en bağlı toplumuz. Ama ben gittikçe düşünmeye başlıyorum ki sahip ya da sahip olduğumuzu düşündüğümüz ilişkiler, insan | TED | ولكنني بدأت أعتقد أن هذه الارتباطات التي نملكها أو التي نعتقد أننا نملكها هي مجرد محاكاة ساخرة للعلاقات الإنسانية. |
Gerçekten bir maziniz varmış gibi hissetmeye başlıyorum. Bu güzel. | Open Subtitles | لقد بدأت أحس يا رفاق أن لكم تاريخ انه جيد |
Sana inanmaya başlıyorum, sanırım Joe bunu benden daha iyi kelimeye döker. | Open Subtitles | لقد بدأت أصدقك لكنني أعتقد أن جو ربما يستطيع تفسيره أفضل منك |
Burada, görselle başlıyorum, ve hemen soruyu soruyorum: Hangi bölüm en diktir? | TED | فهنا أنا سأبدأ بالصورة ومباشرة أسأل السؤال: أي هذه الأقسام الأكثر ميلًا؟ |
- Bu diziyi daha önce izlemedim ama şimdi 246. bölümden başlıyorum. | Open Subtitles | لماذا؟ لم أشاهد هذا المسلسل من قبل والآن أبدأ بمشاهدة الحلقة 246؟ |
Yalan söylemenin senin için vazgeçilmez bir alışkanlık olduğu kanısına varmaya başlıyorum. | Open Subtitles | لقد بدأت بتكوين إنطباع، بأن ّ الكذب أصبح إحدى عاداتك التي لاتتغير. |
Benimle takılmanın ne kadar etkileyici olduğu hissine kapılmaya başlıyorum. | Open Subtitles | هل تعلم، لقد بدأت أفهم كم هو رائع الوجود معي |
Green Arrow'un işlerimi şahsen gelip bozmamasından dolayı aşağılanmış hissetmeye başlıyorum. | Open Subtitles | أنا بدأت بالحصول على أهانة السهم الأحضر ليس العبث بعملياتي الشخصية |
Bunu yapmak için gerçekten bir şey olmadığına hazır olmayı fark etmeye başlıyorum. | Open Subtitles | نعم , لقد بدأت أدرك أن الإستعداد الحقيقي , ليس له علاقة بذلك |
Beni terk etmedi. Annemin senin hakkında haklı olduğunu düşünmeye başlıyorum. | Open Subtitles | لم تتخلى عني بدأت أعتقد بأن والدتك ربما كانت محقة بأمرك |
Ama yavaş yavaş öğrencilerimin hiç birşey öğrenmiyor olabileceği gerçeğini ürkütücü bir şekilde anlamaya başlıyorum. | TED | و لكني تدريجياً بدأت ادرك برعب، أن تلاميذي ربما لم يتعلموا شيئاً. |
Ancak sonra, insanlarla konuştukça, belki de tamamen geriye doğru yaptığımı düşünmeye başlıyorum. | TED | ولكن بعد ذلك، كلما تحدثت أكثر إلى الناس بدأت أعتقد أنني ربما أتراجع إلى الوراء |
Bu odada bile, pek çoğumuza dokunan bir mesele var ve ben bu meseleyi dışladığımıza inanmaya başlıyorum, çünkü bizi ilgilendirmiyor. | TED | حتى في هذه القاعة. إنها قضية تمس العديد منّا وأنا بدأت أعتقد أننا همّشنا القضية لأنها تنطبق علينا |
Çocuk hastalıklarında bir açık var. Yarın orada çalışmaya başlıyorum. | Open Subtitles | هناك شاغرٌ في قسم الأطفال، سأبدأ هناك اعتباراً من الغد |
Sadece çok sıkıcı bir teknoloji slaytı göstererek başlıyorum. | TED | لذلك سأبدأ بعرض شريحة تقنية مملة واحدة فقط. |
Problemi ortadan çözmeye başlıyorum, 57 çarpı 683 ile. | TED | سأبدأ بهذه المسألة من المنتصف، 57 مضروبة بـ 683. |
Buradan başlıyorum işte. Senin hakkındaki her şeyi bilmek istiyorum. | Open Subtitles | أنا أبدأ وحسب هنا أريد أن اعرف كل شيء عنك |
Baktığımda, Düşünmeye başlıyorum, bu insanlar kim? | TED | وأعتقد ، عندما أنظر إليها أبدأ التفكير ، من هم هؤلاء الناس؟ |
Bu Nihai Gücün gücünün bizi delirtmek olduğunu düşünmeye başlıyorum. | Open Subtitles | أنا بدأتُ أعتقد أن قوة القوة المطلقة ستقودنا إلى الجنون |
Yılın bu zamanında benim için anlamlı olan bir şarkı ile başlıyorum. | Open Subtitles | اريد ان ابدأ بأغنية تعني الكثير لي في هذا الوقت من العام |
Yarın çekime başlıyorum. Kafamdan atmam için son fırsatım. | Open Subtitles | سنبدأ التصوير غداً وهذه آخر فرصة لي للإنتشاء |
İşe alındım. Yarın sabah başlıyorum. | Open Subtitles | أنا لا أَستطيعُ إعتِقاده، أَبْدأُ في الصباحِ. |
Hiç mantıklı değilsin ve nörotoksinin seni etkilendiğinden endişe etmeye başlıyorum. | Open Subtitles | لست منطقي وبدأت أشعر بالقلق من أن السم العصبي يؤثر عليك |
Ve ilk bir pasta tablosuyla başlıyorum. Ve size söz, bu tüm sunumdaki tek pasta tablosu. Ama bu tablo evrenle ilgili bilgi konumumuzu kuruyor. | TED | وأبدأ أولا مع مخطط دائري. وأعدكم أنه المخطط الدائري الوحيد في العرض كله. لكنه أساس وضعية معرفتنا للكون. |
Ofis kuruyorum, elemanlar, tekrar başlıyorum. | Open Subtitles | حسنا ، الحصول على المكاتب ، والموظفين و بدء التشغيل |
- Beni tekrar dalgıçlık programına aldılar. - Eğitime gelecek hafta başlıyorum. - Tebrikler. | Open Subtitles | سأبدا التمرين الاسبوع القادم تهانئتى , شكرا كارل |
Biliyor musun, bazen gerçekten de arkadaşlığımızı sorgulamaya başlıyorum. | Open Subtitles | أتعرف ، أحياناً أبدء في التشكك حقاً حول هذه الصداقة |
İnsanın dostlarının olmasının ne demek olduğunu yavaş yavaş anlamaya başlıyorum. | Open Subtitles | لقد بدءت بالفهم ببطأ ما الذي يعنيه ان يكون لديك رفقاء |
başlıyorum, baba. Bak bakalım, şov zamanı. | Open Subtitles | ها أنا ذا يا أبي, انظر إليّ, حان وقت العرض. |
Demek istiyorum ki, dua gibi gelenekler binlerce yıldır süregelmiştir... ve bunun nedenini anlamaya başlıyorum. | Open Subtitles | بالضرورة، بل أقول فحسب بأنّ عادات كالدعاء موجودة لآلاف السنين وبدأتُ أعرف السبب |