ويكيبيديا

    "baharatları" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • التوابل
        
    • البهارات
        
    • توابل
        
    • البهار
        
    Sadece bir kereliğine baharatları kendim için kullansam daha kolay olurdu. Open Subtitles سيكون الأمر سهلاً . إذا إستخدمت التوابل ولو مرة واحدة لنفسي
    Okuyabilirsin, şekiller çizebilirsin baharatları alfabetik sıraya dizebilirsin, ne olursa. Open Subtitles تستطيعين أن تقرأي, أو تخربشي رتبي التوابل أبجديا أي شيء
    baharatları falan kullanmayı bilmiyorsun. Open Subtitles أنتِ لا تجيدين استعمال التوابل وما إلى هنالك
    Sanırım varsayabiliriz ki, tüm Kripton baharatları Kripton havaya uçtuğunda yok olmuştu. Open Subtitles أعتقد أنه من الآمن بمكان افتراض "أن كل البهارات "الكريبتونبة "قد دُمّرت عندما انفجر كوكب "كريبتون
    ...ve bütün baharatları karıştırarak "süper baharatı" elde ettim! Open Subtitles وخلطت جميع التوابل سوياً .إلى توابل واحدة خارقة
    Arrakis'teki bütün baharatları yok etmeliyiz. Open Subtitles علينا ان ندمر كل انتاج البهار من اريكاس
    Bu dünyada baharatları almak için arka tarafa gidip kocaman bir alete gözünü dikip bakmaktan daha rahatsızlık verici birkaç şey vardır. Open Subtitles هناك بعض الأشياء فى هذا العالم تجعلك أكثر قلقاً من الذهاب إلى غرفة التوابل وينتهى بك الطريق بالتحديق فى قضيب ضخم
    Buz, alkolsüz içecekler, baharatları falan buradan alabilirsin. Open Subtitles من هنا ستحصل على الثلج المشروبات الخفيفة ,التوابل الشنط ,و خلافه
    Pekâlâ, şurası da kurutma bölümü oluyor. Bütün baharatları sakladığımız yer. Open Subtitles حسناً ,هذه منطقة التجفيف هنا نخزن كل التوابل
    Bütün baharatları birbirlerine karıştırmadan neye yaradığını aklında tutmana hala inanamıyorum. Open Subtitles لا زلت لا أستطيع أن أُصدق كيف تتذكرين أسماء . هذه التوابل ، دون أن تختلط عليكِ الأمور
    Ticaret kervanlarının Yemen'den aldığı baharatları, gümüşü ya da deriyi Mekke'ye getirdiklerini ve bir grup elit tüccarın da bunları toplayıp Suriye, Gazze, Mısır ve Filistin'e götürdüklerini, kutsal mabedin etrafında bir alış-veriş keşmekeşi yaşandığını, develerin toplandığını düşünüyorum. Open Subtitles اعتقد ان القوافل التجاريه تأخذ التوابل من اليمن أو الفضة أو الجلد وتجلبهم إلى مكة المكرمة ومجموعة اخرى من التُجار
    Seni bir öküz ve doğu baharatları karşılığında satın aldım. Open Subtitles لقد اشتريتك منه مقابل ثور وبعض التوابل الشرقيه وهو سوف يضعك في قفص
    Siz diğerlerinin isteklerini görmek için geldiniz, asla ama asla baharatları kendiniz için kullanmak için değil. Open Subtitles . لا تستخدمي التوابل لأجل رغباتك الخاصة
    Sen yapmak istersen, baharatları ben katarım. Open Subtitles لو ترغب في فعل ذلك سوف أضع لك التوابل
    baharatları domuzun içine ovarak yedirmeni istiyorum. Open Subtitles ... تخأذ التوابل . و تفركها في لحم الخنازير
    Ve tüm baharatları saymayı bitirdim, ve sonunda, en azından tuzlayıp, kara biber koyduğunu düşünerek tuz ve biberi de saydım. TED وانا كنت كمن يعوم في التوابل وفي النهاية قلت نعم هناك ملح وفلفل لقد اضاف الملح والفلفل فقط للكبد !
    Fakat sen baharatları biliyordun. Çorbaya ne kattın? Oregano. Open Subtitles انت الذي زودتها مع التوابل
    Kullandığınız baharatları tanımanız gerekir. Open Subtitles \u200fيجب أن يعرف المرء البهارات التي يعمل بها.
    Tavuğa baharatları ekle. Open Subtitles إضافة هذه البهارات إلى الدجاج
    Sanki, bu odadaki insanların, sizlerin Suavitos pişirme baharatları varmış gibi hissediyorum. " Çok da önemli değil" der gibisiniz. TED و لذلك أشعر مثل يوجد أُناس في هذه الغرفة.. أنت تمتلك هذه توابل الخبز وأنت فقط مثل، أتعلم، أنها ليست بالأمر العظيم."
    Hepimizin baharatları vardır. Open Subtitles . كلنا نمتلك توابل
    Boş ver baharatları. Open Subtitles لا تضع البهار

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد