Büyük ayaklar? bazı insanları cezbeder. | TED | الأقدام الكبيرة؟ بعض الأشخاص يفضلون الأقدام الكبيرة |
Güçlü bazı insanları karaladığım bir hikâye için görevlendirildiğimde editörümün ne kadar genç olduğumu bildiğini bile sanmıyorum. | TED | لا أظن أنّ محرري كان يدرك كم كنت صغيرة عندما أرسلت قصة ذكرت وفضحت بعض الأشخاص ذوي النفوذ. |
Angela, Russ'ı sana bazı insanları tarif etmesi için yollayabilirim. | Open Subtitles | أنجيلا, قد أرسل روس لعندك ليصف بعض الأشخاص لك |
bazı insanları etkilemek zorunda olduğum için oraya gitmeye mecburum. | Open Subtitles | بعض الناس الذين أحوز على إعجابهم يتخذون هذا العرض بجدية |
Bu kadar çok çocuk bazı insanları çok öfkeli yapıyor. | Open Subtitles | من المؤكد ان بعض البشر يزدادون غضبًا حين يكون لديهم الكثير من الأطفال |
Bu sakal durumu da ne oluyor, pek emin değilim ancak burada bazı insanları korkutmaya başlıyor. | Open Subtitles | لستُ واثق مما يحدث لذقنك، لكنك بدأت تخيف بعض الأشخاص هنا. |
Bu durum bazı insanları zayıflatır, değil mi? | Open Subtitles | ـ هل فهمت؟ ـ أجل إنه نوعاً ما يغضب بعض الأشخاص. |
Merhaba komiser, motorlu birliklerin bazı insanları alması lazım. | Open Subtitles | حضرة الرقيب، سأحتاج لبضع وحدات متنقلة لإحتجاز بعض الأشخاص |
Bileziği dedektife verdiğinde bazı insanları oldukça sinirlendirdin. | Open Subtitles | جعلت من بعض الأشخاص غاضبين جداً عندما أعطيتي السـِـوار للمحقق |
Bileziği dedektife verdiğin zaman bazı insanları kızdırdın. | Open Subtitles | لقد جعلتي بعض الأشخاص غاضبين عند أهدائكِ السـِـوار للمحقق |
bazı insanları öldürdükleri için tebrik ettim. | Open Subtitles | تمت تهنئتي على التسبب في مقتل بعض الأشخاص. |
bazı insanları Columbia nehir bölgesine götürüyorum. Çiftçiler. İyi insanlar. | Open Subtitles | . "اصطحبُ بعض الأشخاص إلى ريف نهر "كولومبيا مزارعين ، أناس لطفاء |
Paris'te bazı insanları bulmamız gerekiyor. | Open Subtitles | يجب أن نجد بعض الأشخاص فى باريس |
Aslında, öncesinde bazı insanları... dolaşmayı düşündüm. | Open Subtitles | في الحقيقة ، لقد فكرت بعمل جولة ...على بعض الأشخاص قبل ذلك ، أتعرف ؟ |
Bu durumda, bazı insanları hassas yapan şeyin ne olduğunu anlamak istersek o kişinin yaşantısına bakmamız gerekir. | Open Subtitles | [ البيئة ] إذا أردنا أن نفهم ماذا إذن يجعل بعض الأشخاص أكثر قابلية من غيرهم |
Evet, Honolulu'dan zor durumdaki bazı insanları aldık ama her şey yolunda gitti. | Open Subtitles | صحيح، أقلينا بعض الأشخاص في هونولولو... الذين انقطعت بهم السبل، لكن كل شيء جرى بخير. |
Hayır, sadece bazı insanları arıyorum. | Open Subtitles | كلاّ، أنا فقط أبحث عن بعض الأشخاص |
Onlarla daha fazla ilgilenmeliyiz, ama bazı insanları değiştirmek zor. | Open Subtitles | لقد أعطاهم المزيد من الحذر، ولكن بعض الناس أصعب لتحويل. |
bazı insanları yaşam şartları kötü yapar, durum öyle gerektirir, anlarım. | Open Subtitles | بعض الناس يأثمون كرهًا، تدفعهم الظروف صوب ذلك الاتّجاه، أعي ذلك. |
Böylelikle bazı insanları diğerlerinden daha dayanıklı yapan şeyin ne olduğunu anlamak üzere yola çıktım. | TED | و قررت أن أجد السبب الذي يجعل بعض الناس أكثر مرونة من الآخرين. |
Bir çeşit kronoloji, oldukça düzensiz; doğa oranlarını ve trilobitleri ve dinozorları ve sonunda mağaralardaki bazı insanları görüyoruz ... Kuşlar, pterosaurlardan sonra kafamızın üzerinden uçuyorlar. | TED | نوع من جدول زمني، مقاييسه بعيدة جداً عن استقامة الخطوط، و نسب طبيعية و ثلاثية الفصوص و ديناصورات، و في آخر الأمر نرى بعض البشر في الكهوف... و طيور تطير فوق رؤوس التريصورات. |