Annem odama dönmemi söyledi. Başımın belada olduğunu düşünmüştüm. | Open Subtitles | أمرتني أمي بالعودة إلى غرفتي ظننت أنني في ورطة |
Burada Başımın belada olduğunu biliyorum, fakat açıkçası oyunu kurallarına göre oynamaya çalışıyorum. | Open Subtitles | أعلم أنّي في ورطة حقيقيّة هنا، لكن بصراحة، أنا رجل يُحاول أن يلعب وفقاً للقواعد. |
Konuşamasam bile Caty Başımın belada olduğunu anlar ve bana yardım etmek için bir yol bulurdu. | Open Subtitles | حتى على الرغم من أنني لا يمكنني أن اتحدث كاتي ستدرك أنني في ورطة. وستبحث عن طريقة لمساعدتي |
Çok gerilmiştim - halat yok, güvenlik alanı yok, tüm dünya etrafımda dönüyordu ve Başımın belada olduğunu düşündüm. | TED | لقد اصبت بالتوتر .. اذ لم اكن مربوطاً بحبال الامان وكان العالم باكمله يتحرك من حولي وقلت في نفسي .. يبدو انني وقعت في ورطة |
Oh,gittikleri zaman, Başımın belada olacağını bileceğim. | Open Subtitles | عندما يفعلون ذلك سأعرف أني في ورطة |
- Evet, çok kötü demek. - Başımın belada olduğunu söylüyorlar. - Baksana. | Open Subtitles | هما يقولان أنني في ورطة |
O şeyin içine girdiğimde Başımın belada olduğunu düşünürse Kara'yı kurtarsam da kurtarmasam da beni geri çeker. | Open Subtitles | سيعتقد أنني في ورطة عندما اتصل بهذا الشيء انه سوف يعمل على إخراجي، سواء أنقذت (كارا) أم لا |