"bıraktık" - ترجمة من تركي إلى عربي

• تركنا
• تركناه
• تركناها
• توقفنا
• نترك
• تخلينا
• وتركنا
• تركناك
• تجاوزنا
• غادرنا
• نسينا
• أوقفنا
• أوصلنا
• أنتهينا
• تركناهم

Polis falan duyduğum yok benim! Arkada yüz bin dolar bıraktık!
لا أسمع أي شرطة أوغاد لقد تركنا قرابة 100 ألف، هناك

Çünkü çok uzun zamandır, büyük finansal aktörleri tek başlarına bıraktık.
لأنه مضى وقتٌ طويلٌ، على تركنا الفاعلين الماليين الكبار لوحدهم.

Ama 1 milyardan çok insanı gerimizde bıraktık.
لكننا تركنا اكثل من بليون شخص خلف ظهورنا.

Vanessa, bu defterleri tekrar açmayalım. Biz... biz bunları arkamızda bıraktık.
فينيسا ، لن نخوض هذا الحديث مرة أخرى لقد تركناه خلفنا

Ödemediler. Başka bir anlaşma yapıp onu bıraktık.
لم يدفعوا سنتاً، تركناها ترحل، وعقدنا صفقة أخرى

Önceden çok deniyorduk. Ama 5 yıl sonra denemeyi bıraktık.
كنا متحمسين بالبداية, ولكن بعد 5 سنوات توقفنا عن المحاولة

Doğal insan inceliğini bıraktık ve önceliklerimizi başka yerlere döndürdük.
تركنا الحليب الممزوج بالحب البشري وجعلنا الأولوية لأشياء أخرى.

Dobosh ta öyle söyledi zaten, bu yüzden önceki haliyle bıraktık.
و هذا ما قاله دوبوش , لذلك تركنا كل شيء كما كان من قبل

Buna inanamıyorum! Kaptan, orada bir hazine bıraktık!
لا أصدق ذلك أيها الكابتن , لقد تركنا كنز بالإسفل هناك

Günlerin izini bıraktık ardımızda bir heykel galerisi gibi ta ki geçen yaz aniden...
لقد تركنا وراءنا طريق من الأيام مثل معرض نحات حتى ،فجأة ،الصيف الماضى

Sakın olun, artık İngiliz Toprakları'nı arkamızda bıraktık.
استريحى , لقد تركنا الامبراطوريه البريطانيه خلفنا

Biz tepelerin güvenliğini bıraktık, Peder. Teclo koruyor.
لقد تركنا الأمان في التلال أيها القس حماية تيكلو

Pazar etini bütün gece pişmeye bıraktık, değil mi?
لقد تركنا وجبة الأحد تُطهى طوال الليل .. أليس كذلك؟

Elias ve birkaç adamı etrafa göz kulak olması için bıraktık.
و لذلك تركنا الياس مع بعض الرجال ليستمروا فى البحث عن مانى

Onu orada bıraktık çünkü siz geliyordunuz.
تركناه بالأعلى لأننا عرفنا أنكِ آتية في الصباح.

Eddie'yi almaya giderken orada bıraktık.
أين هو؟ لقد تركناه في حيازتك عندما ذهبنا لإحضار إيدي

Parayı istenilen yere bıraktık ama gelip almadılar.
تركناها حيث طلب الخاطفون, إلا أنهم لم يأخذوها أبداً

Ama bu konu tartışmalı ve şüpheli olmuştur çünkü sosyal adalet için çalışmanın aslında ne olduğu hakkında konuşmayı bıraktık.
لكنها أصبحت مثيرة للجدل ومبهمة، لأننا توقفنا عن الكلام عما يبدو عليه العمل في العدالة الاجتماعية.

İlk defa Altaf'ı evde yalnız bıraktık.
هذه المرة الأولى التي نترك فيها ألطاف لوحده

Hoş bir şey olduğunu hatırlıyorum. Acaba neden peşini bıraktık?
للتذكير ، لقد كان لطيفاً حقاً اتعجب لما تخلينا عنه

Daireyi arkadaşlarımıza bıraktık, ve senin yeterince zeki olan eşin onlarla görüşmeyi sürdürdü.
وتركنا الشقة لأصدقائنا، ولقد كانت زوجتك ذكيةً بما يكفي لتبقى على اتصال معهم

Biz arkadaşımızı sana bıraktık ve başka bir lanet ruhu onun içine mi koydun?
لقد تركناك تاخذ صديقنا و انت اللعين وضعت روح اخرى في جسدة

Neyse ki olanları geride bıraktık ama şu kadarını söyleyeyim beni yıktığı zamanlar olmuştu.
لحسن الحظ لكلانا فقد تجاوزنا الامر,لكن لاقل لك احيانا يمزقني تذكر الامر

Kumarhaneyi ve o mevcudiyeti geride bıraktık.
لقد غادرنا نادي القمار يا حبّ، هو وذاك السطح الوجوديّ.

Kız kardeşlerle birlikte büyüdük. Mahremiyeti uzun süre önce bıraktık.
لقد كبرنا مع شقيقتين نسينا موضوع الخصوصية هذا منذ زمن

Sen onu öldürdüğünü söylediğin için aramayı bıraktık.
كان يملكون أشياء علىّ لقد أوقفنا البحث لأنك قلت أنك قتلته

Az önce çok tehlikeli bir adamın eline yüz milyonlarca dolar bıraktık.
لقد أوصلنا ملايين الدولارات لشخص خطير جدًا

Raiders gittiğinden beri futbolu bıraktık sanıyordum.
كنت أحسب أننا أنتهينا من كرة القدم عندما غادر فريق "رايدرز" المدينة

Hepimiz yalan söyledik. Kazadan kurtulan başkaları da var. Hepsini adada bıraktık.
لقد كذبنا، كان هنالك ناجون آخرون أيضاً، تركناهم خلفنا