- Beni suçlayamazsın. - Beni bir eskortla yaşamaya yolladın. | Open Subtitles | لا يمكنك لومي انت ارسلتني للعيش مع عاهرة - |
Beni suçlayamazsın, her zaman böyle kazalar olur. | Open Subtitles | لا يمكنك لومي الحوادث تحدث طيلة الوقت |
-Bu, işimin ikramiyesi. -Hayır, Beni suçlayamazsın... | Open Subtitles | انه بقشيش الوظيفة كلا، لا تلقى اللوم علي |
Kardeşimle güzel zaman geçirmek istiyorum diye Beni suçlayamazsın. | Open Subtitles | لا تلمني على رغبتي في تمضية بعض الوقت مع أخي. |
Bu sonuca varmadığım için Beni suçlayamazsın. | Open Subtitles | حسنا، أنت لا تستطيع لومي على عدم فهمي للأمر |
Evet, denediğim için Beni suçlayamazsın. Her gün. | Open Subtitles | حسناً, لا يمكنك لوم فتاة على المحاولة كل يوم |
Bütün bu Carter/Chuck olayından sonra sana göz attığım için Beni suçlayamazsın. | Open Subtitles | حسنا, بعد كل ماجرى مع كارتر وتشاك لاتستطيعي أن تلوميني على قلقي والاطمئنان عليك |
Onu koruduğum için Beni suçlayamazsın. | Open Subtitles | حسناً , لا يمكنك لومي كوني احمي ابنتك |
Helikopter için Beni suçlayamazsın. | Open Subtitles | لا يمكنك لومي بسبب هليكوبتر. |
Bunun için Beni suçlayamazsın. | Open Subtitles | لا يمكنك لومي على ذلك. |
Davranışların için Beni suçlayamazsın. | Open Subtitles | لا يمكنك لومي على تصرفاتك |
İnsan öldürmekten Beni suçlayamazsın. | Open Subtitles | لا يمكنكِ إلقاء اللوم علي لأجل قتل الناس فحسب. |
Bu kadar sakarsan Beni suçlayamazsın. | Open Subtitles | لأيمكنك القاء اللوم علي لأنـك خرقــاء |
Biraz sakinleşmek istediğim için Beni suçlayamazsın. | Open Subtitles | لا تلمني لأنني أرغب في الإستقرار |
Yaptığın şey için Beni suçlayamazsın. | Open Subtitles | لا تلمني على ما فعلته أنت |
Sizi terkettiğimi düşündüğünü biliyorum ve belki de yaptım ama sadece Beni suçlayamazsın. | Open Subtitles | أعلم أنك تظن أنني هجرتك وربما قد فعلت فعلًا لكنّك لا تستطيع لومي على هذا |
Yine de denediğim için Beni suçlayamazsın. | Open Subtitles | ومع ذلك لا يمكنك لوم فتاة على محاولتها. |
En sevdiğim yeğenim için endişelendim diye Beni suçlayamazsın, öyle değil mi? | Open Subtitles | حسناً لايمكنك أن تلوميني لكوني قلقه على إبنه أخي المفضله الأن أليس كذلك ؟ |
Ama aynı zamanda, onun çocuklarını ve güvenliklerini merak etmem konusunda sen de Beni suçlayamazsın. | Open Subtitles | ولكن فى نفس الوقت لا يمكنك لومى فى التساؤل بشأن أطفالها و بشأن سلامتهم |
Denediğim için Beni suçlayamazsın. | Open Subtitles | لا يمكنكِ إلقاء اللوم عليّ لمجرّد المحـاولة |
Ama biraz endişelendiğim için Beni suçlayamazsın. | Open Subtitles | لكن لا يمكنكِ لومي لأني قلق من شأنكِ |
Bu engelin üstesinden gelirsem Beni suçlayamazsın. | Open Subtitles | لا تستطيع أن تلومنى إذا تغلبت على هذه العقبة. |
Beni suçlayamazsın. Kendin geldin. | Open Subtitles | تستطيع أن تلومني في هذا لقد تطوعت لحمايتي |
Geçmişini araştırdığım için Beni suçlayamazsın. | Open Subtitles | لا يمكنك ان تلومني على قيامي ببعض التحريات البسيطة عنك |
Ama kendi olmayan özgürlüğün için bağ kurmaktan bile aciz olan bebeklerinle bağ kurmadığım için Beni suçlayamazsın. | Open Subtitles | لكن لا تلمنى على حريتك .. التى ليست لديك او على عدم الترابط مع اطفالك |