Bırak onu baba. Lütfen Bırak onu. Ne istersen yaparım. | Open Subtitles | رجاء دعه يذهب ، وسأفعل سأفعل أي شيء تريده |
Bunu yapmana seyirci kalamam. Bırak onu, yoksa kötü olacak. | Open Subtitles | لن اقف اشاهدك تضربه اتركه او سأترك علامة عليك |
Bırak onu Larry. Geri çekilin! Bu işi bana yıkamayacaksınız. | Open Subtitles | ـ دعها تذهب، لاري ـ تراجع، لن تستطيع خداعي |
- Diğer çocuklar almıştır değil mi? - Rahat Bırak onu. | Open Subtitles | ـ الأولاد الآخرون تحصلوا عليها بطريقة ما ـ اتركها و شأنها |
Charlie, Bırak onu. Git biraz su al. Belki susuz kalmışsındır. | Open Subtitles | تشارلى, أتركه, اذهب و خذ بعض الماء, ربما أنت مصاب بالجفاف |
Küçük bir piç olabilir ama benim piçim. Bırak onu. | Open Subtitles | قد يكون لعيناً أحياناً ولكنه يبقى فتاي الصغير, دعه وشأنه |
Çekil üstünden! Josh, onu bırak. Onu bırak! | Open Subtitles | أنت , أنت , ابتعد عنه جوش , دعه يذهب , دعه يذهب في الواقع , أنا لم أطلب ذلك |
Bir parçanın bana değer verdiğini biliyorum birazcık olsun içinde insanlık kaldıysa lütfen Bırak onu. | Open Subtitles | اعرف ان هناك جزءا منك يهتم لامري لذا اذا كانت لديك انسانية متبقية ارجوك, دعه يذهب |
Bırakırsam kaçacak. - Bırak onu. Biz yakalarız. | Open Subtitles | ـ وإلا سيهرب ـ دعه يذهب ، سنمسك به |
Ama bir ulusal hazineye böyle davranılmaz. Serbest Bırak onu. | Open Subtitles | لكن هذه ليست طريقة للتعامل مع . كنز وطني, اتركه يخرج |
Eşi kanserli. Baskı altında. Rahat Bırak onu. | Open Subtitles | زوجته مريضة بالسرطان انه تحت ضغط , اتركه و شأنه |
Gordo, kahrolası halıyı bırak. Onu burada bırakıyoruz, dedim. | Open Subtitles | جوردو ، احضر تلك السجادة الى مكانها انا قلت اتركه هنا |
Şimdi Bırak onu. Şimdi sen ve ben gerçekten samimi olacağız. | Open Subtitles | و الآن , دعها تذهب و الآن , أنت و أنا |
Bırak onu. | Open Subtitles | دعها تمضي لاحقا باسبوع او نحو ذلك |
-Rahat Bırak onu. -Eminim dans etmeyi bilmiyordur. | Open Subtitles | ـ اتركها في حالها ـ راهنت بأنها لا تعرف كيف ترقص |
-Rahat Bırak onu. -Yapacak işlerim var. | Open Subtitles | ـ أتركه بمفرده ـ لدىَّ أشياء أفضل لأفعلها |
Bırak onu. İhtiyar kafayı yemiş, görmüyor musun? | Open Subtitles | دعه وشأنه ألا تدرك أن العجوز مجنون ؟ |
Yapma. Bırak onu. Seni öldürmedi çünkü silahlı değildin. | Open Subtitles | كلا، اتركيه لن يقتلك إذا لم تكوني مسلحة |
- Şu ana dek beni durduramadın. - Bırak onu, Lazarus. | Open Subtitles | لم تتمكن من إيقافي حتى الآن - إتركه يا لازروس - |
Judson, Bırak onu. Oyundan atılacaksın. | Open Subtitles | جدسون، ابتعد عنه والا طُرِدت من المباراة |
Bırak onu. | Open Subtitles | دعيه راقداً، إلا إن كنتِ تفكرين في إستخدامه لضرب أحدهم |
Bırak onu.bu ailenin kurallarını öğrenme vakti geldi. | Open Subtitles | دعيها , حان الوقت لتتعلم عادات هذه العائلة |
Yapma. Rahat Bırak onu. | Open Subtitles | توقف ابتعد عنها |
Bırak onu artık! Git buradan! Git evine! | Open Subtitles | إبتعد عنه إبتعد, عد لموطنك |
Lütfen, Bırak onu. Ondan hoşlanıyorum. | Open Subtitles | أرجوكَ، أطلق سراحها فأنا أحبّها |
Oh, Bırak onu. Sanki burada genç bir çift yaşıyormuş izlenimini veriyor. | Open Subtitles | اتركيها مكانها ,إنها توحي بوجود زوجين شابين هنا |