büyük bir fark var. TED لكن هناك فرق كبير بين أفغانستان وسريلانكا
    Ayrıca şimdi anlıyorum ki aralarında büyük bir fark var adaletin ne olduğu ve kanunun ne olduğu hakkında. Open Subtitles وأعرف الآن أيضاً أن هناك فرق كبير بين العدالة والقانون
    Yasal olanla burada satılan şeyler arasında büyük bir fark olduğunu ikimiz de biliyoruz. Open Subtitles نعلم أنا وأنت بأن أحياناً هنالك فرق كبير ما بين ما هو قانوني وما يباع هنا
    Öyle çok basit bir çözüm olmasa da Dünya'da yaşayanların hepsinin alacağı ufak önlemler büyük bir fark yaratır. Open Subtitles لا يوجد حل بسيط لكن إن قام سكان الأرض جميعم بعمل أشياء بسيطة جداً يمكنهم إحداث فرق كبير
    Doğada yumurtlayan büyük bir canlıyı ele alalım, mesela devekuşu ama devekuşu ile bizim aramızda büyük bir fark var devekuşlarının beyni küçüktür. Open Subtitles يمكنك أن تأتي بحيوان كبير من بيضة، كالنعامة مثلاً.. ولكن هناك فرق كبير بيننا والنعام.. لدى النعام دماغ بالغ الصغر.
    Ben de öyle beklemiştim çünkü büyük bir fark var, değil mi? Open Subtitles أظن أنك كذلك لأنه يوجد فرق كبير بين ما كان..
    Bir kere ben toplayıcıyım ve arada büyük bir fark var. Open Subtitles أنا جامعة تحف, و هناك فرق كبير كبير جداً
    Numara yapmakla yalan söylemek arasında büyük bir fark vardır. Open Subtitles تعرفين، هناك إختلاف كبير بين الكذب والأفتراء
    Bir aldatma olayını bilmek ile boğazına tıkanmış aşk mektupları bulmak arasında büyük bir fark vardır. Open Subtitles هُناك إختلاف كبير بين معرفة وجود ،علاقة غرامية غير شرعية . و أن يكون لديك خطابات حب مخفية
    Biraz bir şeyler bilen herkes fare ile sıçan arasında ne kadar büyük bir fark olduğunu bilir. Open Subtitles فأي شخص لديه بعض المعرفة، فمن المؤكد أن يعلم أنه هنالك إختلاف كبير بين الفأر والجرذ
    Savcılara iş birliği yaptığını söyleyeceğiz ve bu büyük bir fark yaratır. Open Subtitles سنخبر محامو الولايات المتحدة أنك كنت متعاونًا معنا، وهذا يصنع فارق كبير.
    Bir Yunan efsanesinin resmiyle bir porno film arasına büyük bir fark var. Open Subtitles هناك اختلاف كبير بين الرسم الزيتي لأسطورة يونانية وفيلم إباحي
    Çocuklarımızın, gıda seçimlerinin büyük bir fark yarattığını anlamalarını sağlamalıyız. TED يجب علينا أن نشرح للأطفال أن خياراتهم للغذاء ..تحدث فرقاً كبيراً
    Fark yaratmakla ilgili söylediklerini düşündüm ve sanırım, burada sanat yapmaktansa orada barış sağlayabilirsem daha büyük bir fark yaratırım. Open Subtitles فكرت حول ما قلته لي حول صنعي للفارق. وفكرت أنه يمكنني إحداث فرق بصنع السلام هناك. عوض رسم لوحات هنا.
    Ve bir kişinin bile tek başına çok büyük bir fark yaratabileceğini öğrendim. TED وأن الشخص بمفرده.. بإمكانه أن يحدث فرقًا كبيرًا

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد