Bacaklarım pelteleşmeseydi, dün gece seni kovalayıp kıçına tekmeyi basardım. | Open Subtitles | لو لم تكن ساقي مرتخيتين لقمتُ بملاحقتك وركلتُ مؤخرتك البارحة |
Bacaklarım yastığın üzerinde duracakmış. | Open Subtitles | وأنا أضع ساقي على وسادة ومن ثم أضع ثلجاً على ظهري. |
Çünkü Bacaklarım beni engellemedi, tam tersine beni engelsiz kıldı. | TED | لآن ساقاي لم تمثلا عائقاً لي بالعكس فقد مكنتني أكثر. |
Keşke benim de Bacaklarım o çocuklar gibi olsaydı. | Open Subtitles | . أتمنّى لو أن سيقاني ..كانت مثلسيقانالأطفالالآخرين. |
Ayağa kalkamadığım için kusura bakma. Bacaklarım her zamankinden fazla ağrıyorlar. | Open Subtitles | اعذريني لعدم قدرتي على الوقوف لكن قدماي تزعجانني اكثر من المعتاد |
Bugün bacaklarımı hissetmiyorum, bu yüzden de Bacaklarım, aklım ve vücudumdan ayrı aletler durumunda. | TED | اليوم، لا أستطيع الشعور بساقيّ، وبسبب ذلك، فإن ساقيّ تعتبران طرفان منفصلان عن عقلي وجسدي. |
Sıkı çalışıyorum, hızlı çalışıyorum ve Bacaklarım terliyor. | Open Subtitles | أَعْملُ بجدّ،أعمل بسرعة و لدي سيقان حارة |
Bacaklarım çalışmıyor. Ve bu asla değişmeyecek. | Open Subtitles | ساقي لا يمكنها المشي وهذا لن يتغير أبداً |
Sahada bir şey oldu. Kendi Bacaklarım kontrolden çıktı. | Open Subtitles | ،حصل أمر في الملعب عجزت عن السيطرة على ساقي |
Veya boşver, biraz Bacaklarım açılsın. | Open Subtitles | اوه, ما الضرر من ذلك, أحتاج لأن أحرك ساقي. |
Yeni parlayan Bacaklarım sayesinde barı kazanacağım. | Open Subtitles | وسأفوز بهذه الحانة بمساعدة ساقي الجميلة اللامعة. |
Ve eğer merak ediyorsan şu an Bacaklarım yeni James Bond posterinin üstünde. | Open Subtitles | و في حالة أنك مستغرب أنا أضع الآن بين ساقاي بوستر جيمس بوند |
Bugün Bacaklarım ağrıyordu bu gibi durumlarda araba sürmek dinlendirici oluyor. | Open Subtitles | ساقاي كانت تؤلمني وفي تلك الحالة ، تصبح القيادة مريحة لي |
Perişan haldeydim. Sanki Bacaklarım tahtadanmış gibi yürüyordum. | TED | كنت هزيلة. مشيت كما لو كانت ساقاي خشبيتان. |
Kollarım ve Bacaklarım tutulmuştu ve boğazımdaki kanın tadını alabiliyordum. | Open Subtitles | سيقاني وأسلحتي كانتا خدرانة، وأنا يمكن أن أذوق دمّ في حنجرتي. |
Bacaklarım yeterince güçlenince kaçıverdim. | Open Subtitles | هربت حالما سيقاني كانت قوية بما فيه الكفاية لأخذي |
Ve kollarımı böyle salladım, Bacaklarım hızlandı ve sonra kollarım hızlandı ve sonra... | Open Subtitles | أحرك يداي هكذا فتصبح قدماي أسرع بعد ذلك تتأرجح يداي بسرعة كبيرة ثم |
Bacaklarım yorulmaya başladı. | Open Subtitles | لقد تعبت من هذا الهراء. قدماي تؤلمني جدًا. |
Bacaklarım Sivil Savaş zamanından kalan bu metodolojiyle ampüte edildi. | TED | لقد بُترت ساقيّ باستخدام منهجية تعود لعصر الحرب الأهلية. |
Bacaklarım olmadan, koca bir kıçla ulusal bir kıç tekmeleme müsabakasına gireceğim burada. | Open Subtitles | أنا أوشك ان أدخل على أمور وطنية لعينة بدون سيقان |
- Gus kaz kafalı. Yakalayamazsınız, benim Bacaklarım daha uzun. | Open Subtitles | جس,مغلق الرأس أحلموا يا رفاق,إنكم لن تمسكونى.ساقى أطول |
Bildiğim kadarıyla, ne evim ne de Bacaklarım var. | Open Subtitles | ،في الوقت الراهن لا أملك منزلاً ولا ساقين |
Yumruklarımı ve başımı sertleştirmek için Ko kullandım. Ancak Bacaklarım darbeyi kaldıramadı. | Open Subtitles | استخدمت "الكو" لتصليد يديّ ورأسي، لكنّ قدميّ لم تحتملا الصدمة. |
Bacaklarım olmamasına rağmen, çoğu adamın, yapabileceğinden fazlasını başardım... | Open Subtitles | لقد أنجزت أكثر من معظم الرّجال وبدون استخدام أقدامي |
İronik olan Bacaklarım iyiyken yürümemi yavaşlatanın omuzlarım olması. | TED | والغريب ان ارجلي لا يعيبها شيء ولكن اكتافي هي من تقلل من سرعة تحركي |
Pantolonsuz birine gülmüştüm ama sonra Bacaklarım olmadığını fark ettim. | Open Subtitles | ضحكت على رجل بلابنطال، حتى أدركت بأنني لا أملك أرجل |
Kas gevşeticim etkisini gösterdiği için Bacaklarım hareket edemiyor. | Open Subtitles | أرجلي لا تتحرك لأن عضلاتي استرخت بالفعل. |
Soyunup, aletimi Bacaklarım arasına alma kısmındaydı. | Open Subtitles | شيء بين التعرّي ودسّ قضيبي بين رجليّ مرّ الأمر بصعوبة |
Seninki gibi Bacaklarım olsaydı, mini eteklerle dolaşırdım. | Open Subtitles | لوكانت لدي ساقان مثل التي لديكِ كنتُ سوف ارتدي التنورات القصيرة |