| Pekala, şimdi bana söylemek zorundasın ama yaptığın girişi alt etmene imkan yok. | Open Subtitles | حسنا ، ليس فقط عليك أن تقول لي الآن لكن لا شي يزيل تلك المقدمة المخيفة ـ (إرنيستو كابريني) ـ |
| Chris, neler olduğunu bana söylemek zorundasın. | Open Subtitles | كريس ، عليك أن تقول لي ما حدث |
| Bu yüzden bir şey olduğunda, yani tek arkadaşım kaçırıldığında bana söylemek zorundasın! | Open Subtitles | لذا عندما يحدث شيء، يتوجب عليك إخباري أن صديقتي الوحيدة قد اختطفت! |
| O zaman bana söylemek zorundasın. | Open Subtitles | عندها سيكون عليك إخباري |
| PJ, eğer bir sorun varsa, bana söylemek zorundasın. | Open Subtitles | (بي جي)، لو كانت هناك مشكلة، فيجب أن تخبرني عنها. |
| Nasıl olduğunu bana söylemek zorundasın | Open Subtitles | عليكِ أن تخبريني بالطريقة |
| Artık bana söylemek zorundasın. | Open Subtitles | حسنًا ، سيتوجب عليكِ إخباري الآن. |
| Ryan, eğer bir şey biliyorsan, bana söylemek zorundasın. | Open Subtitles | (ريان)، إذا كنت تعرف أي شيء، عليك أن تقول لي. |
| O zaman bana söylemek zorundasın. | Open Subtitles | عندها سيكون عليك إخباري |
| Bay Canfield'in nereye gittiğini bana söylemek zorundasın. | Open Subtitles | عليكِ أن تخبريني بمكان الذي (ذهب إليه السيد (كانفيلد |
| Babamın ne yaptığını bana söylemek zorundasın. | Open Subtitles | عليكِ إخباري ما كان يفعل. |