Tehlike beni rahatsız etmiyor. | Open Subtitles | طريق الأذى لا يزعجني في الحقيقة ، لا ، لكن |
Bu beni rahatsız etmiyor. Böyleyim gayet rahatım. | Open Subtitles | هذا لا يزعجني , أنا مرتاح بالطريقة التي أنا فيها. |
Pek değil,ama bu beni rahatsız etmiyor. | Open Subtitles | لا يبدو، لكن هذا لا يزعجني كثيراً |
- beni rahatsız etmiyor. - Beni rahatsız ediyor. At onu. | Open Subtitles | إنها لا تضايقني - إنها تضايقني، ارميه بعيداً - |
beni rahatsız etmiyor. Onu tuvalete götürüyorum. | Open Subtitles | إنها لا تضايقني سوف آخذها إلى الحمام |
Ve hayır, beni rahatsız etmiyor. | Open Subtitles | و لا .. ذلك لا يضايقني |
beni rahatsız etmiyor. Pelerinli inekler. - Ondan daha fazlası. | Open Subtitles | -هذا لا يزعجني , فهم مجرّد حمقى يرتدون عباءة |
beni rahatsız etmiyor. Pelerinli inekler. - Ondan daha fazlası. | Open Subtitles | -هذا لا يزعجني , فهم مجرّد حمقى يرتدون عباءة |
Hiçbirine benzemiyorum ama bu beni rahatsız etmiyor. | Open Subtitles | لست أشبه أي احد منهم -و لكن هذا لا يزعجني على الإطلاق ؟ |
Öyle de sıkıntı şurada, ölüm beni rahatsız etmiyor. | Open Subtitles | حسنًا ، المشكلة هي أن الموت لا يزعجني |
Maske beni rahatsız etmiyor. | Open Subtitles | القناع لا يزعجني اطلاقا |
Hayır, beni rahatsız etmiyor. | Open Subtitles | لا هذا لا يزعجني |
Hayır, beni rahatsız etmiyor. Ben iyiyim. | Open Subtitles | كلاَ ، ذلك لا يزعجني. |
- beni rahatsız etmiyor. | Open Subtitles | فإنه لا يزعجني. |
- beni rahatsız etmiyor. | Open Subtitles | ذلك لا يزعجني حقاً |
beni rahatsız etmiyor. | Open Subtitles | إنها لا تضايقني |
Merak etme, beni rahatsız etmiyor zaten. | Open Subtitles | لا تقلقي، إنها لا تضايقني. |