Baş komiser yeni hacamat listesine isim sormak için arıyor olabilir. | Open Subtitles | ربما تكون حضرة المشرفة تطلب بعض التوصيات لقائمة الفصل |
Baş komiser Colvin, göreve geldiğinizden beri yaptığınız değişiklikleri konuşacak ve selefinizle istatistik karşılaştırması yapacağız. | Open Subtitles | حضرة المشرفة أنتِ تروجين للتغييرات التي حصلت منذ تسلّمتِ المنصب وتقارنين احصائيات الجريمة بما كانت عليه أيام من سبقوكِ |
Evet, eminim Baş komiser Colvin acil olarak başka bir yere gitmek zorunda kalmasaydı canlı yayında bu iddiaları çürütürdü. | Open Subtitles | نعم، وأنا متأكد إن لم تكن حضرة المشرفة مطلوبة بشكل عاجل في مكان آخر فكانت ستفند تلك المزاعم على الهواء مباشرة |
Çok üzgünüm, Baş komiser. | Open Subtitles | آسف حضرة النقيب |
Baş komiser ve onun karısı uzun zamandır aile dostu. | Open Subtitles | رئيس المحققين وزوجته أصدقاء لوقت طويل |
Baş komiser Koo, günaydın. | Open Subtitles | المفوّضة (كوو) ، صباح الخير |
Adı Cheung Yat-ming, Baş komiser. | Open Subtitles | (شونغ يات-مينغ)، نائب مفوّض الشرطة. |
Eski Baş komiser Quentin Lance benim yanımda başkan yardımcısı olarak yer alacak. | Open Subtitles | نقيب الشرطة السابق (كوينتن لانس) سيخدم لجواري كنائب العمدة. |
Daha önce Çin Mahallesi'ne gelen bir Baş komiser olmamıştı. | Open Subtitles | لم تنفُذ مشرفة من قبل إلى الحي الصيني |
Basın Baş komiser Teresa Colvin'i yücelten şarkılar söylemeye başladığı zaman Teresa Colvin kimin onu dansa kattığını unutmayacak. | Open Subtitles | وعندما تبدأ وسائل الإعلام في الثناء (على حضرة المشرفة (تيريزا كولفين فلن تنسى (تيريزا كولفين) من وضعها في المنصب |
-Evet. En iyi dostunu. Baş komiser Colvin onları teşkilattan atıyor. | Open Subtitles | نعم، إن صديقتك المقربة حضرة المشرفة (كولفين) تجبره على ترك القوة |
Baş komiser, küçük bir şey daha var. | Open Subtitles | في الواقع حضرة المشرفة هناك أمر آخر |
Baş komiser Colvin sadece işini yapıyor. | Open Subtitles | إن حضرة المشرفة (كولفين) تقوم بواجبها فقط. |
Pekâlâ, Baş komiser Teresa Colvin'le yayındasın. | Open Subtitles | أنت الآن على الهواء مع حضرة المشرفة (تيريزا كولفين) |
Tamamen destekliyorum, Baş komiser. | Open Subtitles | أنا أدعمك كلياً حضرة المشرفة |
Baş komiser Colvin, siz bir şey söyleyecek misiniz? | Open Subtitles | هل من تعليق، حضرة المشرفة (كولفين)؟ |
Baş komiser Gates davanın bir parçası olup gereksiz spekülasyonlar üretiyorsunuz. | Open Subtitles | حضرة النقيب (غيتس)، تُشاركين في القضيّة، تنهمكين في تخميناتٍ تافة. |
Baş komiser, o nerede? | Open Subtitles | رئيس المحققين أين هو ؟ |
Ben Koo, yeni Baş komiser. | Open Subtitles | أنا (كوو) ، المفوّضة الجديدة |
Adı Cheung Yat-ming, Baş komiser. | Open Subtitles | (شونغ يات-مينغ)، نائب مفوّض الشرطة. |
Bu ekip eski Baş komiser Quentin Lance'i de içeriyor. | Open Subtitles | هذا الفريق سيشتمل نقيب الشرطة سابقًا (كوينتن لانس) |
Baş komiser, Şikago'nun en güçlü kadını beni buraya getirip de kararlı bir halk memuru olduğundan emin olduğum bir çalışanımı kanıtı olmadan cinayetle suçladığı için çok rahatsız oldum. | Open Subtitles | أن مشرفة الشرطة... ويمكن القول أنها أحد أقوى نساء شيكاغو... ستجرّني إلى هنا وبلا أي دليل إلا مجرد حدس وتلميح |