Bu kıza herhangi birşey olursa senin belini kırarım. | Open Subtitles | أنت من عقلك مع هذا إذا حدث لها شيء، أكسر ظهرك |
Ve ona Amerikalı küstahlığı gösterirsen, belini ve boynunu birer dal parçası gibi kırar. | Open Subtitles | وإن رميت أيا من التفاهات الأمريكية فى طريقه فسوف يكسر ظهرك ورقبتك كما لو كانا غصنا شجرة |
belini tasarlandığı gibi kullan. Dört ayak üzerinde yürü. | Open Subtitles | استخدام ظهرك كما كان الغرض منه تمشى على يداك و أقدامك |
Bunlar senin belini saracak ve seni kucaklayacak ayrıca kalçanın harika bir şekilde asılı durmasını sağlayacak. | Open Subtitles | سيعانقون خصرك ويتحاضننون ويتعلقون بأفخاذك نوعا ما بطريقة رائعة. |
İş yerinde düşüp belini yaraladığı için onun çok ağrısı oluyordu. | Open Subtitles | حسنا لقد كان متأذيا جدا عندما سقط وكسر ظهره في العمل |
Kavurucu güneşe döner yavaşça belini | Open Subtitles | ♪ مالت بخصرها مهلاً ♪ ♪ نحو شمسٍ تتضرّم ♪ |
Bu riske giriyoruz çünkü bu operasyonla düşmanın savaş makinesinin belini bükebiliriz. | Open Subtitles | ونحن نجازف لأن هذه المهمة بوسعها تعطيل آلة حرب العدو |
Paçalarını kıvırdı bir de belini gevşetiverdi. | Open Subtitles | كل ما فعله أنّه قصّر الحواشي وضيّق الخصر قليلاً |
belini biraz daha daraltın. | Open Subtitles | يجب أن تشدهُ من الوسط |
"belini salla." | Open Subtitles | "الهيمنه في وسطكِ" |
Sen , senin boynunu kıracaksın tamam , senin belini kırmak döneceksin ? | Open Subtitles | ستتعرض رقابتك للكسر سوف ينكسر ظهرك, تمام |
belini önemsemezsen sonsuza kadar başına bela olur. | Open Subtitles | إذا لم ترخين ظهرك ، سيبقى يؤلمك للأبد .. |
Hani kaybedince, tutturulmuş olduğunu fark etmeden sandalyeyi alıp fırlatmaya çalıştın da belini burktun sonra da ben kupayı koca, kırmızı suratına sallarken bana küfür etmiştin ya? | Open Subtitles | ومن ثم حاولت ان ترمي كرسيا ولم تدرك انه كان مثبتا ومزقت ظهرك |
Dizlerine ulaş ve eğil. belini incitme ve eğil. | Open Subtitles | إثن ركبتيك ثم للأسفل لا تؤذي ظهرك ثم للأسفل |
İki mislini yaparsın ama belini de bükersin! | Open Subtitles | سوف تكسب الضعف ، و لكن سوف يقصم ظهرك |
Çizgilere basma, yoksa düşüp belini kırarsın. | Open Subtitles | لا تخطو على الشقوق أو ستسقط وينكسر ظهرك |
belini biraz göstermenin kimseye bir zararı olmaz diyorum, o kadar. | Open Subtitles | أنا فقط أقول أنه لن يقتلك أن تظهري خصرك قليلاً |
Böylesi belini büktüren bir iş söze çok yer bırakmıyor zaten. | Open Subtitles | ولكن حدس بسيط يخبرني عن عمل يضطرك لحني خصرك دائما |
Kemer gibi belini sarıyor böylece eşyalarını içine koyabiliyorsun, cüzdan gibi. | Open Subtitles | تلف حول خصرك كأنه حزام |
Tamam ama dikkatli ol. Az önce taşıyan adam belini incitti. | Open Subtitles | حسناً، لكن احذر لأن الشاب الذي كان يساعدني اضطر للرحيل لأنه أذى ظهره |
Çocuklar, sanırım belini kırmış Bacaklarını oynatamıyor. | Open Subtitles | يا رفاق ، أعتقد أن ظهره قد انكسر إنه لا يستطيع تحريك ساقيه |
Eger müsterinin onun belini kirdigini bilseydin, büyük sürpriz olabilirdi senin için. | Open Subtitles | ربما، إذا علمت أن موكلك قصم ظهره. |
Kavurucu güneşe döner yavaşça belini | Open Subtitles | ♪ مالت بخصرها مهلاً ♪ ♪ نحو شمسٍ تتضرّم ♪ |
Bu riske giriyoruz çünkü bu operasyonla düşmanın savaş makinesinin belini bükebiliriz. | Open Subtitles | ونحن نجازف لأن هذه المهمة بوسعها تعطيل آلة حرب العدو |
Ama sen belini hareket ettiremiyorsun bile ve bu da en ağır işi benim üzerime yüklüyor. | Open Subtitles | لكنك لا تستطيع الإنحناء على الخصر و هذا يترك الحمل الثقيل لي |
belini bük. | Open Subtitles | انحني من الوسط. |
"belini salla." | Open Subtitles | "الهيمنه في وسطكِ" |