ويكيبيديا

    "batılı" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • الغربية
        
    • الغرب
        
    • الغربيين
        
    • الغربي
        
    • غربي
        
    • غربية
        
    • الغربيون
        
    • غربيون
        
    • غربيين
        
    • غربيّة
        
    • الغربيه
        
    • ريفول
        
    Bu birçok Batılı elitin kendi siyasi düzenleri hakkında yaptığı bir iddia, kibir, Batı'nın şu anki sorunlarının kalbindedir. TED إنه الإدعاء العالمي الذي تدّعيه العديد من النخب الغربية حول نظامهم السياسي، الغطرسة، التي هي أساس علّة الغرب الحالية.
    Şu takındığınız Batılı edaları sizi bir eş sahibi yapmaya yetmiyor ama, hödükler! Open Subtitles إنها التقاليد الغربية التى تتبعها ،التى منعتك من إيجاد زوجة أنت شاب أحمق
    Şimdi rahat çemberimizin dışına çıkmamız gerekiyor Batılı dostlarımızın dışına. TED علينا الآن أن نصل ما هو أبعد من الدائرة المريحة لأصدقائنا الغربيين.
    Batılı herhangi birinin buna inandığına bahse girerim. TED وانا اراهن ان الجميع في العالم الغربي صدق فكرة
    binlerce insanın konferanslarıma geldiği Pakistan'dan henüz döndüm, çünkü her şeyden önce dostça bir Batılı ses duymaya özlem duyuyorlardı. TED لقد عدت لتوي من باكستان حيث جاء الآلاف فعلياً إلى محاضراتي لأنهم كانوا يرغبون أولاً في سماع صوت غربي صديق.
    New York'ta yaşıyor ama o Batılı bir sanatçı olmaya çalışmıyor. TED تعيش في مدينة نيويورك، لكنها لا تحاول أن تكون فنانة غربية.
    1945 yılında Batılı müttefikler, Sovyetlerle yazılı bir anlaşma yapmıştı. Open Subtitles ،في 1945 وقّع الحلفاء الغربيون على اتفاق مكتوب مع السوفيت
    O Batılı gözlerle baktığın zaman gördüğün ilk şey kahverengi deri. Open Subtitles عندما تنظرين بتلك العيون الغربية البشرة البنية هي أول شيئ ترينه
    Sonraki 15 yıl boyunca ünlü Batılı markaların ilk Rus kampanyalarını tasarladı. Open Subtitles خلال السنوات الخمس عشرة اللاحقة لقد صمم النسخ الروسية من السلع الغربية
    Bu Batılı domuzlara karşı dik durmalıyız topraklarımızı işgal ediyorlar Open Subtitles يجب ان ينتفض ضد هذه الخنازير الغربية الذين يحتلون أرضنا.
    Batılı güçlerin ve medya kuruluşlarının bize karşı savaş açtıkları bir sır değil. Open Subtitles ليس سرا بأن القوى الغربية ووسائل الإعلام الخاصة بهم يشنون حملة صليبية ضدنا
    Bu arada, diğer Batılı ulusların yarı bütçesine sahiptik. TED بالمناسبة، كان لدينا نصف ميزانية الأمم الغربية الأخرى.
    Yani Batılı hükümetler kendi vatandaşlarına karşı kullanabilmeleri için totaliter devletlere bu araçları sağlıyorlar. TED بالتالي الحكومات الغربية تزود الحكومات الاستبدادية بأدوات تمكنها من عمل ذلك تجاه مواطنيها
    Batılı insanlar, kırk yıl boyunca sosyalist ülkelerdeki insanları meraklı gözlerle izledi. Open Subtitles ستظل شعوب البلدان الاشتراكية تنظر إلى الغرب لمدة أربعين عام وهم مندهشون
    Klişeleşmiş Batılı bakış açısının aksine, Harem, Sultan'ın oyun bahçesi değildi... Open Subtitles على عكس التحريف المقصود من الغرب لم ذلك بغية اللهو واللعب
    El-Kaide'nin, Batılı haçlılara karşı İslam'ın koruyucusu olduğu iddiaları Iraklı Müslümanların kanlarına gömüldü. TED أي إدعاء ادعته القاعدة بأنها حامية الإسلام ضد الصليبيين الغربيين غرق في دماء المسلميين العراقيين
    Bir kaç Batılı firma sade ve ucuz yeniliği müşterileri için daha ucuz ürünler yaratabilmek için benimsiyor. TED العديد من الشركات الغربية الآن تتبنى الابتكار المُقتَصِد لخلق منتجات بأسعار معقولة بالنسبة للمستهلكين الغربيين.
    Katilleri ceza bile almıyor. Bugün pek çok Batılı kadın için feminist diye adlandırılmak bir hakaret. TED بالنسبة لأغلب النساء في العالم الغربي اليوم أن تدعى امرأة بأنها مناصرة لحقوق المرأة عبارة عن إساءة وسب لها
    Şimdi, bu hareketlerle karşı karşıya kalarak son zamanlarda, Batılı konuşmaları çoğu zaman iki hatalı cevap sundu. TED بعد مواجهة هذه الحركات في السنوات الأخيرة ، قدّم الخطاب الغربي غالباً رأيين خاطئين.
    Bulduğum her fikir bir şekilde başarısız oldu ya da hayata geçirmek için fazla riskliydi çünkü, şimdi dürüst olalım, Yemen'in bir çok yeri Batılı bir ekip için fazla tehlikeli. TED وكانت كل أفكاري فاشلة، أو لربما كانت شديدة الخطورة، لأن الحقيقة هي، أغلب اليمن خطر جداً لفريق غربي.
    Ve bir aktivist de Batılı bir şirketle imzalanmış bir anlaşma buldu, Mısır güvenlik güçlerine dinleme teknolojilerinin satış anlaşması. TED وأحد الناشطين للحقيقة وجد عقداً من شركة غربية لتزويد قوات الأمن المصرية بتقنيات التجسس.
    Tüm Batılı arkadaşlarım, kız arkadaşlarıyla... kapalı kapılar arkasında hayatın tadını çıkarıyorlar. Open Subtitles كل أصدقائى الغربيون مع صديقاتهم يستمتعون بالحياة خلف الأبواب المغلقة
    Kishorilal gibi insaniyetli bir adamın evinde yarı Hint, yarı Batılı. Open Subtitles يا عزيزتى.. فى منزل رجل خير مثل كيشوريلال النصف هنود والنصف الآخر غربيون
    Kendimizi belli etmemek için maksimum derecede dikkat ediyorduk ama gittiğiniz yerde büyük, siyah çantalı, Batılı adamlar yoksa ve siz de büyük, siyah, çantalı, Batılı adamlarsanız dikkat çekiyorsunuz. Open Subtitles كنّا نحاول بالطبع أن نكون متحفّظين للغاية ولكن لا شيء متحفِّظ بوجود غربيين في مكان لا يوجد به غربيون بحقائب سوداء كبيرة
    Düşünceleriniz İspanya'da, Portekiz'de ve diğer Batılı ülkelerde geçerli. Open Subtitles إنهم قانونيّون في أسبانيا و البرتغال و دول غربيّة أخرى ؛
    Ordu, eğlence yerleri ya da Batılı kültürünü çağrıştıran her yeri kapatmak ve engellemek için elinden gelenin en iyisini yapıyordu. Open Subtitles ثم أغلقت نهائياً صالات الرقص و أى شكل من أشكال الترفيه ...قدم إلينا من الدول الغربيه بذل العسكريين قصارى...
    Derinlerin Sakini, Batılı Riful? Open Subtitles ريفول ... الغرب

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد