ويكيبيديا

    "bırakmazlar" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • يتركون
        
    • يتركوا
        
    • يتركوك
        
    • يتركونا
        
    • يتركوها
        
    • يتوقفوا
        
    • يستسلموا
        
    • يتركوننا
        
    Apaçiler nedensiz iz bırakmazlar. Open Subtitles هنود الأباتشى لا يتركون وراءهم آثاراً ما لم يكن لديهم دوافعهم الخاصة. لا يروقنى ذلك.
    Denizciler kendilerinden birini asla arkada bırakmazlar. Sizinle kalıyorum. Open Subtitles قوات البحرية لا يتركون أصدقئهم ويرحلوا سأنتظر معك
    Aramayı durdursalar bile, yıldız geçidini asla korumasız bırakmazlar. Open Subtitles حتى إذا توقفوا عن التفتيش لن يتركوا البوابة أبدا بدون مراقبة
    Nasıl baraj var? Nasıl Kızıl Haç'ı bırakmazlar? Barajı zorlayın. Open Subtitles ألن يتركوا الصليب الأحمر يمر من خلال تلك الحواجز؟
    Gerçekten bunu yapmana izin vereceklerini mi düşünüyorsun? Beni öldürürsen, bunu yanına bırakmazlar. Open Subtitles إنك لا تعتقد حقا أنهم سيتركونك تفعل ذلك إن قتلتني، لن يتركوك وشأنك
    Eğer kapıyı kapatmazsak bizi yanlız bırakmazlar, Cooper. Open Subtitles لن يتركونا و يجب أن نغلق الباب يا كوبر
    Onu orada yalnız bırakmazlar Bir şey oldu. Open Subtitles انهم لن يتركوها هناك طويلا .. هناك شئ خطا
    bak, eğer birşey söylemezsen insanlar sana saygısızlık yapmayı asla bırakmazlar. Open Subtitles ان لم تقل شيئاً فالناس لن يتوقفوا عن التمييز
    Peşini asla bırakmazlar. Open Subtitles إنهم لن يستسلموا
    Bizi başka türlü rahat bırakmazlar. Open Subtitles إنها الطريقة الوحيدة حتى يتركوننا في حالنا
    Bizim adamlarımız birbirini asla geri bırakmazlar. Bu öğrendiğin üç şey oldu. Open Subtitles قومنا لا يتركون بعضهم يموتون تلك ثلاثة أشياء تعلّمتها
    Bunlar herşeyi kendileri alır ve bize birşey bırakmazlar. Open Subtitles الذين ياخذون كل شئ لانفسهم ولا يتركون شئ لنا
    Evet bırakmazlar. Adli laboratuvarda okunabilen tehditler de bırakmazlar. Open Subtitles نعم، هم لا يفعلون ذلك، لكنهم يتركون رسائل تهديد لا يتم قراءتها إلا في مختبر الطب الشرعي
    Arabayı geri getirmezler, çantanı bırakmazlar nakit paranı bırakmazlar. Open Subtitles هم لا يرجعون السيّارة، لا يتركون محفظتك لا يتركون أموالك
    Bazı insanlar sevgilerini ifade etmek için, kendilerini bırakmazlar. Open Subtitles بعض الناس لا يفعلون ذالك ان يتركوا انفسهم تعبر عن حبهم
    Kurbanlarının kaçamayacağına emin olmasalar onu serbest bırakmazlar. Open Subtitles لكن ما لا أفهمه هو مخاطرتهم لهذه الدرجة لن يتركوا ضحيتهم تهرب
    - Adamlar buranın müdavimi. - Onlar tuvaleti o durumda bırakmazlar. Open Subtitles -كلهم زبائن أساسيون هنا لن يتركوا المرحاض على تلك الحالة
    Yardım etmeye geldim. Polisler seni bulurlarsa asla peşini bırakmazlar baba. Open Subtitles أنا هنا لمساعدتك ، لو أن الشرطة وجدتك لن يتركوك أبي
    Bu heriflere karşı dik durmazsan seni asla rahat bırakmazlar. Open Subtitles اذا لم تقف لهؤلاء الرجال انهم أبدا لن يتركوك وحيدا
    Hepimiz yüzlerini gördük. Bizi canlı bırakmazlar. Open Subtitles ...لقد رأينا وجوههم، لن يتركونا نعيش
    Hepimiz yüzlerini gördük. Bizi canlı bırakmazlar. Open Subtitles لقد رأينا وجوههم، لن يتركونا نعيش...
    Hayır. Ama arkalarında da bırakmazlar. Open Subtitles لا يفعلون ذلك ولا يتركوها أيضاً
    Hayır. Ama arkalarında da bırakmazlar. Open Subtitles لا يفعلون ذلك ولا يتركوها أيضاً
    Seni idam sehpasından kurtarabilirler ama aşağılamayı bırakmazlar. Open Subtitles ربما ينقذك هذا من حبل المشنقة ولكنهم لن يتوقفوا عن السخرية منك،
    Bazıları korkaktır. Frank Griga gibileri ise bırakmazlar. Open Subtitles "بعض الأشخاص جبناء الأشخاص مثل (فرانك جريجا) لا يستسلموا"
    Bizi rahat bırakmazlar. Open Subtitles لن يتركوننا نستكمل حلمنا سنهرب، إذن

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد