ويكيبيديا

    "bıçağı" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • السكين
        
    • سكين
        
    • السكينة
        
    • السكّين
        
    • سكيناً
        
    • النصل
        
    • سكينة
        
    • شفرة
        
    • الشفرة
        
    • نصل
        
    • بالسكين
        
    • سكاكين
        
    • سكّين
        
    • الخنجر
        
    • سكينا
        
    Camdan dışarı bakıyor, tam caddenin karşısına bu çocuğun babasına bıçağı saplamasını görüyor. Open Subtitles تنظر عبر النافذةَ, ومباشرة عبر الشارع ترى الابن يغرس السكين في صدر أبيه.
    Balık bıçağı veya çatalı yoksa, daha ufak bir bıçak veya çatal kullanın. Open Subtitles إن لم تكن هناك اياً من الشوكات, استعمل السكين والشوكة الصغيرة لأكل السمك
    Ama söyleyin, Matmazel Duveen, bıçağı Mösyö Bex'in ofisinden niçin aldınız? Open Subtitles اذن اخبرينى انسة دوفينى لماذا أخذت السكين من مكتب تاسيد بكس؟
    Adamın bıçağı vardı ! Aşırı tepki gösterdiğimi sanmıyorum ! Open Subtitles الرجل معه سكين لا أعتقد بأني أبالغ فى رد فعلى
    İbrahim bıçağı havaya kaldırınca, sanki onu kalbinden vurmuş gibi oldu. Open Subtitles اعطاه له عندما رفع إبراهيم السكين ليقتل به ابنه في قلبه
    Kasap, çocuğun pazardaki herkesi öldürmeye niyetli olduğunu anlayınca bıçağı elinden almaya çalışmış. Open Subtitles الجزار حاول الحصول على السكين في البدء تمني قتل كل من في السوق
    Asıl katille aynı bıçağı ve yöntemi kullanan bir taklitçi. Open Subtitles تقليد لجريمة قتل بإستعمال نفس السكين ونفس طريقة القاتل الأصلي.
    böyle günlerde bu bıçağı bir ustura kadar keskin tutmayı. Open Subtitles أن أبقي هذه السكين حادة كشفرة الحلاقة ليوم مثل هذا
    Sonra da bıçağı kalbine saplıyor ve kimse olayı görmüyor. Open Subtitles ثم تغرس السكين في قلبه بدون أن يرى أحد شيئا
    Seni hayal kırıklığına uğratmak istemezdim ama bileğindeki bıçağı aldığını gördük. Open Subtitles أكره أن أخيب أملك، ولكننى رأيتها تأخذ السكين الذى فى كعبك
    Neden o bıçağı kaldırıp, kendini ve arkadaşlarını eve götürmüyorsun? Open Subtitles لماذا لا تضع ذلك السكين جانبًا، وتأخذ أصدقاءك، وتذهبوا للمنزل؟
    Pekala, bak. Böyle yapacağız, tamam mı? bıçağı bana ver. Open Subtitles حسناً، انظري، هذا ما سنفعله حسناً، دعيني أستعير هذه السكين
    Biri Lowery'nin bardağında çünkü buzlu çayını karıştırmak için bıçağı kullandı. Open Subtitles لأنه كان يحرّك شايه المثلج بها وهذا يجعل ثمّة سكين مفقود
    Babamın küçük gümüş bıçağı yeleğinden çıkıp, yağ derinliğini kontrol etmek için bir domuzun sırtına girmeye her zaman hazırdı. Open Subtitles سكين والدي الفضي الصغير متأهب طيلة الوقت للخروج من جيب معطفه لينغرس في ظهر خنزير لقياس عمق الدهون في جسده
    Chalmers'dan satın alınan şeyler arasında... 10 Cm'lik bir meyve bıçağı ve üzerinde Open Subtitles .. من الأشياء الأخرى التي تم جلبها من المحل سكين بطول ١٠ سم
    Belki de dev gibi bıçağı olan çılgın adama sormalıyız. Open Subtitles ربما يجب أن نسأل الرجل المجنون صاحب السكينة الكبيرة القديمة
    Veya Eti Kesen Kasap Ancak bıçağı Ete Değdirdikçe Günlük Beceri Kazanır. Open Subtitles أو الجزار الذي يقطع اللحوم يومياً بمهارة حيث السكّين بالكاد تلمس اللحم
    Bir bıçağı var. Gerekli minimum güç. Beni anlıyor musun? Open Subtitles لديه سكيناً , الحد الأدني من القوة الضرورية أتفهمني ؟
    Ufak tefeksin, bu yüzden yaklaşmasını bekle, ve bıçağı sapına kadar kalbine sapla. Open Subtitles أنتِ صغيرة الحجم، لذا انتظر حتّى يقترب، وأطعنيه في قلبه إلى آخر النصل.
    Yani bu masa örtüsü ve porselen takımlar... ve, Tanrım, yağ bıçağı... Open Subtitles أعني , السفرة الكتانية و الصينية و .. يا إلهي سكينة الدهن
    Daha vardiyada 10 dakikası geçmemişti ki 40 $'lık bıçağı kırdı. Open Subtitles بدأت مناوبتها لعشرة دقائق قبل ان تكسر شفرة منشار بأربعين دولار
    Beyaz erkek, 30'lu yaşların ortasında, kafası iyiymiş bir bıçağı varmış. Open Subtitles مدمن ميثان، ولديه سكيناً و حمض زوجتك النووي كان على الشفرة
    İdam kararını veren kişi asla bıçağı saplamaz! Open Subtitles الرجل الذي يَحكمُ بالإعدام ليس هو أَبَداً الذي يُسقطُ نصل المقصلة
    - Koymadım. Eğer kullanmayacasan bıçağı birisine çevirme! Open Subtitles لاتُشر بالسكين إلى أي شخص إلاّ إذا كنت تريد استخدامها
    Aklımı okuyabiliyorsan ikimizin de bıçağı olduğunu biliyorsundur cebimizde altın ve gümüş kakmalı ve köpekbalığı kanı ile kaplı Open Subtitles إذا كنتِ قادرى على قراءة العقول ستعرفى أن مع كلانا سكاكين من الدهب و الفضة و مغلفة بدماء قرش
    İki vakada da aynı boy büyük mutfak bıçağı kullanılmış. Open Subtitles إنّهما متماثلتان، نفس سكّين المطبخ معياراً أُستخدم في كلتا القضيّتين.
    bıçağı kapıp kendim yapayım diye bekliyorsunuz. Open Subtitles هل تتوقعان مني أن آخذ الخنجر وأقوم بالمهمة بنفسي؟
    Sokakta yanlarına gelmiş bıçağı sırtlarına dayamış gözlerin bağlamış ve çöle götürmüş. Open Subtitles اقترب منهن في الشارع يضع سكينا في ظهرهن يعصب عيونهن ويأخذهن للصحراء

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد