ويكيبيديا

    "başında" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • البداية
        
    • رأس
        
    • في بداية
        
    • رئيس
        
    • بجانب
        
    • أثناء
        
    • خلف
        
    • أوائل
        
    • أمام
        
    • بكامل
        
    • يدير
        
    • المسؤول
        
    • قمة
        
    • رئيسة
        
    • بجوار
        
    ve bunlar genellikle size en başında bunun çok seksi olduğunu söyleyen insanlar. TED و هؤلاء هم غالبا الأشخاص الذين سيخبروك، بأن الأمر مثير جدا في البداية.
    Yönetmen Orson Welles hakkında okumuştum işin başında kovmak için birini kiralıyordu böylece herkes patronun kim olduğunu öğreniyordu. Open Subtitles أقرأ عن هذا المدير أورسن ويليس الذي في البداية عين شخص ما فقط لطرده ثم الكل يعرفون من الرئيس
    Oğlu için hazırlanacak yeni maiyet, Hampton Sarayı'nda olacak ve başında ben olacağım. Open Subtitles سيتم أنشأ بيت خدم جديد له في هامبتون كورت وأنا على رأس ذلك
    Neden mi? 2000'lerin başında daha yüksek oranda güvenilir insana sahip ülkelerin refah düzeylerinin daha fazla olduğunu göstermiştim. TED لماذا؟ لقد تبين لي في بداية هذه الألفية ان الدول التي لدى سكانها نسبة ثقة مرتفعة هي الأكثر إزدهاراً
    Eğer Kilisenin başında olursanız ki olmanız gerekir tüm zenginlikler sizin olur. Open Subtitles ولو أصبحت رئيس الكنيسة فتلك الثروات ستكون من نصيبك.
    Sör David Smith'in tüm ailesini boğduğu küvetin yanı başında dişlerimi fırçaladım. Open Subtitles وفرشت أسناني بجانب الحوض الذي أغرق فيه السيد ديفيد سميث عائلته بالكامل
    Vazife başında balık yakalamak ya da uyku zamanı koşmak! Open Subtitles صيد السمك أثناء الخدمة, او القيام بالعمل اثناء وقت النوم
    Anlaşılan bir analist olarak bilgisayar başında sıkışıp kalmam onları etkilemiş. Open Subtitles أعتقد أن طيلة فترة جلوسي خلف الحاسوب كمحلل تثير إعجابهم حقًا
    başında ben de gülüyordum ama sonra çok süratli gitmeye başlamıştık. Open Subtitles كنت أضحك أنا أيضاً في البداية وبدأنا في الأسراع بصورة كبيرة
    başında ben de gülüyordum ama sonra çok süratli gitmeye başlamıştık. Open Subtitles كنت أضحك أنا أيضاً في البداية وبدأنا في الأسراع بصورة كبيرة
    En başında hayır demeliydim. - Ne aptalım. - Sana söylemiştim. Open Subtitles كان عليَّ أن اقول لا من البداية, يا لي من غبية.
    Doğru malzemeler olmadan evden ayrılmıyorsun ve bu listenin en başında yiyecek var. Open Subtitles أنت لايجب أن تغادر المنزل بدون الإمدادات اللازمه. وعلــى رأس هذه القائمه الطعام.
    William oğlunun başında bir elmayı okla vurmayı başaramazsa oğlu idam edilecekmiş. TED حيث كان سيُعدم ابنه إلا إذا استطاع أن يصيب تفاحة فوق رأس ابنه
    Ve bu projenin başında insanların gezegende etki ettikleri yerlere odaklanmak için bu muhteşem teknolojiyi kullanmaya karar verdim. TED وقررت في بداية هذا المشروع أنني سأستخدم هذه التكنولوجيا الفائقة للتركيز على الأماكن التي يتأثر بها الناس نحو الكوكب.
    başında sizin bulunduğunuz ülkedeki en güçlü mafya örgütünde yeralmaktaymış. Open Subtitles و قد شهد أنك رئيس واحدة من أقوى عائلات المافيا فى البلاد
    Sör David Smith'in tüm ailesini boğduğu küvetin yanı başında dişlerimi fırçaladım. Open Subtitles وفرشت أسناني بجانب الحوض الذي أغرق فيه السيد ديفيد سميث عائلته بالكامل
    Ancak kimse bunlara dair bir anket yapıp şunu anlamaya çalışmadı: Bunlar bilgisayarın başında oturma kullanıcı deneyimini aslında nasıl etkiliyor? TED لكن لم يقم أحد باستبيان منهجي لهذه الأشياء وحاول اكتشاف: كيف يقومون فعلياً بالتأثير على تجربة المستخدم أثناء جلوسه أمام الحاسوب؟
    Dikiş makinelerinin başında oturan kadınlara çok benzerdi. TED لقد كانت لحد كبير تشبه أؤلئك النسوة الجالسات خلف ماكينات الخياطة.
    70'lerin başında bir zamanda kızıma bir karınca çiftliği satın aldım. Open Subtitles .. ذات مرة في أوائل السبعينيات قمت بشراء مزرعة نمل لابنتي
    Bütün gün pencerenin başında oturup biri kılını kıpırdatsa bizi arar. Open Subtitles يجلس أمام نافذته كلّ يوم ويتّصل بنا كلّما شاهد أحداً يتحرّك
    Aklı başında bir adam, ona doğru gelen bir arabadan nasıl kurtulamaz ki? Open Subtitles لم أقصد أن أصدمه يا سيدى حسنا , كيف رجل بكامل قواه العقلية
    Susic yıllardır Roda'nın başında ama şu ana kadar Amerika'da hiç ortaya çıkmamıştı. Open Subtitles سوزيك يدير الروضه منذ سنوات ولكنه لم يظهر فى أمريكا قط حتى الآن
    Önemli olan işin başında ya da otoriteyi sağlayan olmanız değil. Open Subtitles الأمر لا يتعلق بإظهار أنك المسؤول أو استعرض نوعٍ من السلطة
    Elbette tüm örgütler böyle bir listenin en başında olmak isterler. TED بالطبع , كل منظمة تريد أن تكون في قمة القائمة .
    Şirektin başında olması şaşırtıcı değil. Open Subtitles إلى اللقاء. لا عجب في أنها رئيسة الشّركة.
    Benden önce Boston'a döneceksin, şöminenin başında oturup, Hawthorne okuyacak, kahve içeceksin. Open Subtitles ستعود إلى بوسطن قبلي تجلس بجوار النار تقرأ لهوثورن و تشرب القهوة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد