Senin için bu işin içinde kaldım, başka bir sebep yok. | Open Subtitles | لقد حافظت على هذا لأجلك فقط و من دون أي سبب آخر |
sırlarını daha önce öğrenmediğime pişman olacağım başka bir sebep yok. | Open Subtitles | ليس لدي أي سبب آخر لأندم عليه لم اكن اعرف سرهم في وقت سابق |
başka bir sebep mi arıyordun? | Open Subtitles | عن أي سبب آخر كنت تبحث ؟ |
Beni tutuklamak için başka bir sebep bulmalısın. | Open Subtitles | أنا لا أريد إيذاءك ، يجب أن تحصل على سبب آخر لتقبض علي |
Sana vurmayacağım. Beni tutuklamak için başka bir sebep bulmalısın. | Open Subtitles | أنا لا أريد إيذاءك ، يجب أن تحصل على سبب آخر لتقبض علي |
Bu lanet olası adadan nefret etmem için başka bir sebep. | Open Subtitles | وهذا سبب اخر يجعلني اكره هذه الجزيرة التعيسة |
Bu gitmem için başka bir sebep. | Open Subtitles | حسناً هذا سبب اخر لحتمية ذهابي |
Babama size kızması için başka bir sebep daha vermek istemiyorum çocuklar. | Open Subtitles | انظروا، لا أود فقط إعطاء والدي سبباً آخر كي يغضب |
- Neden? - Beni çöp kutusuna atmaları için başka bir sebep vermemek için belki. | Open Subtitles | حتى لا أمنحهم سبباً آخر لمضايقتي .. |
-Bunu yapmamak için başka bir sebep bu. | Open Subtitles | وذلك سبب اخر جيد لعدم فعل ذلك |
Gelmemem için başka bir sebep. | Open Subtitles | سبب اخر لكى لا اذهب |