Koku örneklerini kapalı kavanozlarda saklıyorlardı. Bunlar barışçıl devrim sonrası bulundu. | TED | خزنت عينات في عبوات مغلقة وجدت بعد الثورة السلمية. |
Stasi'nin sonu trajik bir durumdu, çünkü bu subaylar barışçıl devrim boyunca sadece bir şeyle meşguldü: on yıllar boyunca ürettikleri dokümanları yok etmek. | TED | نهاية الستاسي كانت أمرًا مأساويا لأن هؤلاء الضباط تم إبقاؤهم منشغلين خلال الثورة السلمية بأمر واحد فقط: تدمير الوثائق التي أصدروها خلال عقود. |
İnsanları soymaya hayır, ve mavi sütyen bizim ayıbımızı hatırlatacaktır, başörtülü bir kadının soyulmasına ve sokakta dövülmesine izin verdigimizi için. Ve ayak izi şöyle diyor, 'Yaşasın barışçıl devrim,' çünkü asla şiddetle karşılık vermeyeceğiz. | TED | لا لتعرية الناس، والصدرية الزرقاء لتذكيرنا بعارنا كأمة حين نسمح بأن تتم تعرية امرأة محجبة وضربها في الشارع, والملاحظة السفلية تقول "تعيش الثورة السلمية". لأننا لن ننتقم أبدا بعنف. |