| Tüm kurbanlarla da bir şekilde bağlantısı var, ve kesinlikle gerekli yeteneğe de sahip. | Open Subtitles | إنه مرتبط عن بعد بكل الضحايا ولديه المهارة الصحيحة |
| Pekala, bu uçuşla herhangi bir bağlantısı var mı? | Open Subtitles | حسناً، هل هناك شيء مرتبط بأيّ شيء على متن هذه الرحلة؟ |
| Saldırının koleksiyonumuza el koyulmasıyla herhangi bir bağlantısı var mı? | Open Subtitles | هل هذا الهجوم له علاقة بأي طريقة بمجموعتنا التي صودرت؟ |
| Hapishanede kadınlara tecavüz eden adamın cinayetlerle bağlantısı var. | Open Subtitles | الرجل الذي يغتصب النساء في السجن له صلة بالقتلة. |
| Ayrıca arkadaşlarının her birinin adının Japonca'da bir renkle bağlantısı var. | TED | كما أن أسماء الأصدقاء لديها دلالة في اللغة اليابانية ترتبط بالألوان. |
| Özel Faaliyetler tarafından tutulan biriyle bir bağlantısı var. | Open Subtitles | لديه علاقة بشخص مُحتجز من طرف قسم النشاطات الخاصة. |
| Bu olayla biraz bağlantısı var. | Open Subtitles | لديها صلة بالأمر |
| Bill Williams'ın, ailesi sayesinde CIA ile bağlantısı var. | Open Subtitles | بيل وليامز له صلات مع وكالة المخابرات المركزية من خلال عائلته |
| Aldığın mesajlarla bir bağlantısı var, değil mi? | Open Subtitles | انه مرتبط بتلك الرسائل ذلك الذي توصلتِ به، أليس كذلك ؟ |
| Caids de Cite'yle, Leon'un içinde olduğu grupla aşırı derecede bağlantısı var. | Open Subtitles | إنه مرتبط بقوة مع عصابة المدينة نفس المجموعة التي كان ليون منخرط فيها |
| Sence bütün bunların hastanedeki kızla bir bağlantısı var mı? | Open Subtitles | هل تعتقدين أن أياً من هذا مرتبط بتلك الفتاة في المشفى؟ |
| Zaman makinesi araştırmanızın onun ölümüyle bir bağlantısı var mı? | Open Subtitles | هل رحلتك عبر الزمن من أجل البحث عن سبب له علاقة بموتها ؟ |
| Bilmiyorum. Kanserleşmeyle bağlantısı var mı? | TED | لا أعرف. هل له علاقة بتكوّن الورم؟ لا أعرف . |
| Bunun gezegende olanla bir bağlantısı var mı bilmiyorum. | Open Subtitles | في الحقيقة,لا أعلم أذا كان هذا له صلة بما حدث على الكوكب |
| Doğu yakasının tümündeki cinayet işleriyle bağlantısı var | Open Subtitles | إنّها ترتبط بشبكات كثيرة صعوداً وهبوطاً على الساحل الشرقي |
| Benim görüşüme göre köyde ölen insanlarla o herifin bir bağlantısı var. | Open Subtitles | منْ وجهة نظري الشخصية، يبدو أنّ لديه علاقة بموت جميع الناس في هذه القرية. |
| Üç şirketin de Bobby Axelrod'la bağlantısı var. | Open Subtitles | الشركات الثلاث لديها صلة بـ(بوبي آكسلرود) |
| İkisinin Rockwell'le bağlantısı var. | Open Subtitles | اثنان منهم كانت له صلات لروكويل، |
| Oğlunun içindeki şeyin burayla güçlü bir bağlantısı var. | Open Subtitles | الشيء الذي داخل ابنك لديه صلة قوية بهذه الأرض |
| Anten bağlantısı var mı? | Open Subtitles | هل لديكِ سلك للهوائي؟ |
| Şuradaki herif hapishanede ölmedi. Olaylarla bağlantısı var. | Open Subtitles | هذا الرجل هناك ، لم يمت بالسجن لقد كان متصلا |
| Bir sürü diplomatik bağlantısı var, dolayısıyla da burada bürosu var. | Open Subtitles | لديها العديد من الأتصالات الدبلوماسيه و لذا لديها مكاتب هنا |
| Hemen, Vasquez ailesiyle bağlantısı var diyemeyiz ki buna. | Open Subtitles | هذا لا يعني أنّها مُتصلة بعائلة (فاسكيز). |
| Kevin Cintron, lâkabı Purple. Grape Street Lobos'la bağlantısı var. | Open Subtitles | (كيفين سنترون)، المعروف بـ(بوربل)، مُرتبط بعصابة (لوبوس) في شارع (جرايب). |
| Şehirdeki her şeyin bu lanet okulla bağlantısı var. | Open Subtitles | القاصي و الداني في هذه البلدة يرتبط بهذه المدرسة اللعينة |
| Dövmelerle bağlantısı var. | Open Subtitles | مجهولة الهوية ... ـ و ـ هُناك علاقة للأمر بالوشم |