şehir senin değil, çocuk benim şehrim. | Open Subtitles | هذه لم تعد بلدتك بعد الآن هذه بلدتي الآن |
Bu benim şehrim ve bu benim hikayem. | Open Subtitles | فكما ترين، هذه بلدتي وهذه قصّتي |
Harlem doğuştan benim şehrim. | Open Subtitles | "هارلم"هي إرثي. |
Burasının benim şehrim olduğunu ve sadece benim satış yapabileceğimi anladıklarından emin ol. | Open Subtitles | لتجعلهم متأكدين بأن هذه هي مدينتي وأنا الوحيدة التي أتاجر فيها |
benim şehrim nihayetinde. Bütün kaliteli tuvaletlerin nerede olduklarını bilirim. | Open Subtitles | هذه مدينتى, أعرف مكان كل الحمامات الجيدة |
Adamlarına söyle, artık benim için çalışıyorlar. Burası benim şehrim. | Open Subtitles | قل لرجالك أنهم يعملون لي الآن هذه مدينتي |
benim şehrim olan Bogota'da, arabalardan yer kapabilmek için çok zor bir mücadele verdik, arabalar on yıllardır kaldırımlar üzerinde park ediyorlardı, insan onurunu yansıtacak olan kişiler için yer açabilmek ve korunaklı bisiklet yolları açabilmek amacıyla savaştık. | TED | في مدينتي بوغوتا، خضنا معركة صعبة لسلب فضاء من السيارات، التي كانت تركن على الأرصفة لعقود، لجعل مساحة للناس التي من شأنها أن تعكس كرامة الإنسان، وجعل فضاء أيضاً لممرات درجات آمنة. |
- Solomon, yapma. - Doktor, burası benim şehrim. | Open Subtitles | لا تفعل يا سولومون - دكتور, هذه بلدتي - |
Burası bizim termit gibi hissetmemizi isteyen despotik bir yapı. (Kahkahalar) Burası benim şehrim olan Saratoga Springs, New York'ta mevcut ve daha ufak çaptaki | TED | كما تعلمون ، أنه مبنى الإستبدادية ؛ انها تريد منا أن نشعر مثل النمل الأبيض. (ضحك) هذا هو على نطاق أصغر. الجزء الخلفي من مركز المجتمع المدني في بلدتي ، ينابيع ساراتوغا ، نيويورك. |
Burası Los Angeles. Burası benim şehrim. | Open Subtitles | انها بلدتي |
Bayanlar, New Orleans benim şehrim. | Open Subtitles | عزيزاي، (نيو أورلينز) بلدتي. |
Harlem doğuştan benim şehrim. | Open Subtitles | "هارلم"هي إرثي. |
- benim şehrim burası. | Open Subtitles | ـ هذه هي مدينتي. |
Paris artık benim şehrim. | Open Subtitles | باريس هي مدينتي الان |
Benim bölgem. benim şehrim. | Open Subtitles | هذه منطقتى , هذه مدينتى |
Burası artık benim şehrim. | Open Subtitles | هذه مدينتى الآن. |
Burası benim şehrim, benim gösterim bu benim ünvanım, benim hükümdarlığım. | Open Subtitles | هذه مدينتي و هذا عرضي هذا لقبي و هذا عرشي |
I'm olacak, seçeneği üç ile gitmek Bu benim şehrim. Benim iş. | Open Subtitles | سأميل للخيار الثالث، هذه مدينتي وهذا شأني. |
Onun çöplüğü benim şehrim oluyor. Oraya gidersen seni bir çatıdan aşağı atarlar. | Open Subtitles | مشاريعه تحدث في مدينتي اذا ذهبت لهناك |
Onun çöplüğü benim şehrim oluyor. Oraya gidersen seni bir çatıdan aşağı atarlar. | Open Subtitles | مشاريعه تحدث في مدينتي اذا ذهبت لهناك |