O başka bir gezegenden gelmiyordu. Sadece öfkeli ve deliydi. | Open Subtitles | لم يكن من كوكب آخر لقد كان مجرد رجل مجنون |
Ayrıca bazılarına göre iklim krizinde çocuklar hakkındaki bu tartışma başka bir gezegenden gibi görünebilir. | TED | ويعد هذا النقاش عن الأطفال والأزمة المناخية بالنسبة للبعض كما لو إنه جاء من كوكب آخر |
Muhtemel başka bir gezegenden bir ziyaretçi dünyaya geliyor... ve senin tek düşünebildiğin onu hayvan ine çekip kullanmak mı? | Open Subtitles | زائر محتمل من كوكب آخر يصل إلى الأرض... وكل ما يمكن ان تفكري فيه هو إحالته لمخبأك محاولة الخروج معه؟ |
Bence ölümsüz. Sanırım başka bir gezegenden gelen bir uzaylı. | Open Subtitles | أظن انه خالد ، أظن انه كائن فضائى من عالم آخر |
Bu yaratıklar başka bir gezegenden ama kimse farkına varmıyor. | Open Subtitles | هذه المخلوقات من كوكب اخر لكن لا أحد يدرك ذلك |
başka bir gezegenden gelmiş gibi dans edenleri ilk görüşümü hatırlıyorum da gözlerimi onlardan alamamıştım. | Open Subtitles | أتذكر أول مرة رأيت فيها شخصاً ما يرقص وكأنه كان من كوكب آخر لم أستطع إبعاد عيناي |
Sanki başka bir gezegenden gelmiş gibi dans eden birisini gördüğümü hatırlıyorum. | Open Subtitles | أتذكر أول مرة رأيت فيها شخصاً ما يرقص وكأنه كان من كوكب آخر |
Yani bildiğimiz tek şey, bunun başka bir gezegenden olduğu ve buraya uçtuğu. | Open Subtitles | ما أعنيه ، كل ما نعلمه ، أنها من كوكب آخر وطارت إلى هنا |
başka bir gezegenden gelen güçlü bir uzaylıyı kontrol etmek isteyen gizli bir topluluk. | Open Subtitles | جمعية سرية شُكلت للسيطرة على فضائي قوي من كوكب آخر ؟ |
Bazen, başka bir gezegenden olduğunu düşünüyorum ve bazen, gerçekten çok hoş olduğunu düşünüyorum. | Open Subtitles | أحياناً أعتقد أنّكَ من كوكب آخر وأحياناً أعتقد أنّكَ لطيف حقاً |
Geçen yıl, başka bir gezegenden Dünya'ya gelen bir ziyaretçi büyük bir kinle saldırıp küçük bir kasabayı yerle bir etti. | Open Subtitles | العام الماضي جاء زوار للأرض من كوكب آخر قاموا بتدمير بلدة صغيرة بسبب حقدهم. |
başka bir gezegenden her gün ziyaretçimiz gelmiyor. | Open Subtitles | ليس وكأننا نحصل على زوار غرباء من كوكب آخر |
Mars'ta yürümek, başka bir gezegenden güneşin batışını izlemek. | Open Subtitles | على المشي على سطح المريخ لمشاهدة غروب الشمس من كوكب آخر. |
Aslında, başka bir gezegenden değil bizim geleceğimizden geliyor... 4001'den. | Open Subtitles | إنه لم يأتي من كوكب آخر بل من مستقبلنا |
Düşündüm ki, eğer Süpermen bir uzaylıysa... ve buraya başka bir gezegenden gelmişse, bir çeşit uzaygemisi olmalı. | Open Subtitles | لقد فكرت, إذا كان سوبرمان رجل فضائي... وقد جاء هنا من كوكب آخر, سيكون لديه سفينة فضاء نوعا ما. |
Eğer senin başka bir gezegenden geldiğini keşfederlerse... | Open Subtitles | اذا علموا انك اتيت من كوكب آخر. |
Sen, başka bir gezegenden gelen bir yabancıya yardım etmek için her şeyini riske attın. | Open Subtitles | فيما أنت خاطرت بكل شيء لمساعدة شخص غريب من عالم آخر |
başka bir gezegenden gelmiş olabilir ama her daim içimizden biri olarak kalacak. | Open Subtitles | ...ربما يكون من من عالم آخر لكنه سينتمي دائما إلى عالمنا... |
Bu yaratıklar başka bir gezegenden ama kimse farkına varmıyor. | Open Subtitles | هذه المخلوقات من كوكب اخر لكن لا أحد يدرك ذلك |
Bizi o mayıs sabahı normal insanların arasında caddede şaşkın şekilde yürürken düşünsenize, ...başka bir gezegenden gelmiş gibiydik, diyor. | Open Subtitles | تصور حالنا في ذاك اليوم المشمس مذهولين لتواجدنا في الشارع مع عامة الناس لقد أتينا من كوكب اخر |
Çince konuşuyormuşum veya başka bir gezegenden gelmişim gibi! | Open Subtitles | كأني أتكلم الصينية على كوكب آخر |
Geçen sene başka bir gezegenden getirmiştim. Güzel. | Open Subtitles | إنه واحد أحضرته من كوكب أخر العام الماضى |