ويكيبيديا

    "başarılı bir" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • ناجح
        
    • ناجحة
        
    • بنجاح
        
    • ناجحه
        
    • ناجحاً
        
    • الناجحة
        
    • الناجح
        
    • ناجحًا
        
    • ناجحين
        
    • عازف طبول
        
    Zamanının büyük çoğunluğunu başkalarına yardım ederek geçiren başarılı bir seri girişimci. TED هو رائد أعمال ناجح جداً يقضي الكثير من وقته في مساعدة الآخرين.
    Sonuç olarak, kızlarla başarılı bir çevrimiçi topluluk oluşturduğumuzu düşünüyoruz. TED لذا، فإننا نشعر بأننا شكلنا مجتمع إلكتروني ناجح مع الفتيات.
    ...tabi orkaların da hayatta kalması gerek ve başarılı bir av gerçekleştirdiler. Open Subtitles والأوركا أيضا عليها أن تبقى على قيد الحياة وقد قامت بصيد ناجح
    Böylece, başarılı bir toplu taşım haritası için, kesin gösterime bağlı kalmamalıyız ama onları beynimizin çalıştığı şekilde tasarlamalıyız. TED إذا، من أجل خريطة مواصات عامة ناجحة يجب أن لا نلتزم بالتمثيل الدقيق و لكن نصممها بطريقة عمل عقولنا
    başarılı bir web geliştirme şirketi işletiyor ve birkaç kişi çalıştırıyor. TED فهي تدير شركة تطوير مواقع إليكترونية ناجحة وتوظّف العديد من الأِشخاص.
    İlk spiral Bolivya'daki hastaların sadece yarısını başarılı bir şekilde tedavi edebildi. TED إن اللفافة الأولى تمكنت أن تعالج بنجاح نصف المرضى في بوليفيا فقط.
    - Merhaba, size başarılı bir evliliğin 4 ana maddesini tanıtmak istiyorum. Open Subtitles مرحبا , انا احب ان اغطى ما اسمية اربعة ركائز لزواج ناجح
    Eğer haklıysa sorulması gereken neden bu dürtünün sıklıkla başarılı bir biçimde bastırıldığı. Open Subtitles لوكان محقا ، فالسؤال هو ، لماذا هذا الألحاح ناجح غالبا فى الكبت
    Bu babamın nasıl başarılı bir anma töreni yaptığını açıklıyor. Open Subtitles هذا ساعدني على فهم كيف يصلني الأمر لاجتماع شمل ناجح
    Sadece üç yıl sürebilmeyi başarmış çok başarılı bir evlilik. Open Subtitles إنه زواج ناجح للغاية حدث أنه إستمر ثلاث سنوات فقط
    Özellikle yoksulluğu ve ilkel önyargıları aşan süper başarılı bir avukat ile. Open Subtitles خصوصاً مع محامي ناجح جداً الذي تغلب على الفقر و التحيز العنصري
    Ve bence bu platformun bu kadar büyük olmasındaki sebep, Zynga'nın Facebook'un üstüne daha başarılı bir şey üretememesi. TED وعدم قدرة زينغا على بناء أي شيء ناجح بمعزل عن الفيسبوك، وهو ما أظنه بأنه مؤشر رئيسي لسبب القوة الطاغية لهذه المنصة.
    Büyücüler ve kahinler uzun yıllardır birbirileriyle çatışıyorlar ama iki grup da teknolojiyi başarılı bir gelecek için önemli buluyor. TED جابَه السحرة والأنبياء بعضهما لعشرات السنين، لكن كلاهما يؤمن أن التقنية هي السبيل لمستقبلٍ ناجح.
    Sevgi dolu bir aile ve başarılı bir kariyerim vardı, ayrıcalıklıydım. TED فقد كنت أعيشُ حياةً منعّمة مع أسرة محبِّة ومسيرة مهنيّة ناجحة.
    Eşimin kısa süre öncesine kadar başarılı bir borsacı olduğunu söylüyorum. Open Subtitles أنا فقط أَذْكرُ ذلك حتى مؤخراً زوجتي كَانتْ سمسار بورصة ناجحة.
    Güzelliği belli olan başarılı bir iş kadını olduğunuz için? Open Subtitles أنت جميلة جدا أن ينظر إليها كما ناجحة سيدة أعمال؟
    En azından başarılı bir akşam oldu. Baban hiçbir harcamadan çekinmemiş. Open Subtitles على الأقل الليلة ناجحة رغم أن والدك لم يدفع أي نفقات
    Kesinlikle, iki hafta önce bir köpek üzerine başarılı bir operasyon yaptım. Open Subtitles قطعاً. لقد أجريت بنجاح عملية تحويلة إلى كلب منذ أسبوعين مضى فحسب.
    Ona başarılı bir devriye verdiniz. Yine istiyor. Open Subtitles انت قمت له بدوريه ناجحه و الان هو يريد اثنان اخريان
    başarılı bir cep diyetindeyim ve bu şekilde devam etmek istiyorum. Open Subtitles نفّذت نظاماً غذائياً ناجحاً للجيب وأريد الاستمرار في ازالة ذلك الوزن.
    Böyle aşırı başarılı bir kişiliğin evlilik bitince para ödemesi ağrına gidiyordur. Open Subtitles بالنسبة لهذه الشخصيات الناجحة جدا دفع المال بعد انتهاء الزواج غالبا يهينه
    Chris Anderson: Demek istediğim, senin daha kibar, nazik iş felsefeni başarılı bir ekonomi ile birleştirebileceğine inanıyor musun? TED كريس أندرسون : أعني هل تؤمن أنه يمكن التوفيق بين فلسفتك الودية والعادلة عن العمل مع مفاهيم الاقتصاد الناجح
    Ölüm bu şişeyi vaftiz oğlu için getirmişti, onu başarılı bir doktor yapacağının sözünü veriyordu. TED جلب الموت هذه القارورة من أجل ابنه بالمعمودية، واعدًا إياه بجعله طبيبًا ناجحًا.
    Tabi temsilci, avukat veya başarılı bir roman yazarı değillerse. Open Subtitles ماعدا العملاء أو المحامين أو كتّاب ناجحين
    başarılı bir iş adamı gelip, bize başarıyı ve dünyada nasıl iz bırakılacağını anlatacaktı. Open Subtitles لأن عازف طبول مع فريق غنائي شهير كان آتيا ليحكي لنا عن نجاحاته و كيفية التأثير في العالم

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد