"beklemediğim" - ترجمة من تركي إلى عربي

• أتوقعه
• متوقع
• أتوقعها
• اتوقعه
• بلاغي
• بلاغياً
• أتوقّعها

Benim beklemediğim şey birlikte görülmekten korkmayı unutacağım anların olmasıydı.
ما لم أتوقعه تلك اللحظات حيث أنسى أن أكون خائفاً شخص ما يمكنه أن يرانا معاً

Bu senden beklemediğim bir yönün.
هل تعلم , انه شيئ ما بداخلك لم أكن أتوقعه

beklemediğim tek şey, hala hayatta oluşum.
أعتقد أن الشيئ الوحيد الغير متوقع هو أننى مازلت حيا

Buzul alanlar hiç beklemediğim şekilde hareket ve sesle capacanlı.
الحقول الجليدية عامرة بالحركة و الصوت بطرق لم أتوقعها أبدا.

beklemediğim şey onun sana aşık olmasıydı.
ما لم أكن اتوقعه هو أن يقع فى حبك

beklemediğim bir şeydi, o kadar.
شيىء ما لم اكن أتوقعه هذا كل ما فى الأمر

Sende cidden beklemediğim bişey var
أنت بالفعل شيئا مميزا حطيت به اليوم ولم أتوقعه بالمرة

beklemediğim şeyse senin onların çocuklarının hayatlarıyla oynamandı.
لكن ما لم أتوقعه تلاعبُـك بحياة أبناءهم الآن أين البقية؟

Emin değilim ama eğer Yahudilerin ABD'de olduğunu biliyorsam bana beklemediğim bir saldırı gerçekleştirebilirler.
أنا لست متأكدا ، ولكن إذا كنت أعرف ، اليهود في أمريكا ربما يأتون نحوي ويقومون بهجوم لا أتوقعه

Yeni bir şey üzerindeyim şu an; beklemediğim bir şeydi.
أنا أعمل على شيء جديد، شيء لم أكن أتوقعه

Kesinlikle benim de beklemediğim bir şeydi.
لقد قضيت بالتأكيد وقتا لم أتوقعه

Bu beklemediğim bir şaşırtmaca.
هذا تغير مفاجئ في الأحداث لم أتوقعه أجل

beklemediğim şey onun sana aşık olmasıydı.
ما لم أكن أتوقعه أن يقع هو فى حبك

İlk kez denediğimde ben de tereddütteydim ama hiç beklemediğim derecede olağanüstü bir endorfin salgısı tecrübe ettim.
انا كنت متردد في اول مرة حاولت ولكني واجهت غير متوقع

beklemediğim bir şey olduğunda adrenalinle birlikte amigdal uyarılır.
لوزة المخيخ مربوطة بتنشيط تدفق الادرينالين عند رؤية شيء غير متوقع.

Seni beklemediğim kesin tabii.
حسنا، بالتاكيد حضورك غير متوقع.

İşte size hiç beklemediğim bazı kişisel deneyimler.
هذه بعض المساهمات الشخصية التي لم أتوقعها.

En cesur hamleyi yaptı. Hiç beklemediğim bir hamle.
لقد قامت بخطوة شجاعة جدا خطوة لم أكن أتوقعها

Bunun hiç beklemediğim bir eşleşme olduğunu söylemeliyim.
يجب أن اقول أن هذا توافق لم أكن اتوقعه

Cevabını beklemediğim bir soruydu Thad ama isteğini takdir ediyorum.
وكان أن بلاغي سؤال, ثاد, ولكن أنا أقدر لكم النار.

Cevap beklemediğim bir soruydu tabii ki bu.
لقد كان ذلك سؤالاً بلاغياً بالطبع

Sen de düşün ve hiç beklemediğim bir anda beni şaşırt.
الآن فكّر بها وفاجئني عندما لا أتوقّعها